BARUT:
Manşet Haber 4.10.2018 19:56:26 0

BARUT: 'EYT SORUNU ÇÖZÜLENE KADAR MÜCADELE EDECEĞİZ'

BARUT: 'EYT SORUNU ÇÖZÜLENE KADAR MÜCADELE EDECEĞİZ'

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Ayhan Barut, 1999 yılında çıkarılan bir yasayla kazanılmış emeklilik hakları elinden alınan on binlerce mağdurun sesi oldu.

Kamuoyunda 'Emeklilikte Yaşa Takılanlar (EYT) olarak bilinen on binlerce mağdurun sorunlarına çözüm arayan Ayhan Barut, konuyu Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) bir kez daha dile getirip çözüm istedi. EYT sorunun çözülmesi için daha önce Meclis'e soru önergesi verip kanun değişikliği teklifinde bulunan CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, Meclis'teki konuşmasında da tüm partilerin temsilcilerine 'Samimiyseniz gelin bu sorunu artık çözelim' çağrısı yaptı.

TBMM'de Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’a seslenen CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, 'Herkesin bildiği gibi Emeklilikte Yaşa Takılanlar diye adlandırılan vatandaşlarımız 08 Eylül 1999 tarihi öncesinde SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı mensubu olarak çalışma hayatına başlamışlardır. Ancak büyük bir sorunla karşı karşıyadırlar. Dönemin koalisyon hükümetince çıkarılan 4447 Sayılı Kanun geriye işletilmiş, erkeklerde 25 yıl 5 bin gün, kadınlarda ise 20 yıl 5 bin gün şartlarına göre emekli olabilecek yurttaşlarımız, 'kademeli emeklilik' uygulamasıyla mağdur edilmiştir' dedi.

AKP hükümetinin EYT mağduriyetinin giderileceği yönünde defalarca söz verdiğini anımsatan Ayhan Barut, 'Fakat, emeklilik şartı için gerekli olan prim ve gün sayısını fazlasıyla yerine getirmiş vatandaşlarımızın mağduriyeti hala sürmektedir. Yurttaşlarımızın sorunlarına duyarsız kalmak doğru değildir. Bu vatandaşlarımız hakları olmayan bir şeyi istemiyorlar, ellerinden alınan haklarını geri istiyorlar. EYT’lilerin mağduriyetlerinin giderilmesi için ne zaman harekete geçeceksiniz? Sorunun çözümü sağlanıncaya kadar konuyu gündemde tutacağımızın bilinmesini istiyoruz' diye konuştu.




YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°