BASINA “ÇAĞRI” NEDEN ZOR?

BASINA “ÇAĞRI” NEDEN ZOR?

Üç anakentten örnek vermek istiyorum:
• Özel gereksinimli bireylerle kurumları ve öğrencileri eşleştirme yaparak birebir arkadaşlıklar kurmasını sağlayan gönüllü sosyal sorumluluk hareketi Best Buddies Türkiye Projesi’nin tanıtım toplantısı 23 Eylül Cuma (bugün) 15.00’te Eskişehir Haller Gençlik Merkezi Seminer Salonu’nda gerçekleştirilecektir.
• Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, 24 Eylül Cumartesi günü (YARIN) saat 10.30'da I. Uluslararası Food Fest Antalya kapsamında Zeytinpark'ta gerçekleştirilecek Antalya Coğrafi İşaretli Tavşan Yüreği Zeytini hasadına katılacaktır. Katılımlarınızı bekler, iyi çalışmalar dileriz.
• Değerli basın mensupları; İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul’a kazandırdığı Yaşam Vadilerinden Beylikdüzü Kavaklıdere Yaşam Vadisi’nin son etapları da tamamlanarak vadi, denizle buluşturuldu. Daha modern, daha yeşil, daha sosyal bir görünüme kavuşan Beylikdüzü, bölge halkının ve tüm İstanbulluların faydalanabileceği, nefes alabileceği yaşam alanları haline dönüştürüldü.
***
İstanbul, Antalya, Eskişehir Anakent Belediyeleri, yukarıda örnekleri bulunan “basına çağrı” başlıklı bültenleri sıkça adreslere gönderirler. Özellikle “yerel basına” duyuru amaçlı yapılan bültenlerde, belirtilen etkinliğe/ açılışa/ toplantıya basın çalışanı katılsın istenir!
İstenir ki yerel basın kendi gözüyle görsün, kendi özgür istenciyle olayı kanıksasın, sorusunu sorsun, eleştirisini/ övgüsünü yapsın…
Başka türlü nasıl “yerel basın” olunur ki?
Gönderilen bültenin başlığındaki yanlışa bile dokunmadan, “ilk kez yapıldı” algısına bile aldırmadan kopyala/ yapıştır yöntemiyle ya gazete sayfalarında, ya da web sitelerde yer almasını sağlamak…
Uygulamalarıyla “yerel basının” ellerini/ kollarını bağlamak, susmasını sağlamak, edilgenleştirmek için her şeyi yaparken, fırsat bulunduğunda “yerel basın, yerelin gözü/ kulağıdır, susmamalıdır, yaşamalıdır, desteklenmelidir” yalanları gündemin konusu olur!
Kendilerince içten/ basında inandırıcılığı olmayan!
***
Yukarıda örneklerini verdiğim Anakentler değil yalnızca, Mersin’den gelen çağrıları da sıkça görüyorum!
Saydığım anakent basın danışmanlarının “yerel basın” anlayışı da öyle şaşırttı ki beni, “gerek kent içi, gerekse kent dışı basın emekçilerine bültenlerimizi gönderiyoruz, onları birçok arkadaşımız kullanıyor, onun için de tüm yaptığımız çağrılarda birini diğerinden ayırmıyoruz” dedi.
Salt bunlarla kısıtlı değil, yerel basın için söyledikleri…
CHP’li belediyelerin birçoğu “yerel basını”, kentin dinamiklerinden “biri” olduğunu belirterek, “gereken ilginin gösterilmesi” gerektiğini savunuyor!
“Kentin dinamiğinin”, kent içinde gelişen tüm olayları görmesi/ bilmesi gerektiğini, bakış açısıyla değerlendirmesini savunarak etkinliklerde “öncelikle” yer vermek istediklerini belirtiyor!
Sanıyorum, tüm bu saydıklarım “bir” Adana Anakent Belediyesi’nde gerçekleşmiyor, yanından teğet geçiyor, bülten gönderiyor/ ancak herkesin “çağrıda” yer almasını istemiyor!
***
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü ile 24 Temmuz Gazeteciler ve Basın Bayramı’nda ne güzel süslü sözler söyleniyor öyle; gazeteciler, özellikle de yerel basın olmasa olmaz “kutlamalarından” geçilmiyor!
Kutlama yerlerinde daha kürsü boşalırken her şey bitiyor/ unutuluyor!
Gerçekten, Adana’da basına sözde “kol/ kanat” olması gereken bir dernek var değil mi; umurunda sanki onun da, çağrılara bir başına gitmekten yorgun düştüğünden derneğin üyelerinin varlığı/ geleceği aklının ucundan bile geçmiyordur büyük olasılıkla!
Öyle olmalı; daha başta kopmalar/ ayrışmalar olunca, aşağıya varıncaya dek paramparça oluveriyor; buna sevinen de “yerel basını” unutmaması gerekenler oluyor!
***
Başkan Zeydan Karalar’ın her gün kaç buluşması, toplantısı, açıklaması oluyor bilmiyorum; ancak basın sorumluluğunun gereğini yerine getirilmediğini bildiğim kadar, bu yaşananlardan Başkan Karalar’ın bilgisi olup/ olmadığı konusuna da yabancıyım!
Danışmanlığın yerel basına, diğer anakent belediyeleri gibi “çağrı” göndermemesini anlamıyorum!
Bu çok zor mu, onu da bilmiyorum; bülten gönderilen tüm adreslere “çağrıyı” gönderirsen, katılmak/ izlemek isteyen orada hazır bulunur; bunun ne kötülüğü, ne zararı olur ki?
Başkan Karalar, dışarıdan/ uzaktan izlediğimce soruların altında kalkamayacak biri değil, bırakın yerel basınla da sıkça bir araya gelesin, eteklerdeki kurtlar dökülsün; güneşin yüzüne kim balçık sıvayabilir ki?

Oktay EROL

26.09.2022 01:09:37

YAZARLAR


KAYIP ALTIN KEMER ŞAMPİYON GÜREŞÇİDE

ULUSLARARASI FOTOĞRAFLAR ADANA TEPEBAĞ’DA GÖRÜCÜYE ÇIKTI

ÇALIŞANLAR ARTIK ‘RUH SAĞLIĞI İZNİ’ DE ALIYOR!

ABB BAŞKANI MEZUN OLDUĞU LİSAYİ ZİYARET ETTİ

TEKİN: MUHTARLARIMIZLA HİZMET SÖZLEŞMESİ YAPACAĞIZ

ADANA PORTAKAL ÇİÇEĞİ KARNAVALI’NDA REKOR MERT DEMİR KONSERİNDE

BU BESİNLER, ALZHEİMER VE PARKİNSON RİSKİNİ AZALTIYOR!

"YANGINDAN MAL MI KAÇIRIYORSUNUZ?"

DÜNYA SANAT GÜNÜ’NDE ÜÇ SANATÇIYA ÖDÜL

İLACA ERİŞİM ENGELLENEMEZ!

BİRİKTİRME HASTALIĞI BELİRTİLERİ!

ADANA PORTAKAL ÇİÇEĞİ KARNAVALINDA HER GÜN ETKİNLİK

A.KADİR KAÇAR YAZDI/ DDY ÇILDIRMIŞ OLMALI...

TARKAN, YARININ KÖYLERİ İÇİN ADANA’DA

“ŞİDDET EN YAKICI SORUN HALİNE GELDİ”

“SEYHANLILARA VERDİĞİMİZ SÖZÜ TUTACAĞIZ”

SEYHAN’DA AK PARTİ’DEN 3 İSİM MHP'DE