BİR CESUR YÜREK: SABİHA RIFAT GÜRAYMAN
Manşet Haber 2.03.2021 00:14:40 0

BİR CESUR YÜREK: SABİHA RIFAT GÜRAYMAN

BİR CESUR YÜREK: SABİHA RIFAT GÜRAYMAN


En büyük değişimler bile küçük bir adımla başlar. Ama Sabiha’nın adımı da büyüktü. Öyle bir adım k, Türkiye tarihinde ufuklar açtı.
1910 yılında Makedonya’da doğdu. Babası subaydı. Çocukluğu Kurtuluş Savaşı’nın zor ve sancılı dönemine denk geldi. İlköğretimi Beşiktaş Esma Sultan İlkokulu’nda ortaokulu Nişantaşı Kız Ortaokulu’nda, liseyi İstanbul Kız Lisesi’nde bitirdi. Şanslı olduğu bir konu daha vardı. Atatürk kızların eğitimini teşvik ediyor, kadınların da mühendis olmasını istiyordu
Liseyi bitirince,Yüksek Mühendis Mektebi’ne (İTÜ) başvurdu. Aynı okula başvuran bir kız arkadaşı daha vardı: Melek Erbul. Bir sürü psikolojik baskıya, kadından mühendis olmaz çığlıklarına rağmen 1933 yılında okulu bitirdiler.
Sabiha eğitim hayatı boyunca başka şeylerle de ilgilendi. Voleybol oynadı. Hem de erkeklerle aynı takımda. Fenerbahçe takımına girdi ve Türkiye’nin ilk kadın voleybolcusu oldu. 1929’da İstanbul şampiyonu olan Fenerbahçe’nin kaptanıydı
Okul bitince arkadaşı Melek sordu: “Şimdi ne yapacağız?”cevap kısaydı: “ Herkes ne yapıyorsa biz de onu yapacağız.”Öyle de oldu. O yıl Ankara Bayındırlık Baş Mühendisliği’ne atandı. Başlarda zorlandı ama yılmadı. Odasına giren mühendis beyi arııyor,göremeyince çıkıyordu. Ama sonra alıştılar, sevdiler de.
Beypazarı’nın bir köyünde köprü yapımında görev aldı. Ancak ön yargılar yine peşindeydi.“Dağ başında, şantiyede kadının ne işi var?”Ama Sabiha yılmadı, yağmur, çamur demedi, çalıştı. Karşı çıkanlar, kabullenmek zorunda kaldılar. İşi bırakmak isteyen işçileri ikna ederek geri döndürdü. Köprü bitti. Köprünün adını Beypazarı Köyü halkı taktı: “Kız Köprüsü.”
Ankara’dan döndüğünde İmar İşleri Reisliği emrine atandı ve birçok okul, hastane, hükümet konağı, halkevi, köprü ve bina yapımında görev aldı
1939 yılında Remzi Gürayman ile evlendi. 1941’de TBMM inşaatlarının kontrol şefliğini yaptı. Hayatının en gurur duyduğu görevine ise 35 yaşında atandı. Şimdi mühendis olmasını, eğitim almasını sağlayan Ata’ya teşekkür zamanıydı. 35 yaşında Anıtkabir İnşaatı Başmühendisi oldu. Bu görevi tam 10 yıl sürdürdü
Anıtkabir’de bir kadının başmühendis olması tüm dünyaya da örnek olmuştu. Anıtkabir inşaatı sırasında ziyarette bulunan Yunanistan Başbakanı Venizelos, Sabiha’nın elini sıktıktan sonra,“Hayatımda ilk defa büyük bir işin başında bir kadın görüyorum. Sizi gerçekten tebrik ederim,”demişti.
Atatürk Anıtkabir’e nakledildikten sonra Milli Eğitim Bakanlığı, Teknik Müşavirlik kadrosuna getirildi. 1963 yılında emekli oluncaya kadar bu görevde kaldı. 1993’te eşini kaybetti. Ardından İzmir’e yerleşti. 4 Ocak 2003’te 93 yaşında, ardında pek çok başarı ama daha önemlisi bir başarı hikayesi ve bir kadın destanı bırakarak hayata veda etti
Çocuğu olmadı. Hayatı boyunca elde ettiği tüm varlığını İstanbul Teknik Üniversitesi Vakfı ve Fevzi Akkaya Temel Eğitim Vakfı’na bağışladı.Kurduğu vakıflar aracılığıyla birçok şehit çocuğunun eğitimine katkıda bulundu.
HUZURUNDA SAYGIYLA EĞİLİYORUZ.
• DİLERİM, ADINI YAŞATMA SORUMLULUĞUNU TAŞIYANLAR VARDIR.




YAZARLAR

35.8° / 20.3°