Buldumcuk Ailesi sahneliyor
Manşet Haber 22.10.2012 11:29:20 0

Buldumcuk Ailesi sahneliyor

Buldumcuk Ailesi sahneliyor

Adana(Ulus)--Tiyatro sezonunun başlamasıyla hareketlenen sahnelere, Çukurova Belediyesi Şehir Tiyatrosu’nun bol kahkahalı “Buldumcuk Ailesi” oyunu da katılıyor. Yaklaşık iki ay boyunca ummalı bir şekilde oyunu çıkarmak için çalışan Şehir tiyatrosu ekibi, Salı günü saat 20.00’de Adana Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu’nda, oyunun prömiyeriyle izleyiciyi selamlayacak.
Oyunlarını ücretsiz olarak sahneleyen Çukurova Belediyesi Şehir Tiyatrosu’nun bu komedi türünde ki eğlenceli eserini Adanalı usta tiyatrocu Mehmet Avcı yönetiyor. Ünlü yazar Eli Saghi’nin tanınmış yapıtını, Nisa Serezli’nin çevirmenliğinde sahneye koyan şehir tiyatrosu ekibi,“Buldumcuk Ailesi “ oyunuyla sezona merhaba demenin heyecanını yaşıyor. Çukurova Belediyesi’nin bir kültür ve sanat hizmeti olarak kurduğu ve sadece Çukurovalıya değil kentimizde ki tüm Adanalılara tiyatro sanatını izlettirmek amacında olduklarını söyleyen Çukurova Belediye Başkanı Yıldıray Arıkan,tüm tiyatro severleri bu komedi oyununa davet etti.
Gülmekten kırıp geçirecek bu eğlenceli oyunda, evlendikten sonra eşiyle baba ocağında yaşamaya başlayan Muhittin, ev işlerinden sıyrılmak için hamile kalmaya çalışan karısıyla sürekli tartışmaktadır. Mine’nin hamile kalması aileyi alt üst eder, ne var ki bir süre sonra hamilelik yer değiştirir ve gelinin yalanı ortaya çıkar ve kayınvalidenin gebe olduğu anlaşılır. İşler tam bu noktadan sonra daha fazla içinden çıkılmaz bir hal alır ve trajikomik hikaye kahkaha tufanına dönüşür.
Dekorunu Y.İnan Güneş’in, kostümlerini de Nalan Uğurpakkan’ın hazırladığı “Buldumcuk Ailesi” oyununun sahne ekibi, Salih Akbalı, H.İbrahim Kurum, Dilek Kont, Hayal Can, Zeynep Ak, Muhittin Yeşilova ve Ahmet Eldek’ten oluşuyor.
. 23 Ekim den sonra her hafta sergilenecek ve ücretsiz olarak Çukurova Belediyesi'nin Kültür ve Sanat hizmeti olarak sunduğu tiyatro oyunu için, ücretsiz davetiye ve oyun programı için belediyemizin Kültür ve Sosyal işler Müdürlüğü'nden bilgi alınabilir.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°