Çelik, AKP Adaylarıyla Devlet Konukevinde
Manşet Haber 10.04.2015 05:15:16 0

Çelik, AKP Adaylarıyla Devlet Konukevinde

Çelik, AKP Adaylarıyla Devlet Konukevinde

celik_akp_adaylari_devlet_konuke (2)3 dönem engeline takıldığı için 7 Haziran’da yapılacak seçimlerde Milletvekili adayı olamayan Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, partisinin 25. dönem Adana milletvekili adaylarıyla yemekte bir araya geldi.

Vekil adaylarını Ankara Palas Devlet Konukevi’nde ağırlayan Bakan Ömer Çelik, yeni dönemin Türkiye için hayırlı olmasını diledi. “25. dönemle ilgili artık start resmen verilmiş oldu. 13 yıldır AK Parti birincilik elde ediyorsa bunda Adana’daki teşkilatımızın özveriyle çalışmasının çok büyük bir önemi var.” dedi.celik_akp_adaylari_devlet_konuke (1)

Yeni bir parlamento oluşacağına dikkat çeken Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, şöyk ve yeni parlamento demek yeni özlemler,tu:

“Yeni dönemde konu yeni projeler demek. Bunlarla ilgili olarak Adana’da çok güzel bir liste çıktı ortaya. Hem Adana’yı şimdiye kadar geldiği yerden çok ileriye götürecek bir liste hem de genel olarak Türkiye siyasetine büyük hizmetler yapacak bir liste. Arkadaşlarımızla bu vesileyle istişaremizi yapmış oluyoruz. Partimiz için büyük bir kazanç olacaktır. İnşallah 14’ünü de Mecliste görmek nasip olur, o zaman bizim için ‘ayın 14’ü’ gibi bir proje ortaya çıkmış olur.”
Yemeğe aday milletvekillerinin yanı sıra AK Parti Adana İl Başkanı Fikret Yeni ve partinin teşkilat başkanları da katıldı.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°