CHP Adayını Vuran Tutuklandı
Manşet Haber 28.05.2015 17:54:38 0

CHP Adayını Vuran Tutuklandı

CHP Adayını Vuran Tutuklandı

alifuat_elibolAdana’da CHP 1. Sıra Milletvekili adayı Av. Elif Doğan Türkmen’i 2 ayağından vuran Ali Fuat E. Çıkarıldığı mahkemece  'Tasarlayarak Kasten Öldürmeye Teşebbüs Etmek' tutuklanarak cezaevine konuldu.

Adana Cumhuriyet Başsavcılığı Medya İletişim Bürosu’ndan bu konuda yapılan yazılı açıklama şöyle:

“26/05/2015 tarihinde İlimiz Çukurova İlçesi Karslılar Mahallesi'nde CHP Adana Milletvekili Adayı Elif Doğan TÜRKMEN'in bir toplantıya katılmak üzere gittiği restoranda silahlı saldırı sonucu yaralanması olayı ile ilgili

Olayın şüphelisi Ali Fuat E. Kolluk Kuvvetlerince 27/05/2015 tarihinde yapılan operasyonla yakalanmış, işlemlerinin ardından getirildiği Adana Adliyesi'nde, Cumhuriyet Başsavcılığımızca alınan ifadesinin ardından 'Tasarlayarak Kasten Öldürmeye Teşebbüs Etmek', '6136 Sayılı Kanuna Muhalefet' suçlarından tutuklanması talebiyle sevk edildiği Nöbetçi 2. Sulh Ceza Hakimliği'nce  'Tasarlayarak Kasten Öldürmeye Teşebbüs Etmek' suçundan tutuklanmasına karar verildiği ve şüpheli Ali Fuat E.'nin cezaevine konulduğu hususu,

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°