CHP
EKONOMİ 19.09.2021 00:18:30 0

CHP'Lİ MİLLETVEKİLLERİ YERFISTIĞI ÜRETİCİLERİNİN YANINDA

CHP'Lİ MİLLETVEKİLLERİ YERFISTIĞI ÜRETİCİLERİNİN YANINDA

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ayhan Barut ile Osmaniye Milletvekili Baha Ünlü, Osmaniye'de ürün fiyatları maliyet altında kalan ve geçen yılın bile gerisine düşen yerfıstığı üreticileriyle buluştu. Çiftçinin isyanına tanık olan CHP'li Milletvekilleri, yerfıstığı üreticilerinin sorunlarına çözüm bulunmasını isteyerek Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli'yi istifaya çağırdı. Ürün fiyatlarına tepki gösterip sahipsiz bırakıldıklarını söyleyen çiftçiler ise, 'Birileri sefa sürüp gününü gün ederken, krallar gibi yaşarken biz eskiyen ayakkabımızı ve şalvarımızı değiştiremiyoruz, yenileyemiyoruz' dedi.
CHP Adana Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ayhan Barut ile CHP Osmaniye Milletvekili Baha Ünlü, Osmaniye'nin Cevdetiye Kasabası ve Kadirli İlçesi'nde yerfıstığı üreticileriyle buluştu. Harman yerlerinde yerfıstığını eleyen ve kurutmaya bırakan çiftçilerin yanına giden CHP'li Milletvekillerine, CHP Osmaniye İl Başkanı Mehmet Aşık ve CHP İlçe Başkanları da eşlik etti. İlk olarak Cevdetiye Kasabası meydanında üretici köylülerle bir araya gelen CHP Milletvekilleri, çiftçilerin sorunlarını ve taleplerini dinledi, çözüm için neler yapabileceklerini konuştu.
Kadirli İlçesi'ndeki yerfıstığı harman yerine giderek çiftçilerle buluşan CHP'li Ayhan Barut ve Baha Ünlü'ye dert yanan üreticiler, 'Birileri sefa sürüp gününü gün ederken, krallar gibi yaşarken biz eskiyen ayakkabımızı ve şalvarımızı değiştiremiyoruz, yenileyemiyoruz. Çünkü ürünümüz para etmiyor' diye konuştu. Geçen yıl yerfıstığının fiyatının 15 liraya kadar çıktığını, bu sene ise ürün fiyatının 5-6 lira seviyesine gerilediğini belirten çiftçiler, 'Yerfıstığı üreticisi sahipsiz. Gübre ve mazot fiyatları ateş pahası olurken bizim yerfıstığımızın fiyatı niye düşüyor. Bize sahip çıkın' dedi.

'ÇİFTÇİYE DESTEKLEME PRİMİ VERİN'
Türkiye'de yıllık yaklaşık 200 bin ton civarında yer fıstığı üretildiğini, ülke üretiminin yüzde 90'ının Adana ve Osmaniye illerinden karşılandığını ifade eden Ayhan Barut, şöyle konuştu:
'Tarımda üretim maliyetleri fahiş oranda artarken, geçen yıl çiftçiden 12-13, yerine göre 15 liraya alınan yerfıstığının fiyatı piyasada 5-6 liraya kadar geriledi. Çiftçimizin elinden maliyetinin altına fiyatlarla alınan yerfıstığı fiyatının en az 15 lira olması gerekiyordu. Ancak iktidar piyasaya müdahale etmedi. Üretici birlikleri eliyle çiftçiyi rahatlatacak alım fiyatı açıklamadı ve alım yapmadı. Toprak Mahsülleri Ofisi (TMO), Fiskobirlik, Çukobirlik, Tarım Kredi Kooperatifleri eliyle yerfıstığı alım kampanyasına dahil edilmelidir. Tarım ve Orman Bakanlığı yerfıstığı üreticilerinin zararını karşılamalıdır. Çiftçiye aradaki fiyat farkını destekleme primi olarak ödemelidir. İktidarı yerfıstığı üreticisinin sorunlarını görmeye, sesini duymaya ve çözüm için adım atmaya çağırıyoruz. Görevini yapmayan ve çiftçiye çare bulmayan Tarım Bakanı istifa etmelidir.'
'ÖNERGEMİZİ İŞLEME BİLE KOYMADILAR'
Girdi maliyetleri artarken ürün fiyatlarının gerilemesinin nedeni olarak iktidarın yanlış politikalarına dikkat çeken CHP Osmaniye Milletvekili Baha Ünlü ise, 'Yerfıstığı denilince akla Osmaniye geliyor ama mazotundan tohumuna tüm girdi maliyetleri çok yüksek. Yerfıstığının yağlı tohumları listesine alınması için önerge verdik ama ciddiye bile almadılar, işleme koymadılar. Çiftçiye destekleme primi verilmeli. Biz her zaman çiftçinin yanında olmaya devam edeceğiz. Sonuna kadar yerfıstığı üreticilerinin yanında olmayı sürdüreceğiz' şeklinde konuştu.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°