CHP’li Soner Çetin Projelerini Açıkladı
Manşet Haber 4.03.2014 00:33:46 0

CHP’li Soner Çetin Projelerini Açıkladı

CHP’li Soner Çetin Projelerini Açıkladı

Çukurova Belediye Başkanlığı koltuğuna oturmaya hazırlanan CHP’li Belediye Başkan Adayı Soner Çetin, görevi devraldığı andan itibaren öğrenci yurdu projesini hayata geçirerek öğrencilerin barınma sorunlarını ortadan kaldıracaklarını söyledi.

soner_cetin_250bin (2)Çetin, “Bu kente ve kentte yaşayan herkese karşı hizmet vermek amacıyla 19 aydır çalışıyoruz. Yerel yönetimlere talibiz. Görevi isterken de herkese eşit hizmet vereceğimizi ilan ediyoruz. Hizmet vereceğimiz katmanların içerisinde öğrencilerimiz büyük değer taşımaktadır. Öğrencilerimizin barınma sorununa çözüm bulmak amacıyla yurt projemizi hayata geçireceğiz. Yurtta iyi bir denetim mekanizmasını işleterek, her türlü sorunlarının çözümünde ailemle ve ekibimle birlikte her an yanı başlarında olacağız. Böylece Adana’ya çocuklarını okumaya gönderen ailelerimizin gözünün arkada kalmamasını sağlayacağız” dedi.
Çetin’in projeleri şöyle:
Çukurova Modern Sanatlar Müzesi inşa edilecek. İstanbul'daki oyuncak müzesi de bu kapsamda yer alacak. Çukurova'ya modern bir öğrenci yurdu yapılacak. Yerinde kentsel dönüşüm yapılacak.  Çukurova gençlik merkezi ve sanat akademisi gençliğin faydalanacağı bir alan olarak tesis edilecek.
Kadın yaşam köyü ise bilhassa şiddete uğrayan kadınların yararlanacağı bir hizmet.11 mahallede muhtarlık binası ve taziye evleri yapılacak.Yaşlılar ve çocuklar adına da hizmetler gerçekleştirecek. Dinlenme evi ve semt kreşleri bunlar arasında..Çöpleri ayrıştırma projesi kapsamında çöpler yer altına alınacak ve çöpler değerlendirilerek belediyeye ek gelir sağlanacak.Kedi köpek gibi sokak hayvanları için beslenme alanları düzenlenecek..Güneş enerjisinden azami şekilde yararlanılacak.Engelli yapılar ortadan kaldırılacak.. Daha rahat bir yaşam hedefleniyor.Yaşlılar ve engelliler için rehabilitasyon merkezi, psikolojik danışmanlık hizmetleri verilecek.
Köylerden ve mahallelerden belediyeye gelemeyecek vatandaşlar için mobil taşıma hizmeti sunulacak.
Toplu taşımacılıkta mobil kart uygulamasına geçilecek. Sağlık taramalarında özellikle yaşlılar ve engelliler hedef alınıyor. Kırsal gelişme Müdürlüğü kurularak civar köylerdeki organik tarım geliştirilecek. Organik tarım pazarı kurulacak.Modern semt pazarları inşa edilecek.. Bu pazarlar her türlü olanaklara sahip olacak. Düşük emlak vergisi uygulamasına geçilecek.Okullarda asfalt ve peyzaj çalışması gerçekleştirilecek. Ücretsiz internet erişimi yaygınlaştırılacak. Canlı müzik konserleri ve spor alanları hayata geçirilecek.Yeşil alanlar artırılacak, temalı park projesi gündemde. Ayrıca belgesel film, uluslararası müzik ve tiyatro festivalleri düzenlenecek. Adını Çukurovalılar birlikte koyacak. AFAD ile işbirliği yapılıp tanınmış fotoğraf sanatçıları Çukurova'ya davet edilecek.
Minyatür Çukurova inşa edilecek. Hobi bahçeleri halkın hizmetine sunulacak. Baraj gölü civarında piknik ve kamp alanları oluşturulacak. Akvaryum park ve yap işlet devret yöntemiyle Disneyland oluşturulacak.Amatörler ve engelliler içinseler türlü sporcuları sağlanacak.. Çocuk parklarında çocukların hem eğlence ve hem de vücut gelişimi dikkate alınacak.Teleferik sistemiyle Seyhan Baraj Gölü üzerinde turizm ve halkın eğlence duygusu geliştirilecek.
SONER ÇETİN NE DEDİ?
Tanıtımın ardından söz alan Soner Çetin, Çukurova Kent Konseyi'nin şu anda kurulmuş olduğunu hatırlattı.. Çetin öğrenci yurtları konusunda Genel Başkan Kılıçdaroğlu'ndan talimat aldıklarını vurguladı. Yurtların yapımında belediyenin kasasından tek kuruş çıkmayacağını söyledi.
Çetin şöyle devam etti: 'Karın köyleri çok farklı ve anlamlı bir projemizdir.. Ekonomik özgürlüklerini kazanmalarını amaçlıyoruz.. Barolar Birilği'nin Gelincik projesi bu hizmetimize kaynak teşkil edecek. Barolar Birliği yapıp belediyemize teslim edecek.. Kentsel dönüşüm konusu çok önemli.. Geçmişte sayın Murat Karayalçın Dikmen Vadisi ile Ankara'da bunun ilk temelini atmıştı. TOKİ'yi bu işe bulaştırmadan kendimiz yapacağız. Belediyeevleri hedef bölgemizdir.. Proje gerçekleştirilirken Belediyevleri sakinleri kesinlikle mağdur edilmeyecek. Bu konuda kirli propaganda yapılıyor.. Gölden de yeterince yararlanmıyoruz.. Eskişehir'de Porsuk çayının kıyısına plaj yapıldı.. Bu konuda Adanamız bir cennet, biz de neden kumsal sahil olmasın.CHP olarak 5 Ocak stadının yerinde kalmasından yanayız.. Bu tür butik statlar şehre ayrı bir güzellik katıyor.Oranın AVM yapılmasına izin vermeyeceğiz.. Eğer yıkılacaksa Özgürlük ve Barış Meydanı olsun.19 aydır sahadayım. Çalışmalarım sırasında gördüğüm en temel şey halkın içinde olan bir belediye başkanı. Projelerden önce halk dürüst ve namuslu belediye başkanı istiyor. Sorunlarına duyarlı belediye başkanı istiyor. Haftada bir günü halk günü ilan edip herkesle randevusuz görüşeceğim. Bahçede halkımızla buluşacağım. Rahmetli Recep Yazıcıoğlu gibi kapıları yıkacağım. Efsane belediye başkanı olmaya geliyorum, bunu herkes bilsin.'

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°