CHP’Lİ SÜMER TOKİ KONUTLARINI SORDU
Manşet Haber 29.06.2022 21:36:14 0

CHP’Lİ SÜMER TOKİ KONUTLARINI SORDU

CHP’Lİ SÜMER TOKİ KONUTLARINI SORDU

CHP Adana Milletvekili ve TBMM KİT Komisyonu Üyesi Orhan Sümer, “KİT Komisyonu görüşmelerinde TOKİ Başkanı Ömer Bulut ve Yönetim Kurulu Üyelerine Adana’da tamamlanmayan TOKİ işlerinin tamamının akıbetini sordu.Sümer, “İktidar Adana’ya şaşı baktığı için mi işler bitmiyor” dedi.
TOKİ Başkanı Ömer Bulut’tan Adana’daki Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve TOKİ eliyle yürütülen projeler hakkında bilgi alan Sümer, vatandaşların taleplerini, mağduriyetleri ve çözülmesi gereken sorunları tek tek sıraladı. Çözüm noktasında ellerinden ne geliyorsa yapmaya hazır olduklarını ileten Sümer, TOKİ Başkanından Adana’ya özel yapılan işlerde daha titiz ve hassas çalışılmasını istedi. Orhan Sümer, yazılı açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
“Yüreğir Şehit Erkut Akbay Mahallesinde 695 hak sahibinin bulunduğu toplam 104 dönümlük bir alanda, Adana’nın en modern mahallesini inşa edeceğiz denildi. Ancak vatandaşlarımız mağdur oldu ve sorunlarının çözülmesini bekliyor. Yine Yüreğir Kışla Mahallesindeki kentsel dönüşüm çalışmalarında,
Sinan Paşa Mahallesindeki 523 adet yeni konut ve 52 adet dükkânın yapılacağı kentsel yenileme projesinde vatandaşlarımızın gözü kulağı TOKİ’de.
Seyhan’da Barbaros ve Bey Mahalleleri Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Projesi kapsamında 682 Adet Konut ile ilgili durumda yaşanan sıkıntıların bir an önce netliğe kavuşması gerekiyor.
Çukurova’da Göl Mahallesi, Yarım Kalan Millet Bahçesi, Yüreğir 117 sene hizmet verip yıkılan daha sonra tek bir çivi dahi çakılmayan Hastane binası bir an önce tamamlanmalıdır.
VATANDAŞIN MAĞDUR OLMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ
Adana’mızın birçok yerinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve TOKİ eliyle kentsel dönüşüm ve yeniden yapılanma projeleri yapılıyor. Ancak birçok farklı projede vatandaşlarımızın mağduriyetleri ortaya çıkıyor.
İhtiyaç olan yere mutlaka kentsel dönüşüm de yapılır, yeni proje de. Bizim meramımız vatandaşlarımızın mağdur edilmemesi. Yapılacak işlerin bir an önce tamamlanması.
Yıllarca süren inşaat ve şantiye görüntüsünün ortadan kalkması. Rant yaratılarak birilerinin haksız zengin olması ve şehrimizin siluetinin değişmesi. Bu duruma asla izin vermeyeceğiz”

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°