Çıkmaz sokaklar açılıyor
Manşet Haber 21.01.2013 15:27:48 0

Çıkmaz sokaklar açılıyor

Çıkmaz sokaklar açılıyor

Adana(Ulus)--adana_cikmazsokakBüyükşehir Belediyesi’nin Dumlupınar Mahallesi’nde yeni bulvar açmak için başlattığı yıkım işlemleri sürerken, bölgedeki çıkmaz sokaklar da bir bir açılıyor.

Türkmenbaşı Bulvarı’nı Obalar Caddesi’ne bağlayacak 30 metrelik yeni bulvar açma çalışmaları kapsamında daha önce kamulaştırılan binaların yıkımına devam ediliyor.

İmar ve Şehircilik Daire Başkanlığı’na bağlı Mevzuata Aykırı Yapılar Şube Müdürü Şahabettin Canımoğlu nezaretinde sürdürülen yıkım çalışmalarının ardından Türkmenbaşı Bulvarı’nı Obalar Caddesi’ne bağlayacak 650 metre uzunluğundaki bulvarın yapımına başlanacak. Bu arada titizlikle yürütülen yıkım çalışmaları sırasında çıkmaz sokaklar da açılıyor.

Mevzuata Aykırı Yapılar Şube Müdürü Şahabettin Canımoğlu, çıkmaz sokakların tek tek açıldığını belirterek, “Şimdiye kadar 12 çıkmaz sokağı açtık. Yıkım bittiğinde 16 çıkmaz sokak açılmış olacak” dedi.

“TÜM ÇIKMAZ SOKAKLARI AÇACAĞIZ”

Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Zihni Aldırmaz da 2013 yılındaki önemli hedeflerinden birinin çıkmaz sokakları açmak olduğunu söyledi. Adana’da 2 bin dolayında çıkmaz sokak bulunduğunu kaydeden Zihni Aldırmaz, “Havaalanı civarında yaptığımız yıkım çalışmaları ile birlikte çıkmaz sokakları da açıyoruz. Adana gibi büyük bir şehirde çıkmaz sokaklar olmamalı. Bizim önemli hedeflerimizden birini de çıkmaz sokakları açmak oluşturuyor” şeklinde konuştu.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°