ÇUKUROVA DELTASINI GÖZ BEBEĞİMİZ GİBİ KORUMALIYIZ
Manşet Haber 1.11.2018 18:39:05 0

ÇUKUROVA DELTASINI GÖZ BEBEĞİMİZ GİBİ KORUMALIYIZ

ÇUKUROVA DELTASINI GÖZ BEBEĞİMİZ GİBİ KORUMALIYIZ

İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Adana Şubesi’nin düzenlediği 9. Kıyı Mühendisliği Sempozyumu Çukurova Üniversitesi yerleşkesinde başladı. Üç gün sürecek olan 9. Kıyı Mühendisliği Sempozyumu’nda, 18 oturumda 76 bildiri sunumu ve 4 genel oturum ile konuyla ilgili güncel bilgi ve deneyimler paylaşılacak, kıyı mühendisliğinin sorunları ve çözüm yöntemleri tartışılacak. Çukurova Üniversitesi Mithat Özsan Amfisi’nde Adana Büyükşehir Belediye bandosunun renkli gösterisiyle başlayan sempozyumda, Adana’yı tanıtan bir sunum da gösterildi.
Sempozyumun açılışında konuşan İMO Adana Şube Başkanı Zekeriya Turanbayrurt, sempozyumun Adana’da yapılıyor olmasından duyduğu memnuniyeti dile getirerek “Böylesi kapsamlı bir sempozyuma ev sahipliği yapıyor olmamız, ülkemize olduğu kadar Adana, çevredeki il ve ilçelerimize de katkı sunacaktır. Bölgemiz, önemli doğal özellikleri olan bir kıyı şeridine, Türkiye’nin en büyük ve benzersiz deltası Çukurova Deltasına sahiptir. İskenderun Körfezi ile Mersin Körfezi arasında kalan bölgede, iki milyon yıl önce oluşan çökelti alanları, zamanla akarsuların getirdiği malzemelerle dolarak bu bereketli deltayı meydana getirmiştir. Doğuda Ceyhan ırmağının, batıda Seyhan ırmağının ve Tarsus Berdan çayının alüvyonlarından oluşmuş Çukurova Deltası, lagünleri, kumulları ve sazlıklarıyla, binlerce yıldır nice canlıya ev sahipliği yapmıştır, yapmaya devam ediyor. 184 farklı kuş türü, 110 km kumsalı, Tuzla, Akyatan, Ağyatan ve Yumurtalık lagünleri, değerli bitkileri ile korunmasının titizlikle yapılması, el üstünde tutulması gereken önemdedir. Bu alanların korunması; ülkemizin, doğanın, insanlarımızın geleceğinin korunması demektir” dedi.
Sempozyum Onursal Başkanı ODTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşen Ergin, kıyıların ekonomik potansiyele katkısı ve kıyılarımıza sahip çıkmamız gerekliliğinden bahsederek “denizler ve kıyı alanları dünyanın en önemli ekonomik potansiyeline sahiptir. Deniz ulaşımından doğal kaynaklara, balıkçılıktan farklı gıda kaynaklarına, turizmden, yerel yerleşme alanlarına, ülke savunmasından yenilenebilir enerji kaynaklarına kadar çok geniş bir yelpazeyi kaplayan denizlerimizin ekonomik gücü “Mavi Büyüme” ve “Mavi Ekonomi” olarak adlandırılmaktadır. Ülkemizde denizlerimizi ve kıyı alanlarını ekolojik dengesini koruyarak doğru planlama, tasarım, uygulama, denetleme ile ülke ve kamu yararına kullanmak geleceğimizin güvencesi olacaktır” dedi.
Sempozyum Başkanı, ODTÜ Öğretim Üyesi Dr. Işıkhan Güler; kıyıların çevre ve kamusal alan açısından önemine değinen konuşmasında, çevre hakkımızı savunmamız gerektiğini vurguladı. Kıyıların özel mülkiyete ya da kullanımına açık olamayacağını söyleyen Güler; ”Kıyıların, evrensel ve ekolojik önemleri ve tüm ulusun tüm insanlığın ortak geleceği açısından ancak toplum yararına açık bir kullanım içinde, çevre hukuku ve imar düzeni kuralları içinde korunması gerekiyor. Kıyılarla özdeşleşen canlı türlerinin yaşamalarına olanak vermek, kuşakların yok olmaması için çaba göstermek için çevre hakkımızı var gücümüzle korumalıyız. Doğa insan etkileşiminde dengeyi sağlayacak deniz ve kıyı kaynaklarının doğaya uygun şekilde kullanımı kıyı mühendisliğinin sorumluluğu altındadır” dedi.
İnşaat Mühendisleri Odası(İMO) Başkanı Cemal Gökçe; iklim değişikliklerinin kıyılara olan etkilerinin araştırılarak bütünleşik bir kıyı alanları yönetiminin oluşturulmasının, İMO’nun öncelikleri arasında olduğunu ifade ederek, deniz ve kıyılarımıza yönelik yapılan çalışmaların, deniz ulaşımı ve deniz ticaretinin gelişmesine de katkı yaptığını söyledi. Kıyıların, insan ilişkisi bakımından ve yaşam alanlarının seçilmesinde her zaman bir mücadele alanı olarak şekillendiğini ifade eden Gökçe, “Son yıllarda kıyıların varlığını sadece ticari bir varlık olarak gören çevreler çoğalmaya başladı. Bu çevreyle kıyıların korunmasını sağlamaya çalışan çevreler arasında sürekli bir çatışma var. Ne yazık ki ülkemizde bugüne kadar çıkarılan yasalar; kıyılarımızı koruma ve kullanma ilişkisini sağlıklı bir şekilde oluşturamamıştır. Kaçak, çarpık ve aşırı yoğun bir yapılaşmanın önü çoğu kez bilinçli olarak açık tutulmuştur. Her alanda olduğu gibi kıyı yönetimi alanında da çıkarılan yasa ve yönetmelikler, var olan yapıları yasallaştırmak için kullanılmıştır. Bugün kıyı yönetiminin bilimsel verilerle birlikte değerlendirilerek bütünleşik ülke ve kent planlarıyla birlikte ele alınması zorunlu bir hale gelmiştir” dedi.
ÜÇ GÜN SÜRECEK
Açılış konuşmalarının ardından Ayşen Ergin’in oturum başkanlığında ilk oturuma geçildi. Üç gün sürecek olan sempozyuma; Çukurova Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı İsmail Hakkı Çağatay, Ulaştırma ve Altyapı Yatırımları Bölge Müdürü Ecvet Doğan, İMO Yönetim Kurulu Sekreter Üyesi Şükrü Erdem, Yönetim Kurulu Üyeleri Cem oğuz, Bülent Erkul ve Necatı Atıcı, TMMOB Adana İKK Sekreteri Erol Salman, TMMOB’ye bağlı Odaların Adana Şube Başkanları, 26. Dönem Adana Milletvekili Zülfikar İnönü Tümer, Seyhan Belediye Başkan Yardımcıları Ulaş Toros ve Hıdır Çak ve çeşitli üniversitelerden bilim insanları katıldı.

Yükleniyor

Yükleniyor

Yükleniyor

YAZARLAR

24.1° / 11.6°