Çukurova GİAD’dan Türkmen’e  saldırıya kınama
Manşet Haber 26.05.2015 12:30:22 0

Çukurova GİAD’dan Türkmen’e saldırıya kınama

Çukurova GİAD’dan Türkmen’e saldırıya kınama

Çukurova Genç İşadamları Derneği (Çukurova GİAD) Başkanı Ömer Faruk Sakarya, CHP Adana Milletvekili Adayı Avukat Elif Doğan Türkmen’e yapılan saldırıyı kınadı.

Çukurova GİAD’ın milletvekili adaylarına yönelik düzenlendiği toplantıların ikincisine konuk olan CHP’li adaylardan 1’inci sıra adayı Av. Elif Doğan Türkmen, toplantının yapılacağı Park Zirve Tesisleri’ne girişte silahlı saldırıya uğradı. Çukurova GİAD Başkanı Ömer Faruk Sakarya, ayağından yaralanan ve hayati tehlikesi bulunmayan Türkmen’e yapılan saldırıyı kınadı. Çukurova GİAD’ın her üyesinin saldırıdan büyük üzüntü duyduğunu dile getiren Sakarya, yaptığı yazılı açıklamada, şunları söyledi:

“Her zaman Adana için çalışan, üyelerinin kalbi Adana için atan Çukurova Genç İşadamları Derneği, 7 Haziran genel seçimleri öncesi milletvekili adaylarımızı dinleme toplantıları düzenledi. Bu çerçevede 15 Mayıs’ta AK Parti Adana Milletvekili Sayın Prof. Dr. Necdet Ünüvar’ı konuk etmiştik. Bugün de, CHP milletvekili adayları ile bu organizasyonu düzenledik. Konuklarımız arasında bulunan CHP Adana 1’inci Sıra Milletvekili Adayı sayın Elif Doğan Türkmen’in kahvaltılı toplantımız öncesi, toplantımızın yapılacağı tesislerin girişindesilahlı saldırıya uğramasıÇukurova GİAD ailesinin her ferdini üzmüştür. Derneğimizle ve üyelerimizle hiçbir ilgisi olmayan, yetkili kurumların aktardığı bilgilere göre, eski bir müvekkiliyle yaşanan sorundan kaynaklı olduğu belirtilen menfur saldırıyı kınıyoruz. Sayın Türkmen’e ‘geçmiş olsun’ dileklerimizi iletiyor ve acil şifa diliyoruz.  Bu saldırı, Çukurova GİAD üyelerini, Çukurova GİAD camiasını derinden yaralamıştır. Sayın Türkmen’e,toplantımıza katılan Çukurova GİAD üyelerimize bir kez daha geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Saldırının failinin bir an önce yakalanıp, adalete teslim edileceğine inancım tamdır. Şiddetle kınadığımız saldırıyı bir kez daha lanetliyor ve son olmasını diliyoruz.”

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°