Dağcılar Huzurevi Zirvesinde
Manşet Haber 11.10.2013 22:18:06 0

Dağcılar Huzurevi Zirvesinde

Dağcılar Huzurevi Zirvesinde

huzurevi_yasliHer zaman doğa yürüyüşleri, zirve tırmanışlarıyla adını duymaya alışkın olduğumuz ,kısa adı PRODOSS olan Profesyonel Doğa ve Su Sporları Kulübü üyeleri,  bu kez  düzenledikleri etkinlikle Adana Huzurevi sakinlerine unutulmaz güzellikte bir gece yaşattı.

Kulübün ; toplumsal sorumluluk gereği sürdürdüğü projelerinden birisini gerçekleştirerek, Adana Huzurevi’nde düzenledikleri etkinlik akşamın ilk saatlerindeki hazırlıklarla başladı. Kulüp üyeleri Azime Ören, Özgül Halat, Yasemin Topçu ve Meltem Nadirler’in  organizasyonunda gerçekleşen geceye, kulüp üyeleri hazırladıkları çeşitli pasta, börek, kek  gibi yiyecek ve limonata, meşrubat gibi içeçeklerle birlikte geldi. Üyelerin evlerinde hazırlayıp getirdikleri yiyecek ve içecekler Huzurevi sakinlerine ikram edilirken, aynı dakikalarda müzik başlatılarak eğlenceye de start verildi. Sonrası ise Adana Huzurevi’nde daha sık görülmesi arzulanılan neşeli ve coşkulu saatlerle sürdü.

Kulüp üyeleri ve Huzurevi sakinleri hemen kaynaşarak müziğin ritmine beraberce ayak uydurdu ve “uyku saatleri” gelinceye kadar gönüllerince eğlendi. Huzurevinde kalan yaşlılar, ikram edilen yiyecek ve içeceklerden , kurulan müzik sisteminden çok kendilerine gösterilen ilgiden mutlu olduklarını belirterek; “Huzurevinde hiç kimsesi, ziyaretçisi olmayan arkadaşlarımız var. Arayan, soranları yok. Bayram öncesi böyle bir etkinlik bizleri çok sevindirdi. Bir gün herkes yaşlanacak. Yaşlılıkla ilgi ve sevgi daha çok bekleniyor. Daha çok ihtiyaç hissediliyor. Allah böyle insanların yokluğunu vermesin” diyerek kulüp üyelerine teşekkür ettiler.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°