Davacı belediye, sanık başkan ve vekil başkan
Manşet Haber 4.01.2013 09:30:51 0

Davacı belediye, sanık başkan ve vekil başkan

Davacı belediye, sanık başkan ve vekil başkan

Adana Büyükşehir belediye Başkan Vekili Zihni Aldırmaz, beraberindeki 16 kişi ile birlikte 10 Asliye Ceza Mahkemesi'nde 'Görevi Kötüye Kullanmak ve Suça İştirak' suçlamasıyla hakim karşısına çıkacağı bildirildi. Adana Haber Gazetesi'nin haberine göre, adalet_ 17 sanık arasında Aldırmaz'la birlikte Başkan Aytaç Durak ile eski ve yeni belediye çalışanları bulunuyor. 12.12.2012 tarihinde açılan 2012/1171 nolu dava ile ilgili ilk duruşma da 28 Marat 2013 tarihinde yapılacak.
ÇELİKCAN DÖNEMİNDE AÇILDI
Yüreğir Belediye Başkanı Mahmut Çelikcan'ın Başkan Vekili seçilmesinin ardından Belediye adına yaptığı şikayet üzerine Aytaç Durak ile birlikte aralarında dönemin belediye çalışanları Zihni Aldırmaz ve Oktay Karakuş'un da bulunduğu sanıklar hakkında 6 aydan 2 yıla kadar hapis istemiyle hazırlanan dava dosyası, İçişleri Bakanlığı'ndan gerekli iznin alınmadığı gerekçesiyle Adana Cumhuriyet Başsavcılığına iade edilmişti.

TUNCEL ŞİKAYETİ GERİ ALDI
Süreç devam ederken, Çelikcan'dan sonra Büyükşehir Belediye Başkan Vekilliği görevini üstlenen Mustafa Tuncel döneminde sanıklar arasında bulunan Zihni Aldırmaz hakkındaki şikayet geri alınmıştı. Dava dosyasının görevsizlik ve İçişleri Bakanlığı'ndan gerekli izinler alınmadığı gerekçesiyle Başsavcılık ve mahkemeler arasındaki macerası duruşma tarihinin belirlenmesi ile sona erdi. Aldırmaz ve diğer sanıklar 28 Mart'ta hakim karşısına çıkacaklar.

TARİHİ TESADÜF
'Görevi kötüye kullanmak ve suça iştirak' iddiasıyla dosyanın dava açılma tarihinin 12.12.2012 olmasının yanında duruşma günü de bir hayli ilginç bir tesadüfe denk geliyor. 28 Mart 2013 tarihinde ilk duruşma yapılacak. Bu tarih Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak'ın görevden uzaklaştırılmasının 4'üncü, Başkan Vekili Zihni Aldırmaz'ın vekil seçilmesinin ise 3'üncü yılına denk geliyor. Fiilen şikayetçi kurumun başında bulunan Zihni Aldırmaz'ın savunması da merak ediliyor.(Kaynak: Adana Haber Gazetesi)

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°