Demirspor’un alacağı oyuncular netleşti
Manşet Haber 18.07.2016 17:41:41 0

Demirspor’un alacağı oyuncular netleşti

Demirspor’un alacağı oyuncular netleşti

Adana(Ulus)--PTT 1. Lig ekiplerinden Adana Demirspor’un Başkanı Sedat Sözlü, yerli futbolcuların astronomik para istediğini, ancak alacaklarını oyuncuları netleştirdiklerini açıkladı.

Sözlü, yönetim kurulu üyeleriyle, Aytaç Durak Spor Tesisleri’nde düzenlediği basın toplantısında, 'Kendimize çizdiğimiz yol haritası ile hareketle, anlaştığımız oyunculara imzayı attıracağız' diye konuştu.sozlu_18temmuz

Sözlü, yerli oyuncuların astronomik rakamlar istediğini, yabancı oyuncularla anlaşmanın daha kolay olduğunu söyledi. Transferde geç kalmalarının nedeninin ekonomik sebepler olmadığı ifade eden Sözlü, 'Adana Demirspor'da para çok gibi böyle bir algı oluşturulmuş. Bazı kulüp başkanları arıyor 'bir oyuncuyla anlaşacağım fakat bu oyuncu astronomik fiyatlar istiyor Adana Demirspor bana şu parayı verdi' diyor. Başkanlara da 'kesinlikle itibar etmeyin' dedim. Yabancı oyuncuyla anlaşmak daha kolay. Ama yerli oyuncular çok para istiyor. Biz de acele etmiyoruz. Burası Adana Demirspor, kendimizi biraz da ağırdan satıyoruz. Transferin geç kalmasının nedeni ekonomik kriz değil. Her kulüpte ekonomik sıkıntı vardır. Bizde de sıkıntılar var. Ancak hazırladığımız plan doğrultusunda ilerliyoruz' dedi.

ALACAĞIMIZ OYUNCULARI NETLEŞTİRDİK

Spor Toto Süper Lig takımlarının kamp bitiş tarihlerini de beklediklerini söyleyen Sözlü, şöyle konuştu:

'Süper Lig oyuncularından biriyle anlaştım. Kulübüyle de anlaşırsak Adana Demirspor'a imza attıracağız, hemen kampa katılacak. Transfer konusunda geçen yıl çok hızlı bir giriş yaptık. Aceleci davranmakta hata yaptığımızı düşünüyorum. Alacağımız oyuncuları netleştirdik. Tevfik Köse, Serkan Yanık, Waldison, kampımızda. Oğuzhan Berber ile anlaştık, bugün itibariyle kampa katılacak. Daha önce anlaştığımız Vederson yaşanan olaylardan dolayı biraz dinlenmek istedi. Biz de kabul ettik. Yarın büyük ihtimalle kampa katılacak. Tiago'dan fedakarlık istedik, yapamayacağını, yabancı ülkede futbol hayatına devam edeceğini söyledi. Ümit Milli Takım'da forma giyen Beşiktaş'ın oyuncusu Ümit Karaal kampımızda. Kampta bir araya gelip, anlaştığımız oyuncularla sözleşme imzalayacağız.'

'BURAK’IN KALMASINI İSTERİM'

Geçtiğimiz sezon takımda forma giyen Burak Çalık'ın kalmasını istediğini ifade eden başkan Sözlü, daha sonra şunları söyledi:

'Burak Çalık ile görüştük. Şahsen kalmasından yanayım. Ben 'bırakıyorum' desem bu ligde kapışılır. Ama oyuncu 'yemediğim küfür kalmadı, yıprandım' diyor. Korkuyor, tedirgin, '2 maç kötü oynasam aynı şeyleri yaşarım' diyor. Oyuncularımız kötü performans da sergileyebilir, ama bu konuda daha duyarlı olmalıyız. Yaptığım işin ne kadar önemli olduğunu da biliyorum. Böyle bir camiada başkanlık yapmak kolay değil. Geçen sene şampiyon olamadığımız için kendimi başarılı bulmuyorum. Fakat geldiğimiz ilk yılda Süper Lig'in kapısından dönmüş bir yönetim kurulu başkanıyım. Başarısızlıkta hiçbir bahaneye sığınmadım.'

'HASAN ŞAŞ İLE GÖRÜŞME YAPMADIK'

'Adanalı futbol adamı Hasan Şaş ile asla teknik direktörlük konusunda bir görüşme yapmadık. Biz sürekli bir araya gelip görüş alışverişi yapıyoruz. Teknik direktör olarak değil, ancak beraber olarak hareket edebiliriz. Kabul ederse, beraber çalışmaktan şeref duyarız.'

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°