DSİ MİSAFİRHANESİNDE GECELİK ÜCRET 84 LİRA
EKONOMİ 4.08.2022 13:29:04 0

DSİ MİSAFİRHANESİNDE GECELİK ÜCRET 84 LİRA

DSİ MİSAFİRHANESİNDE GECELİK ÜCRET 84 LİRA

Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü 2022 yılı misafirhane ücretlerinde düzenlemeye gitti. Kamu personeli 4 kişilik odada ve ranzalı yatakta kişi başı 84 lira, vatandaş kalmak isterse 126 lira ödeyecek.
DSİ tarifesine göre, 4 Kişilik oda ve ranzalı oda kamu personeli için 84 lira, vatandaş içinse 126 lira olacak. 3 Kişilik oda kamu personeline kişi başı 98 vatandaş için ise 147 olarak belirlendi. 2 Kişilik odada kalacak kamu personeli 112, vatandaş 168 lira ücret ödeyecek.
Tek kişilik oda veya Duble yataklı oda (1 kişilik) kamu personeline 154, vatandaşa 231 lira
Duble yataklı oda (2 kişilik) kamu personeline kişi başı 182, vatandaşa 273
Süit oda (1 kişilik) kamu personeline 224, vatandaşa 336 lira
Süit oda (2 kişilik) kamu personeline 266 lira, vatandaşa ise 399 olarak ilan edildi.
https://cdniys.tarimorman.gov.tr/api/File/GetFile/435/Duyuru/6362/6561/DosyaGaleri/2022_misafirhane_ucret_cizelgesi17.06.2022.pdf

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°