Size bu yazımda bir kitaptan söz edeceğim… Futbol, edebiyat, gezi ve anı yazılarından hoşlanıyorsanız benim de arkadaşım olan sevgili Serhan Asker’in nakış işler gibi yazdığı “Efsane Değil İnsanım” kitabını tavsiye ediyorum…

Kitabın adı, önsözü, kapağı ve içeriği dünya futbolunun efsane isimlerine dayanıyor…

Kitabın adını Portekiz’in efsanevi futbolcusu, namı diğer Kara Panter Eusebio koymuş. Röportaj sırasında, ‘olur da ben öldükten sonra yayınlanırsa da bu isim benim sana vasiyetim olsun’ diye de tembihlemiş. Serhan da o güzel adamın vasiyetine harfiyen uymuş.

Kitabın kapağında ise bir başka efsane var... Hem de yaşayan efsane. İspanyolların efsane ismi Andreas İniesta. O tam bir kupa kolleksiyoncusu… Şimdiye kadar Dünya ve Avrupa Şampiyonluğu (2) ile Şampiyonlar Ligi Şampiyonluğu (5) dâhil 32 kupanın sahibi olmuş, kulpundan tutup havaya kaldırmış.

Kitapta Iniesta'nın anlattıkları onun topsuz oyunda da ne kadar ‘değerli bir insan’ olduğunu ortaya koyuyor. Kapaktaki fotoğrafta 2010 Dünya Kupası'nı getiren golü atan Iniesta'nın tişörtünde ‘Dani Jarque... Her zaman bizimlesin’ yazıyor. Jorgue, Iniesta’nın henüz 26 yaşında hayata gözlerini yuman futbolcu arkadaşıydı.

Başta Iniesta ve Eusebio olmak üzere efsane isimlerin aslında aslında futbol sahası dışında da “meziyetleri” olduğuna tanık oluyorsunuz. En önemlisi insan olmak. Sevgi, vefa, yardımseverlik, dostluk, arkadaşlık ve aile konularında hepsinin ortak mesajları var…

Kitabın önsözünü ise bir başka efsane, Dino Zoff yazmış.

İtalyanların 42 yaşında futbolu bırakan file bekçisi Dino Zoff, önsözde “iyi bir kaleci çok kurtarış yapan değil, kritik anlarda yaptığı kurtarışlarla maçın sonucuna etki eden kalecidir. Doğru zamanda verdiğiniz doğru kararlarla geleceğinizi belirlersiniz” tespitini yapıyor.

Hepimizin hayatlarında da böyle değil midir?

Serhan’ın en çok etkilendiği efsane isim hangisi olmuş. Bir röportajında bu soruya şu yanıtı vermiş: Kitapta tüylerimi diken diken o kadar çok yer var ki… Ama birisini söylemeden geçemeyeceğim. Brezilyalı efsane Sokrates'le yaptığımız röportaj. O kadar edebiyatla dolu biriydi ki benimle röportaj yapmadan önce onun sınavından geçmek zorunda kaldım. Sorduğu soruları doğru yanıtladıktan sonra röportajı kabul etti. Sohbetimiz sırasında ona Che'ye olan hayranlığını sordum. Sigarasına derin bir nefesle yüklendi ve kısık gözlerini dikerek: ‘Sen bırak Che'yi, Asıl Che sizde; ATATÜRK’ yanıtını verdi. O an hissettiğim gururu asla unutamam.

Sadece futbolla da kalmamış Serhan. Dünya edebiyatının önemli isimlerini kendileriyle özdeşleşen mekanlarda şiirsel bir anlatımla irdeliyor… Prag'ta Kafka'nın, Şili'de Neruda'nın, Moskova'da Puşkin'in, Varşova'da Madam Curie'nin evine uğruyor… Sonuçta gezi, futbol ve edebiyatın harmanlandığı oldukça farklı bir kitap karşınıza çıkıyor.

Kitabın bir özelliği de ayni zamanda sesli kitap olması. Kitabın içindeki CD aracılığıyla, efsanevi sesler Halit Kıvanç, Orhan Ayhan, Tansu Polatkan, İlker Yasin, Levent Özçelik, Ercan Taner, Zafer Akyol, Yalçın Çetin, Kerem Öncel, Okay Karacan, Melih Gümüşbıçak, Erdoğan Arıkan ve Serhan Acar’ın sesinden bir radyo anlatımı tadında dinleyebiliyorsunuz.