ELEKRONİK VERGİ DAİRESİ KURULMASI İLE İLANEN VE YURT DIŞI TEBLİĞATLARI
Manşet Haber 27.10.2021 11:44:21 0

ELEKRONİK VERGİ DAİRESİ KURULMASI İLE İLANEN VE YURT DIŞI TEBLİĞATLARI

ELEKRONİK VERGİ DAİRESİ KURULMASI İLE İLANEN VE YURT DIŞI TEBLİĞATLARI

Vergi Usul Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapan7338 SAYILI Kanun 26.10.2021 tarih ve 31640 sayılı Resmî Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girdi. Değişiklik ile Vergi Usul Kanunu’nda önemli düzenlemeler yapıldı. Bundan önceki yazılarımda da değindiğim gibi; vergi mahremiyeti ve uzaktan vergi incelemesi konularını yazmıştım. Bu yazımda aynı konulara kısaca değinerek elektronik vergi dairesi, ilanen ve yurt dışında tebligat konularını açıklayacağım. Vergi Usul Kanunu değişikliklerine devam edeceğim.
ELEKTRONİK VERGİ DAİRESİ KURULMASI
Bilişim teknolojisinin ilerlediği ve her şeyin elektronik ortamda izlendiği bu çağda vergi idaresinin en yüksek düzeyde bilişim teknolojisinden azami derecede yararlanması bir zorunluktur haline gelmiştir. Mükellef ve meslek mensubu serbest muhasebeci mali müşavirlerin ve yeminli mali müşavirlerin daha hızlı, etkin, zaman tasarrufu ve ekonomik şekilde iş ve işlemlerini sürdürmeleri için elektronik vergi dairesi kurulması için yasal düzenleme yapılmıştır.
GELİR İDARESİNE HİZMET SUNANLAR DA VERGİ MAHREMİYETİ KAPSAMINA ALINIYOR
Vergi mahremiyeti, vergi mükelleflerini kendi iş ve işlemlerinde görev alan memur ve hizmetlileri ile vergi işlemlerini yürüten kamu görevlilerinin öğrendikleri bilgileri mükellef aleyhine kullanmalarını yasaklayan ve yaptırımlara bağlayan bir hukuki düzenlemedir. Konu ile ilgili yasal düzenlemeler Vergi Usul Kanunu’nun 5 ve 362’nci maddeleri İle Türk Ceza Kanunu’nun 239’ncu maddesinde düzenlenmiştir. Yeni yasal düzenleme ile mahremiyet kapsamı aşağıda açıklanacağı üzere daha da genişletmektedir.

Yapılan değişiklikle Kanun'a, 'elektronik defter beratı' ve 'elektronik muhasebe fişi' tanımları ekleniyor. Buna göre, elektronik defter beratı, elektronik ortamda tutulan defterlere ilişkin olarak Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından belirlenen standartlara uygun bilgileri içeren ve Başkanlıkça onaylanmış elektronik dosya; elektronik muhasebe fişi ise şekil hükümlerinden bağımsız olarak Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından belirlenen standart ve içeriğe uygun olarak elektronik ortamda düzenlenen, imzalanan, muhafaza ve ibraz edilebilen muhasebe fişine ait elektronik kayıtlar bütünü şeklinde tanımlanıyor.

Yasal düzenleme ile; ‘’mükelleflerin defter ve belgelerini elektronik ortamda ibraz edilebilmesine imkan sağlanırken, vergi mahremiyetine ilişkin hükümlerin elektronik defter, belge ve kayıtların oluşturulması, imzalanması, iletilmesi ve saklanması hususlarından herhangi biri için hizmet verme konusunda yetkilendirilen mükelleflerin ortak, yönetici ve çalışanları hakkında da uygulanması’’ olanağı getiriliyor.

Hazine ve Maliye Bakanlığı’nca; ‘’tutulması ve düzenlenmesi zorunlu defter, kayıt ve belgelerin, mikro film, mikro fiş veya elektronik bilgi ve kayıt araçlarıyla yapılması veya bu kayıt ortamlarında saklanmasının yanı sıra mikro film, mikro fiş veya elektronik bilgi ve kayıt araçlarıyla ibraz edilmesine de izin verilmesi veya zorunluluk getirilmesi için’’ yasal düzenleme yapıldı.

YURT DIŞIDA TEBLİGAT VE İLANEN TEBLİGAT
Vergi Usul Kanunu’nun 97’nci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkralarına birer cümle eklenerek yabancı memleketlerde bulunanların kendilerine yapılacak tebligattan daha hızlı bir şekilde haberdar olunmasının sağlanması ve tebligat süresinin etkinleştirilmesi amacıyla o memleketlerde bulunan Türk vatandaşlarına yapılacak tebligatta hangi usullerin izleneceği ile vergi dairelerinin yabancı memleketlerde bulunan kimselere tebliğ edilecek evrakların, Gelir İdaresi Başkanlığına gönderilmeksizin, vergi dairesi başkanlıkları, vergi dairesi başkanlığı bulunmayan yerlerde ise defterdarlıklar tarafından doğrudan yurtdışı temsilciliklerine gönderilmesi düzenlenmektedir.
Daha önce yabancı memleketlerde bulunan kimselere tebliğ olunacak evrak, tebligatı çıkaran merciin bağlı bulunduğu Bakanlık aracılığı ile Dışişleri Bakanlığına, oradan da Türkiye elçilik veya konsolosluğuna gönderilmekteydi.
İLANEN TEBLİGAT İDARENİN RESMİ İNTERNET SİTESİNDE DUYURULACAK
Bilindiği gibi, Vergi Usul Kanununun 103 maddesine göre; muhatabın yani mükellefin bilinen adresinde tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde de kayıtlı bir adresi bulunmazsa, muhatabın adresi hiç bilinmezse; muhatabın bilinen adresi yanlış veya değişmiş olur ve bu yüzden gönderilmiş olan mektup geri gelirse; başkaca sebeplerden dolayı posta ile tebliğ yapılmasına imkan bulunmazsa; yabancı memleketlerde bulunanlara tebliğ yapılmasına imkan bulunmazsa, tebligat ilan yolu ile yapılmaktadır.
Kanunun 104’ncu maddesinde gelişen bilişim teknolojisinin sunduğu olanaklardan yararlanarak tebligatların daha etkin ve hızlı yapılması için yasada düzenleme yapılmaktadır. Bu amaçla, tebliğ konusu her biri için ayrı ayrı olmak üzere 3.600 TL’de fazla vergi ve cezası ile ilgili bulunduğu takdirde, ilan yazısının;
- Hazine ve Maliye Bakanlığı’na bağlı vergi daireleri için Gelir İdaresi Başkanlığının,
- Diğer yani belediye ve il özel idareleri için ise,
İdarenin resmi internet sitesi üzerinden de duyurulmasına olanak sağlanmaktadır. Maddede öngörülen 3.600 TL’nin 10 katına kadar artırmaya, yarısına kadar indirmeye, duyurunun kapsamı, şekli, zamanı ve süresi ile ilan metninin uygulamasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkilendirilmektedir.
Vergi Usul Kanunu diğer değişikliklerine bu köşede yazmaya devam edeceğim.

Sabri Arpaç
sabriarpacymm@gmail.com

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°