Emeklilerin Konut Heyecanı
Manşet Haber 4.05.2016 00:14:25 0

Emeklilerin Konut Heyecanı

Emeklilerin Konut Heyecanı

toki_kurasiAdana(Ulus)--Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) tarafından, Adana'nın merkez Sarıçam İlçesi Buruk Mahallesi'nde emeklilere yönelik 300 konut için kura çekim töreni düzenlendi.toki_konut_vali

Yüreğir Serinevler Kapalı Spor Salonu'nda gerçekleştirilen kura çekim törenine Vali Mustafa Büyük, Vali Yardımcısı Cengiz Horozoğlu, Yüreğir Kaymakamı Fatih Genel, TOKİ Yetkilileri ile emekliler katıldı.toki_konut_adana

Vali Mustafa Büyük, törende yaptığı konuşmada Adana'daki emeklilerin konut sahibi olabilmesi konusunda katkıda bulunan Çevre ve Şehircilik Bakanı  Fatma Güldemet Sarı'ya teşekkür etti.toki_konu_val_buyuk

TOKİ'nin Türkiye genelinde birçok projeyi gerçekleştirdiğini belirten Vali Büyük, 'Vatandaşımız, TOKİ'nin adını duyduğunda, süresinin ve bedelinin ne kadar olduğuna bakmaksızın konut talebinde bulunuyor. Kura çekilişini gerçekleştireceğimiz konutlar, Sarıçam'daki alanda yapılacak. Bundan sonra da diğer bölgelerde de kentsel dönüşüm alanlarında ihtiyacı karşılayacak benzer uygulamaların yapılmasını talep ediyoruz. Bunun çalışmalarını da gerçekleştireceğiz. Bu gün kura sonucu belirlediğimiz, konut almaya hak kazanan emeklilerimizi kutluyorum. İnşallah evi olmayan emeklilerimizin de  en kısa sürede bu ihtiyaçları da yerine gelmiş olur' diye konuştu.toki_buyuk

Vali Büyük, konuşmasının ardından emeklilerin heyecanla beklediği kura çekilişini gerçekleştirerek, konutu kazanan hak sahiplerini belirleyip, onların mutluluğuna ortak oldu.toki_vali

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°