Eriş’den taraftara mesaj
Manşet Haber 31.01.2013 14:02:29 0

Eriş’den taraftara mesaj

Eriş’den taraftara mesaj

Adana(Ulus)--as_erisantremanAdanaspor Teknik Direktörü Levent Eriş  Pazar günü oynayacak olan Bucaspor maçı öncesinde önemli açıklamalarda bulundu.

Cezası nedeni ile Şanlıurfaspor ve Ankaragücü maçını tribünden izleyen Levent Eriş mağlubiyetin çok fazla abartıldığını ve her takımın maç kaybedebileceğini söyledi.Taraftarların üzülmesine evet ama hayal kırıklığı yaşamasına anlam veremediğini söyleyen deneyimli teknik adam’’ Bu takımı geçen sezon ve bu sezon neler yaptığı ortadadır.Kendi evimizde ilk kez mağlubiyet yaşadık.Sanki Ankaragücü yenilgisi ile Şampiyonluk gitmiş gibi bir hava yaratılmaya çalışılıyor.Ben ve takımımın bugüne kadar verdiğimiz her sözü yerine getirdik ve bu sözleri yerine getireceğimize dair yemin ettik.” dedi.

Geçtiğimiz sezon Final maçında son dakikada yenen golle Şampiyonluğu yitirdiklerini  hatırlatan Eriş’’ Kasımpaşa maçını nasıl kaybettiğimiz ortadadır.O travmayı  bile atlattıktan sonra daha 15 maç olmasına karşın Ankaragücü mağlubiyeti biraz fazla abartıldığını düşünüyorum.Puan sıralamasında üzerimizdeki takımların bir çoğunu yenmeyi başardık.Hiçbir kulvarda aciz kalmadık,kalmayacağız’’şeklinde konuştu.

Göreve geldiğimde taraftarlarımıza ‘’Biz bize yeteriz’’ sloganına ihtiyacımız olduğunu söyleyip  Adanaspor Taraftarı  takım var oldukça bu sloganı her zaman kullanmaları gerektiğini vurgulamıştım .Bu yenilgi ne ilk ne de son olacaktır.Önemli olan ligin sonunda takımın bulunduğu konumdur.Sabırlı olmalı ve takımımızı sonuna kadar desteklemeliyiz.Puan sıralamasına  baktığımızda ne demek istediğim daha iyi anlaşılacaktır.Hiç kimse bu takım başarısızmış gibi bir hava estirmeye çalışmasın.Bizi buralara getiren bu futbolcular olduğu gibi Şampiyonluğa götürecek olanda mevcut futbolcu  kardeşlerimdir.Bir kaşık suda fırtınalar koparmaya hiç gerek yok ’’ifadelerini kullandı.

Sezon başına hedeflenen şampiyonluğa ulaşmak için ne gerekiyorsa yapacaklarını belirten Levent Eriş konuşmasını şöyle tamamladı:

‘’15 hafta sonra alnımızın akıyla bu sevinci yaşayacağız.Umutsuzluğa kapılmak ,negatif bir ortam yaratmak takımımıza zarar verir ve bizi hedeften uzaklaştırır.Ş.Urfa karşılaşması ile başlayan olumsuz havanın bir an önce dağılması gerekiyor.Ankaragücü maçında alınan yenilgi ile hedeften uzaklaşmış değiliz.Kaldı ki şu anda sıralamada 4.durumdayız ve ikinci takımla puan farkı 4.Görünen odur ki Şampiyonluğun en güçlü adayız. “

 

 

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°