Esnaflardan AVM tepkisi
Manşet Haber 8.11.2012 15:04:31 0

Esnaflardan AVM tepkisi

Esnaflardan AVM tepkisi

KESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, sanal AVM’lerin hızla açıldığı internet dünyasında kartla yapılan alış-verişin oranının yüzde 8’e yükseldiğini söyledi. Palandöken, “Bakkallar marketten, marketler süpermarketlerden daha sonra da perakende piyasası tümüyle Alış Veriş Merkezlerinden (AVM) etkilenmiştir. Şimdi de eskinin çıraklık modelini uygulayan e-ticaretin ülkemizde gelişmesiyle, AVM’lerin piyasasını ‘SANAL AVM’ler ele geçirmektedir” dedi.

“E TİCARET YÜZDE 50 ARTTI”

Türkiye’de e-ticaretin 2011 yılında yüzde 50 artış göstererek yaklaşık 23 milyar liralık ciroya ulaştığını söyleyen Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, şöyle konuştu:

“Teknolojinin gelişmesi ve güvenli alışveriş yapılan sanal mağaza sayıları AVM’lerden hızlı artmaktadır. 2012 yılının ilk 8 ayında 20 milyar liralık ciro yapan e-ticaretin, 30 milyar liralık bir büyüklüğe ulaşması beklenmektedir. Sanal AVM’ler de hızla internet ortamında (3-D) 3 boyutlu olarak açılarak, hızla büyüyen pastadan pay kapmaya çalışmaktadır. Sanal AVM kurulması gerçek AVM’lerde yüksek kira ödeyen büyük firmalar tarafından da desteklenmektedir. AVM’lerde yaygın olarak mağaza açan firma sahipleri sanal olarak açtıkları mağazalarında daha çok satış yaptıklarını söyleyerek, AVM’lerde çok yüksek maliyetlerle dükkân açmanın mantığını sorgulamaya başlamışlardır. Perakende Piyasası’nı düzenleyecek yasanın çıkarılması geciktikçe, kuralsız büyüyen AVM’ler zarar görecek, atıl duruma düşeceklerdir. Sonuçta milli servet heba olacaktır.”

“AVM’LER ZARAR VERİYOR”

Bilhassa büyükşehirlerde yeni yapılan AVM’lerin Metro ve Metrobüs bağlantılı olmasının taşımacı esnafına da zarar verdiğini belirten Palandöken, “AVM’lerin müşteri servisi adı altında taşımacılık yaparak uğradığımız haksız rekabetlerine birde metro ve metrobüs bağlantılı yeni AVM’ler eklendi. Mahalle esnafına zarar verdikleri yetmiyormuş gibi şimdide toplu taşıma yapan şoför esnafının işlerini azaltarak, bitirmeye çalışılıyor. Yeni güzergahlar belirlenerek esnafımızın zararı azaltılmalı” diye konuştu.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

35.8° / 20.3°