Girişimcilere uyarı
Manşet Haber 27.07.2013 17:41:50 0

Girişimcilere uyarı

Girişimcilere uyarı

TOBB Adana Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Esra Özden, patron olma hayali kuran gençlerin artmasının sevindirici olduğunu ancak sadece heyecanla girilen işlerin hüsranla bittiğini söyledi.

toob_esraTOBB Adana Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Esra Özden, kendi işini kurma hayali kuran genç sayısındaki artışın sevindirici olduğunu ancak, bilgi edinmeden ve tecrübe kazanılmadan gerçekleştirilen girişimlerin hüsranla sonuçlandığını söyledi. Adana Kadın Girişimciler Derneği’nin ‘Girişimcilik Akademisi’ne katılan kursiyerlerle deneyimlerini paylaşan Özden, Türkiye’de işletmelerin yüzde 80’inin 5’inci yılına, yüzde 90’ının da 10’uncu yılına ulaşamadan kapandığını kaydetti.

SEKTÖRÜ İYİ TAHLİL EDİN

Bu rakamların gelişen Türkiye’nin en önemli kaynak kaybı olduğunu belirten Özden, “Girişimci olmak istiyorsanız önce işinizle ilgili tüm bilgileri donanın. Bir işletmede mutlaka tecrübe kazanın. Yer almak istediğiniz sektörün Türkiye ve dünyadaki durumunu iyi tahlil edin. Yeniliklere açık olun ve bir gözünüz sektörünüzle ilgili üniversiteden ilgili bölümde olsun. Bunları yapmadan yola çıkarsanız girişimci değil sadece girişken olursunuz. Başarı girişkenlikle değil, bilinçli girişimcilikle yakalanır” dedi.

MUTLAKA DANIŞIN

Kendisinin İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü’nü bitirip 7 yıl farklı işletmelerde farklı pozisyonlarda görev aldıktan sonra kendi işini kurma girişiminde bulunduğunu anlatan Özden, kursiyerlere önerilerde bulundu.  “En iyi bildiğinize inandığınız konularda bile danışın” önerisinde bulunan TOBB Adana KGK Başkanı Esra Özden, “Bilgi birikimi ve tecrübe edindikten sonra koyulduğunuz işte mutlaka bir avukat ve mali müşavire danışarak adım atın. Sadece uzmanlara değil, yanınızda çalıştırdıklarınıza da danışın. Bundan kaybetmez, çok kazanırsınız” diye konuştu.

GİRİŞİMCİYE İHTİYAÇ VAR

Gelişen Adana’da daha fazla girişimciye ihtiyaç duyulacağını anlatan Özden, Adana KAGİD’in Kalkınma Bakanlığı SODES projesiyle gerçekleştirdiği Girişimcilik Akademisi’nin önemine dikkat çekti. Adana KAGİD Başkanı Şebnem Akalın da projeleri kapsamında  yaşları 18 ila 40 arasında başta kadınlar olmak üzere girişimci adaylarına işlerine yarayacak her alanda eğitim verildiğini hatırlatarak, “Başarımızı bu kursiyerlerimizin her biri patron olduğunda kutlayacağız. Bu yöndeki çalışmalarımızı kesintisiz sürdüreceğiz” dedi.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°