GÜÇLÜ, ZENGİN AMA YALNIZ BAŞKAN!
SPOR 17.09.2022 23:55:48 0

GÜÇLÜ, ZENGİN AMA YALNIZ BAŞKAN!

GÜÇLÜ, ZENGİN AMA YALNIZ BAŞKAN!

Adana Demirspor Kulübü’nün başkanları geçmişten bu yana hep yalnız bırakılmıştır…
Başkanlar tabiri caizse sırf Adana Demirspor ayakta kalsın diye “Dilenci” gibi kapı kapı dolaşıp destek istemişlerdir. Kimileri destek vermiş, kimileri kapıları kapatmış, kimileri de oralı bile olmamıştır…
Yani Adana Demirspor hep Adana gibi “Sahipsiz” kalmıştır…
Dün Adana Demirspor Başkanı Murat Sancak kahvaltıda gazetecilerle buluştu, sohbet etti, dert yandı…
Dert yandı diyorum, çünkü Murat Sancak da tıpkı diğer başkanlar gibi Adana Demirspor’a hak ettiği desteğin verilmediğini söylüyor…
Başkan bazı locaların satılmadığını söylerken, bu yıl 7 bin 300 adet formanın satışının yapıldığını ifade ediyor…
Bir forma 300 TL… Belki asgari ücretle çalışan insana pahalı gelebilir. Ancak, bu formaları Adana’nın zengin iş insanları alıp işyerlerindeki çalışanlarına dağıtabilir…
Mesela belediyeler formalardan alıp personellerine dağıtabilirler…
Mesela Adana Organize Sanayi Bölgesi’ndeki fabrikaların sahipleri formalardan alıp işçilerine hediye edebilirler…
Mesela Adana Demirspor sayesinde para kazanan Adana’daki otel sahipleri formalardan alıp hem personellerine verebilir, hem de otellerinde kalan misafirlerine hediye edebilirler…
Örnekleri çoğaltabiliriz… Biz yıllarca Adana Demirspor’a destek verilmesi konusunda defalarca yazılar yazdık.. Evet Murat Sancak şimdiye kadar Adana Demirspor’a 1 milyar liranın üzerinde para harcamış. Sancak, tüm bunları yaparken Adana Demirspor’un ismini yurt dışında duyurmuş..
Yukarıda Adana Demirspor’a destek olunması bağlamında sadece formalardan bahsettin.
Murat Sancak’ı dinlerken kendisinin zengin, güçlü bilmekle beraber “Yalnız bir başkan” olduğunu da görmüş olduk…
Adana Demirspor Adana’nın bir değeridir. O zaman Başkan Murat Sancak’a “Yalnız bir başkan” olmadığını hissettirmeliyiz…
Nasıl diye soracak olursanız, tabi ki destek olarak bunu sağlayabiliriz…

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°