GÜRER: ARPADA 495 BİN TON İTHALAT İÇİN İHALE AÇILIYOR
Manşet Haber 4.10.2022 11:21:52 0

GÜRER: ARPADA 495 BİN TON İTHALAT İÇİN İHALE AÇILIYOR

GÜRER: ARPADA 495 BİN TON İTHALAT İÇİN İHALE AÇILIYOR

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Bakan Kirişçi ve Bakan Nebati’nin hububat üretiminde çizdiği pembe tabloya rağmen Türkiye’nin gelecek ay 495 bin ton arpa ithalatı yapacak olmasının düşündürücü olduğunu söyledi.
Her iki Bakan’ın Eylül ayı içinde, birer hafta arayla “arpa üretimimiz arttı” ve “stoklarımızda yeterli miktarda arpa ve buğday var” şeklindeki açıklamalar yapmasının üzerinden henüz birkaç hafta bile geçmemişken ülkemizin arpa ithalatı için ihale açacağının ortaya çıktığını belirten CHP milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Bakanların açıklamaları doğruysa neden ithalat yapıyoruz, bu işin içinde bir iş var” dedi.
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi’nin “Stoklarımızda 6 milyon tondan fazla arpa ve buğday var, ithalata değil ihracata odaklandık” şeklindeki açıklamasının üzerinden iki hafta geçmeden Türkiye’nin önümüzdeki ay 495 bin ton yemlik arpa ithalatı yapacağı ortaya çıktı.
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Bakan Kirişçi’nin hububat stoklarında çizdiği pembe tablonun yanı sıra TÜİK’in arpa üretiminde geçen yıla göre yüzde 47,8 artışla 8,5 milyon tona ulaşılacağı öngörüsünde bulunduğunu belirterek “Bakan Kirişçi, TÜİK verileri ve TMO’nun açıkladığı rakamlar doğruysa ülkemizde arpa açığı yok; kendi kendimize yetiyor ve arpa açığımız da yoksa bu ithalat nereden çıktı? Hasat bitmiş, üretici 2023 yılı için ekim hazırlığında, arpada ithalat neyin nesi?” diye sordu.
ARPA İTHAL EDİYORUZ
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Türkiye’nin 11 Ekim 2022 tarihinde, 495 ton yemlik arpa ithalatı ihalesi yapacağının duyurulduğunu aktardı.
Gürer, “Resmi verilere göre ülkemiz 21 Ekim 2022 ve 15 Kasım 2022 tarihleri arasında 245 ton, 25 Kasım 2022 ve 20 Aralık 2022 tarihleri arasında da 250 ton olmak üzere bu yıl içinde 495 ton yemlik arpa ithalatı yapılacak. Bu ithalatların ihalesi ise 11 Ekim’de gerçekleştirilecek” açıklamasında bulundu. Gürer, “Bakanlık verilerine bakıldığında, geçmiş yıllarda ülkelere göre arpa ithalatının en fazla yapıldığı ülkelerin Ukrayna, Rusya, Suriye ve Letonya gibi ülkeler olduğu görülmektedir” dedi.
NEDEN İTHALAT YAPIYORUZ?
TÜİK’in Mayıs ayı bitkisel üretim tahminine göre ülkemizde arpa üretiminin yüzde 47,8 artarak 8,5 milyon ton olacağının açıklandığını belirten CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Ayrıca Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi geçtiğimiz haftalarda yaptığı açıklamada, ‘Biz ithalata değil ihracata odaklandık. Bugün itibariyle 6 milyon 200 bin ton buğday ve arpa stokumuz var’ şeklinde açıklama yaptı. Daha bir hafta önce Hazine ve Maliye Bakanı Nurettin Nebati ise bu sezon buğday ve arpada TMO’nun alım fiyatlarının yukarı doğru revize edilerek buğdayda yıllık yüzde 187, arpada ise yüzde 226 artış sağlandığını açıklamıştı” hatırlatmasında bulundu.
BAKANLARIN AÇIKLAMALARI DOĞRU MU?
Hem Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi’nin hem Hazine ve Maliye Bakanı Nurettin Nebati’nin hem de TÜİK’in verilerini aktaran TMO’ nun yaptığı açıklamaların, ardından ülkemizde arpa konusunda ithalata gidilmesiyle birlikte verilerin doğruluğuna dair şüphelerin arttığına dikkat çeken CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Tüm bu açıklamalara rağmen ve açıklamaların üzerinden henüz 1-2 hafta geçmeden bir de bakıyorsunuz ki ülkemiz arpa ithalatına hazırlanıyor ve önümüzdeki hafta bu ithalatla ilgili ihale açılacak. Şimdi Tarım ve Orman Bakanı Kirişçi’ye mi, Hazine ve Maliye Bakanı Nurettin Nebati’ye mi, TÜİK’e mi, TMO’ya mı yoksa net bir gerçeklik olan arpa ithalatı yapacak olmamıza mı inanalım? Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu! İktidarın mumu yatsıya kadar yandı. Üretici yeni dönem için ekim yapmaya hazırlanıyor. Gübre fiyatları ve mazot için ciddi bir destek beklerken ithalat haberi ile kafası karışıyor. Yeterli üretim varsa ithalat nerden çıktı” ifadelerini kullandı.
Haziran ayının başında TMO tarafından 5 bin 500 lira olarak açıklanan arpa alım fiyatının aynı ayın sonunda piyasa koşulları dikkate alınarak 5 bin 700 liraya çıkarıldığını, ürününü TMO’ya satan üreticiye de ton başına 500 lira prim verildiğini hatırlatan CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Hazine ve Maliye Bakanı Nurettin Nebati ise daha geçen hafta, ‘Bu sezon buğday ve arpada TMO alım fiyatlarını yukarı yönlü revize ederek ekmeklik buğdayda yıllık yüzde 187, arpada yıllık yüzde 226 artış sağladık’ ifadelerini kullanmıştı. Stok yeterli ise TMO piyasayı neden dengelemiyor? Bugün itibariyle ticaret borsalarında arpanın ton fiyatı 6 bin 200 lira civarında işlem görmektedir. Hasat bitti ve arpa fiyatlarının artış yönünde olması stok yetersizliğini gösteriyor. Yeterli stok varsa ve ülke ihtiyacında açık yoksa fiyatlar neden artıyor? İthalat neden durmuyor? TMO piyasayı dengeleyecek yeterli stokları sağlayamadı mı? Açıklamalar gerçeği yansıtmıyor mu?” saptamasında bulundu.
SORUNLAR SAKLANIYOR MU?
CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Yeterli arpa stokumuzun olduğunu açıklayan Bakan Nebati ve Bakan Kirişçi ile birlikte üretimin neredeyse yarı yarıya arttığını açıklayan TMO ve TÜİKin verilerine bakılacak olunsa ülkemiz arpa ithalatı değil ihracat yapması gerekir. Bu rakamlar doğruysa Türkiye neden arpa ithalatı yapıyor? Veriler %100 yeterli olduğunu gösteren arpada dahi ithalatı gerekli kılıyorsa nasıl kendi kendine arpada yeter durumdayız ” dedi.
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, TÜİK 2021 yılı Mayıs ayında bir önceki yıla göre arpa üretiminin %6 oranında azalarak 7,8 milyon ton olacağı öngördüğünü ancak Aralık 2021’ de TÜİK bitkisel üretim verilerine bakıldığında bir önceki yıla göre arpa üretimi %30,7 oranında azalarak yaklaşık 5,8 milyon tona gerilediğini hatırlattı. Gürer, “8 ayda Tarım ve Orman Bakanlığından aldıkları veriler ile TÜİK’in 2021 yılı tahmini arasında yalnız arpa üretiminde 2 milyon ton sapma meydana geldi. Bu yıl da TÜİK’in 1’inci Bitkisel Üretim Tahmininde, Mayıs 2022’de arpa üretiminin %47,8 oranında artarak 8,5 milyon ton olacağı açıklandı. Bu durumda Bakanlık verilerine göre ülkemizde arpa açığının da olmadığı görülüyor. Kendi kendimize yetiyorsak bu ithalat nerden çıktı? TÜİK’in Bitkisel Üretim Tahmini ekim ayında yeniden yayınlayacak. Hasat sonu bakalım üretim ne durumda olacak? Aralıkta yapılacak açıklama ile de 2022 yılı üretimi netleşecek. Bakanlığın mayıs ayı açıklamasından tüm veri değerlendirmeleri esas alındığında rakamlarda bir şişirme mi var, göreceğiz. Enflasyonu düşük açıklayarak emekli ve işçi ücretlerinin düşük belirlenmesi yol açan TÜİK, hububat üretim fiyatlarını şişirerek kendi kendimize yeterliliğimiz var algısı mı yaratıyor. Rakamlar doğru ve stok varsa piyasa neden dengelenmiyor, neden ithalata gidiliyor, kim bu ithalattan rant elde ediyor?” sorularını sordu.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°