ALTIN KOZA’DA ONUR ÖDÜLLERİ CİHAN ÜNAL VE PERRAN KUTMAN’A
Manşet Haber 18.07.2023 10:12:13 0

ALTIN KOZA’DA ONUR ÖDÜLLERİ CİHAN ÜNAL VE PERRAN KUTMAN’A

ALTIN KOZA’DA ONUR ÖDÜLLERİ CİHAN ÜNAL VE PERRAN KUTMAN’A


30. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nin bu yılki Onur Ödülleri;  Cihan Ünal ve Perran Kutman’a veriliyor. 





Bu yıl, 30’su düzenlenecek ‘’Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’’,  18- 24 Eylül tarihlerinde sinemaseverlerle buluşmaya hazırlanıyor.





Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılında 30.su düzenlenen festivalin bu yılki ‘’Onur Ödülleri’, 60 yılı aşkın süredir, sanat dünyasında derin izler bırakmış, Türk Sineması’nın ve tiyatrosunun usta isimleri Cihan Ünal ve Perran Kutman’a veriliyor.





FESTİVALİN ‘’ONUR ÖDÜLLERİ’’;





Ortaokul ve lise döneminde 'Çocuk Saati' adlı radyo programı ve çocuk tiyatrolarıyla sahneye adım atan,1962 yılında Ankara Halkevi'nde tiyatro kurslarına katılarak burada oyunculuk yapan,Suat Taşer’in yönettiği “Öteye Doğru” adlı oyunda başrolde oynayarak 1964 yılında Ankara Devlet Konservatuarı’nı kazanan, Tiyatro Bölümü yüksek kısmından mezun olduktan sonra ve aynı yıl Ankara Devlet Tiyatrosu'nda oyuncu olarak göreve başlayan, sinema kariyerine ise ilk kez 1971 yılında 'Damdaki Kemancı' filmiyle başlayan, Ankara Devlet Konservatuarı oyunculuk bölümünde, Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Tiyatro Bölümünde, 1999 yılında Yeditepe Üniversitesi'nde oyunculuk ve diksiyon derslerine girdikten sonra 2000 yılında Hacettepe Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’nda eğitim vererek 2001'de aynı okulda Tiyatro Ana sanat Dalı Başkanı olan öğretim görevlisi olarak diksiyon, mimik, rol ve sahne derslerine giren, 1982 yılında Londra’ya giderek burada eğitim görmesinin yanı sıra misafir hocalık yapan, 1992 British Council ve Royal Shakespeare Company’nin davetlisi olarak burada ses ve nefes seminerlerine katılan, halen Tiyatro İstanbul bünyesinde oyunculuk çalışmaları ve Hacettepe Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Tiyatro Ana sanat Dalı Başkanlığı ile Öğretim Görevliliğini devam eden, Başkent İletişim Bilimleri Akademisi'nde, Diksiyon, Spikerlik ve Sunuculuk, Seslendirme ve Oyunculuk eğitimleri veren usta isim CİHAN ÜNAL,





İstanbul Belediyesi Konservatuvarı Tiyatro Bölümü'nden mezun olduktan sonra 1967'de Ulvi Uraz Tiyatrosu`nda sahneye çıkan, İlk sinema deneyimini; 1972'de, yönetmenliğini Nejat Saydam'ın yaptığı ‘’Şehvet’’ Kurbanı adlı filmle yapan, Türk Sineması’’nın klasikleri içinde sayılan ‘’Köyden İndim Şehire, Salak Milyoner’’, ‘’Ne Olacak Şimdi?’’, ‘’Hababam Sınıfı’’, ‘’Mavi Boncuk’’, ‘’Bülbül Ailesi’’, ‘’Evlidir Ne Yapsa Yeridir’’, ‘’Petrol Kralları’’ gibi unutulmaz filmlerde canlandırdığı rollerin ardından,  Müjdat Gezen ile beraber çeşitli oyunlar ve parodiler yapan, Türk Sineması’nın kült filmleri serilerinden biri olan ‘’Gırgıriye’'deki ‘’Sabahat tiplemesi’’ ile unutulmazlar arasına giren, 1969'da Nisa Serezli, 1973'te Sezer Sezin, 1980'de Miyatro adlı tiyatro topluluklarında çalışan,  1986 yılında izleyiciyle buluşan ‘’Perihan Abla’’ dizisiyle gönüllere kazınan, ‘’Şehnaz Tango’’, ‘’Üzgünüm Leyla’’, ‘’Hayat Bilgisi’’ gibi çok izlenmiş dizilere imza atan PERRAN KUTMAN’a takdim edilecek.





Adana Büyükşehir Belediyesi Başkanı Zeydan Karalar’ın başkanlığında düzenlenen, Festivalin Yürütme Kurulu Başkanlığını Menderes Samancılar’ın üstlendiği festivalin Yürütme Kurulu Üyeleri ise İsmail Timuçin, Nebil Özgentürk, Hüseyin Orhan ve Gökhan Mutlay’dan oluşuyor. Festival Danışmanlığını Alin Taşçıyan, Esin Küçüktepepınar ve Akın Kılıç’ın üstlendiği festivalin, Dünya Sineması Koordinatörlüğü görevini ise İzlem Oktay yürütüyor.





Festivalin yarışma bölümlerine katılmak isteyen sinemacılar için son başvuru tarihi 7 Ağustos 2023 olan yarışma yönetmelik ve başvuru formlarına  https://altinkozaff.org.tr/  linkinden ulaşılabilecek.





BAYRAKTAR: MAZOTTA ÖTV VE KDV KALDIRILMALIDIR





Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, mazota yapılan zam ve hasadı başlayan ayçiçeği konusunda görüntülü basın açıklaması yaptı.





Tarımsal üretim faaliyetinin kışlık ve yazlık ürünlerde yoğun bir şekilde devam ettiği bugünlerde, mazota yapılan zammın üreticilerimizi olumsuz etkilediğini vurgulayan Bayraktar, açıklamasını şöyle sürdürdü;





“Mazot ve gübre fiyatlarının makul bir seviyede gittiği bir dönemde ÖTV artırılarak mazota yapılan fahiş zamla birlikte üreticilerimiz hayal kırıklığına uğradı.





Diğer yandan buğday, arpa ve mercimek gibi önemli ölçüde mazot kullanılan kışlık ürünlerde ekim ayları yaklaşıyor. Üreticilerimiz bu dönemde kazandığıyla borçlarını ödeme ve sonraki sezonun girdilerini temin etme yolunda ciddi sıkıntıya girecektir.





Üreticilerimizin mağdur olmaması ve üretime yönelebilmesi için 2023 yılı mazot desteklerinin artırılması, geçen yıl olduğu gibi ödemelerin erkene çekilmesi için çalışma yapılmalıdır. Fakat geçen yıl yapılan ve çok sağlıklı olmayan ayni ödemeden vazgeçilip, bu yıl mazot destekleri üreticilerimizin hesabına doğrudan aktarılmalıdır.”





“MAZOT VERGİSİ TARIMA VERİLEN DESTEK MİKTARININ YÜZDE 70’İ”





“Mazot fiyatları 16 Temmuz 2023’te bir önceki ayın aynı gününe göre yüzde 46 artışla 22,55 liradan 32,80 liraya yükselirken, 16 Temmuz 2022’ye göre ise yüzde 29 artarak 25,48 liradan 32,80 liraya yükseldi. Bu fiyatlarla mazot fiyatının yüzde 22’si ÖTV’den oluşuyor. Mazotta uygulanan KDV’yi de ilave ettiğimizde mazot fiyatının yüzde 38,5’i vergiden oluşuyor.





2022 yılı verilerine göre Türkiye’de tüketilen 24,5 milyar litre mazotun yaklaşık yüzde 12’sine denk gelen 3 milyar litre tarımda kullanılıyor. Bugünkü satış fiyatlarıyla üreticinin mazota ödediği toplam miktar 99 milyar liradır. Bu durumda üreticiden alınan mazot vergisi yaklaşık 38 milyar liraya denk geliyor.





Devletin 2023 yılında yaklaşık olarak verdiği destek 54 milyar liraydı. Bu durumda üreticinin ödediği mazot vergisi tarıma verilen toplam destek miktarının yüzde 70’ine denk geliyor.”





Tarımda mazot kullanımı





“Teknolojinin ilerlemesi ve makineleşmenin artmasıyla birlikte tarımsal üretimin her aşamasında mazot kullanılıyor. Tarım için mazot bir üretim aracıdır, tüketim maddesi değildir. Bu nedenle özel tüketim olarak düşünülmemeli ve vergi de konulmamalıdır.





Tarımsal üretim diğer sektörlere de hammadde sağlayarak katma değer yaratılmasına ve hizmet üretimine katkıda bulunuyor. Toplam üretim maliyeti içerisinde işgücü maliyeti ve arazi kirasından sonra mazot maliyeti önemli bir kalemdir. Mazot maliyeti ürünler itibarıyla farklılık göstermekle birlikte yüzde 10 ila 20 arasında değişmektedir.”





“Mazotta ÖTV ve KDV kaldırılmalıdır”





“Tarımda kullanılan mazotun fiyatının artması tarımsal ürün arzına vurulan en büyük darbelerden birisidir. Devamlı artan talebin karşılanamaması, enflasyon gıda sepetinin yüzde 25’ini oluşturan gıda fiyatlarında artışı getirecek, enflasyon yükselecektir.





Geliri zaten düşük olan üreticilerimiz mazot fiyatlarına yetişemeyecek, üretim sekteye uğrayacak, artan gıda fiyatlarından tüketicilerimiz de olumsuz etkilenecektir. Tarımsal üretimin sürdürülebilmesi ve sorunun kökten çözümü için mazottaki ÖTV ve KDV toptan kaldırılmalıdır.”





Ayçiçeği üreticilerinin fiyat beklentisi





Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, ülkemiz ekonomisi açısından oldukça önemli bir yere sahip olan ayçiçeği konusunda da konuştu. “Hasadın başladığı bugünlerde üreticilerimiz ayçiçeği fiyatının biran önce açıklanmasını bekliyor” diyen Bayraktar açıklamasına şöyle devam etti;





“Alıcı kurumlar ayçiçeği alım fiyatını; artan girdi maliyetleri, enflasyon oranı ve üretici kâr marjını dikkate alarak açıklamalıdır. Ayçiçeğine bu yıl verilecek fiyat, önümüzdeki sezonun ayçiçeği üretimini de etkileyecektir. Geçen sene fiyatın geç açıklanması ve alımlarda yaşanan sorunların yanı sıra açıklanan fiyat da üreticiyi memnun etmedi.





Geçen sene Trakyabirlik ve Konya Şeker ayçiçeği avans fiyatını ton başına 12 bin lira, Karadenizbirlik 10 bin 500 lira, Çukobirlik 11 bin 250 lira olarak açıklamıştı. Edirne Ticaret Borsası fiyat arşivine göre 2021’de ayçiçeği fiyatı kilo başına 10,6 liraya kadar çıkmasına karşın 2022’de 8 liraya kadar düştü.





 Ayçiçeği üretiminde yaşanan sorunlardan dolayı buğday üretimine kayma olmuştur. Toprak Mahsulleri Ofisinin saha araştırması ve Ziraat Odalarımızdan aldığımız verilere göre, 2023 yılında buğday ve arpa üretiminde artış, ayçiçeği, pamuk ve haşhaşta azalış olduğu görülüyor.





Ayçiçeği stratejik öneme sahip ürünlerden biridir. Ayçiçeği üretimimizin ülke ihtiyacını karşılamada yetersiz kalması nedeniyle, söz konusu üretim açığı ithalat yoluyla karşılanıyor. Ülkemiz ayçiçeğinde başlıca ithalatçı ülkeler arasında yer alıyor. Tüketimdeki artış nedeniyle ithalata bağımlılık ise devam ediyor. İthalata ödenen milyarlarca liranın üreticilerimize aktarılmasıyla üretimimizi artırabilir, kendimize yeter hale gelebiliriz. İthalatımız geçmiş yıllarda çoğunlukla ayçiçeği yağı şeklinde yapılmaktayken son yıllarda ayçiçeği ithalatı daha fazla yapılıyor.”





“Ayçiçeği üretimi artıyor”





“Ülkemizde üretilen yağlı tohumlu bitkiler içerisinde ayçiçeği ilk sırada yer alırken toplam yağlı tohum içerisinde aldığı üretim alanındaki payı yüzde 84,8, üretim miktarındaki payı yüzde 53,7’dir.





Ayçiçeği üretimi yıllar itibarıyla artıyor. Son 5 yılda ayçiçeği üretimi yüzde 29,8 oranında arttı. 2017 yılında 1,9 milyon ton olan üretimimiz 2022 yılında 2,5 milyon ton oldu. Kişi başı tüketimde yıllar itibarıyla artış görüldü. 2021 yılında kişi başı tüketim son 20 yılın en yüksek seviyesine ulaşarak 46,4 kg oldu.





2021-2022 sezonunda Türkiye’nin ayçiçeğinde yeterlilik oranı yüzde 59,6’dır. Yani ihracat da dâhil, ihtiyacımız olan ayçiçeğinin yüzde 40,4’ünü ithalatla karşılıyoruz.  Ayçiçeği tohumu, yağı ve küspesi için toplam ödediğimiz döviz 2022 yılında 2 milyar 350 milyon dolar oldu. 2022 yılında ayçiçeği tohumu, yağı ve küspesi dış ticaretinde 1 milyar 10 milyon dolar açık verdik.





“Ayçiçeği üretimi desteklenmelidir”





“Ayçiçeği ekim alanlarının artmasındaki önemli etkenlerden biri de fiyat politikasıdır. Fiyatlar üreticilerimizin yeterli gelir elde edeceği seviyelerde tutulmalıdır.





Ayçiçeği, Toprak Mahsulleri Ofisi vasıtasıyla devlet müdahale alımı kapsamına alınmalıdır. Ayçiçeğine verilen prim, gübre ve mazot destekleri de üreticilerimiz açısından büyük önem taşıyor. Desteklerin en az girdi enflasyonu oranında artırılması gerekiyor. Üreticimizin mağdur olmaması için gümrük vergisinin hasat döneminde artırılması gerekiyor.





İthalata harcanan milyarlarca lira, akılcı politikalara dayanan, dişe dokunur desteklerle ayçiçeği üreticilerimize aktarılırsa kısa vadede kendimize yeter hâle geleceğiz. Üreticilerimizin alın terinin karşılığını aldığı bir sezon olması en büyük temennimizdir.”



Yükleniyor

Yükleniyor

Yükleniyor

YAZARLAR

32° / 18.5°