BU HASTALIKLAR KARDA KIŞTA BİLE TERLETİYOR
Manşet Haber 15.01.2019 14:25:02 0

BU HASTALIKLAR KARDA KIŞTA BİLE TERLETİYOR

BU HASTALIKLAR KARDA KIŞTA BİLE TERLETİYOR






AŞIRI
TERLEMENİN 7 ÖNEMLİ NEDENİ





Terleme
vücutta ısı dengesinin sağlanması için gerekli olan doğal bir fonksiyon.
Hareket ettiğimizde veya dış ortamdaki sıcaklık arttığında vücudun normal
ısısının korunabilmesi için ter bezleri beyindeki bir merkez tarafından
uyarılıyor, bunun sonucunda da terleme gelişiyor. Acıbadem International
Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Bilge
Ceydilek bunların yanı sıra iç ya da dış kaynaklı stres oluştuğunda
veya heyecan hissedilen durumlarda vücutta terleme miktarının artmasının olağan
kabul edildiğini belirterek, “Ancak vücut istirahat halindeyken, hava sıcak
değilken, beden için hiçbir stres faktörü yokken veya heyecan oluşturan bir
olay olmamışken terleme oluşuyorsa, bu tablo hiperhidrozis, bir başka deyişle
aşırı terleme olarak adlandırılıyor. Aşırı terlemenin altında bir hastalık
yatabileceği için mutlaka bir hekime başvurmak gerekiyor” uyarısında bulunuyor. Peki
hangi hastalıklar vücudu aşırı terletiyor? Acıbadem International
Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Bilge
Ceydilek karda kışta bile terleten 7 hormonal bozukluk ve
metabolizma hastalığını anlattı, önemli uyarılarda bulundu.





Hipertiroidi:
Hipertiroidi, tiroit bezinin fazla tiroit hormonu üretimi ile oluşan
bir hastalık. Bu durum halk arasında ‘zehirli guatr’ olarak da adlandırılıyor.
Tiroit hormonu, en kaba tabiriyle vücuttaki tüm organların çalışma hızını
belirliyor, dolayısıyla gereğinden fazla üretildiğinde sanki ağır bir egzersiz
yapılıyormuş gibi vücuttaki tüm olaylar hızlanıyor. İstirahat halinde bile
aşırı terlemek, yorgun hissetmek, çarpıntı, kaygılı ruh hali, uykusuzluk,
ellerde titreme bu hastalığın temel belirtileri. İshal de hastalığa eşlik
edebiliyor. Hastaların yaşam tarzlarında bir değişiklik yapmamalarına rağmen
ciddi kilo kayıpları oluyor.





Diyabet:
Bugün dünyada 425 milyon kişi diyabet hastası, yaşayan her 11 kişiden birinin
diyabet hastası olduğu belirtiliyor. Diyabet hastalığında görülen uzun süreli
ve kontrolsüz yüksek kan şekeri vücuttaki çoğu organ ile sistemde iflasa kadar
giden bozukluklara neden oluyor. Sinir sisteminin bir parçası olan otonom sinir
sistemi de sıklıkla yüksek kan şekerinden etkileniyor. Endokrinoloji ve
Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Bilge Ceydilek ayrıca beyinde
terlemeyi kontrol eden ve adeta bir termostat görevi gören hipotalamusta da
hasar oluştuğunu vurgulayarak, “Diyabetik kişilerde ortamda ya da vücutta
terlemeye neden olabilecek hiçbir uyarı yokken dahi terleme oluşabiliyor. Ancak
bunun tam tersi diyabetiklerde hiç terleyememe sorunu de gelişebiliyor” diyor.





Hipoglisemi
(Şeker düşüklüğü): “Kan şekeri düşüklüğü vücut için alarm veren bir durum ve
acil düzeltilmesi gerekiyor. Çünkü kan şekerinin düşük kalma süresi uzarsa ya
da düşüklük derinleşirse hayati tehlike oluşuyor” uyarısında bulunan Dr. Bilge
Ceydilek sözlerine şöyle devam ediyor: “Bu nedenle vücutta kan şekeri
düştüğünde, fark edilebilir olsun diye stres hormonlarının seviyesi artıyor ve
bu hormonların etkisiyle birçok belirti ortaya çıkıyor. Bir anda ter boşalması
oluyor, hasta kıyafet değiştirme ihtiyacı duyabiliyor. Eller titremeye
başlıyor, çarpıntı gelişiyor, cilt rengi soluklaşıyor, gözlerde kararma oluyor.
Diyabet hastaları da kullandıkları ilaçlara bağlı olarak şeker düşüklüğü
geliştiğinde gece uykudan terleme ile uyanıyorlar”









Akromegali:
Akromegali beyinde yer alan hipofiz bezinden fazla miktarda büyüme hormonu
üretilmesi sonucu oluşan bir hastalık. Artmış olan büyüme hormonunun uyarısı
nedeniyle ter bezleri aşırı aktifleşiyor, bunun sonucunda da tüm vücutta
istirahat halinde bile terleme artıyor. Terlemenin yanı sıra büyüme hormonunun
etkisiyle el ve ayaklarda büyüme nedeniyle ayakkabı numarasında artış, eski
yüzüklerin parmaklara dar gelmesi gibi sorunlar gelişebiliyor. Burun ve alında
kabalaşma oluşuyor, alt çene üst çeneye göre öne doğru yer değiştiriyor. Dilde
ve tiroit bezinde de büyüme görülebiliyor. Hastalarda yüksek tansiyon ve kan
şekeri yüksekliği başlayabiliyor. Bu tabloya baş ağrısı ve görme problemleri
eşlik edebiliyor”





Feokromasitoma:
Katekolaminler denilen hormonların fazla salgılanması nedeniyle oluşan bir
hastalık. Katekolaminler de ter bezlerini uyarıyor. Terleme genellikle ataklar
halinde görülüyor. Bu ataklarda terleme bir üçlemenin parçasıdır, diğer ikisi
çarpıntı ve baş ağrısıdır. Yine genellikle ataklar halinde veya sürekli yüksek
tansiyon gelişiyor, ataklar sırasında oldukça yüksek değerler ölçülebiliyor. Bu
ataklar 5-10 dakika sürebildiği gibi saatlerce de devam edebiliyor. Sinirlilik
ve kaygı hali oluşabilen bu hastalar sıklıkla panik atak ön tanısı ile psikiyatriye
yönlendiriliyor.





Cushing
Sendromu: Kortizol hormonunun fazlalığıyla karakterize bir hastalık.
Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı Dr.Bilge Ceydilek aşırı terlemede hem ter
bezlerinin aşırı uyarılmasının hem de bu hastalıkta sıklıkla görülen obezitenin
rol oynadığını vurgulayarak şu bilgileri veriyor: “Cushing Sendromu’nda
hastaların cildi oldukça yağlı oluyor, sık sık sivilce gelişiyor, tüm vücutta
tüylenme artışı görülüyor.Özellikle karın çevresinden çok hızlı kilo alımı
oluyor, karın cildinde pembe renkli kalın çatlaklar ortaya çıkabiliyor. Yüz
yuvarlaklaşıyor ve ödemli oluyor. Yüksek tansiyon ile kan şekeri yüksekliği
gelişebiliyor. Ensede yağ birikiyor ve kadınlarda erkek tipi saç dökülmesi
görülebiliyor.”





Obezite:
Obezite tek başına aşırı terleme nedeni. En basit nedenle artan yağ dokusuyla
birlikte vücutta ısı kaybının zorlaşması, sabit ısı dengesinin korunabilmesi
için terlemeyi uyarıyor. Bunun dışında obezite nedeniyle vücutta değişen
hormonal denge ve yağ dokusundan üretilen bazı hormonlar da ter bezlerini
uyararak terlemeyi artırıyor.


Yükleniyor

Yükleniyor

Yükleniyor

YAZARLAR

20° / 14.7°