Suriye sınırımızdaki Reyhanlı’da meydana gelen Cumhuriyet tarihinin en büyük terör saldırısının yıldönümünde gizli kalmış bir ayrıntı daha ortaya çıktı.
“53 kişinin öldüğü 26’sı ağır 221 kişinin yaralandığı olaydan bir gün önce El Nusra şehri terk etti. Patlama günü ise patlamanın olacağı meydana gelen ‘beyaz ceketliler’ el sallayıp, gülerek kente veda etti. 5 dakika sonra da patlamalar başladı.”
Bu ilginç ve düşündürücü detay, Gazeteci – Yazar Akın Bodur’un kaleme aldığı “Arada Kalanlar” isimli kitabında yer alıyor. Bodur, Suriye savaşıyla ilgili yayımlanan ilk belgesel kitapta saldırı öncesinde Reyhanlı’da yaşananları şöyle anlatıyor:
“Reyhanlı saldırısından sonra da bir hafta süreyle kente gittim. Hem taziye ziyaretlerine katıldım hem de patlamaya dair halkla sohbet ettim... Bu görüşmelerde bir kadın, saldırılardan bir gün önce akşam saatlerinde Suriyeli bir grubun kenti konvoy halinde terk ettiğini belirtiyor ve bu grubun El Nusra olduğunu anlatıyor. Reyhanlı'yı konvoy halinde terk edenlerin El Nusra olduğu halkın birçok kesiminde de yangın bir kanı.
Aynı kişi konuşmasını şöyle sürdürüyor: 'Patlamadan 5 dakika önce de birkaç araçlık konvoy kente gelip tur attı. İkinci patlamanın olduğu meydana yakın bir yerde durdu ve arabanın içinden çıkan beyaz ceketli biri, telefonla konuşurken dakikalarca kahkaha atarak güldü, el salladı, öpücük attı ve gitti... El sallayan kişi sanki vedalaştı ve 'Biz gidiyoruz' demek istedi... Ve o gittikten birkaç dakika sonra patlamalar oldu.'
El sallayan kişinin kullandığı aracın plakasını hatırlanmıyor ama bazılarına göre Romanya plakalı bir taşıt. Romanya’dan getirilen ve Cilvegözü Gümrük Kapısı’ndan Suriye’ye geçirilen, çok sayıdaki pikabın, Suriye yönetimiyle savaşan muhaliflerden El Nusra Cephesi tarafından kullanıldığı savunuluyor.”
72 MOBESE GÖRÜNTÜSÜ HALA SIR
Gazeteci – Yazar Akın Bodur Öteki Adam Yayınları'ndan çıkan kitabında, Reyhanlı’da bulunan MOBESE kameralarına da dikkat çekiyor. Olay yerindeki kameraların bozuk ya da olayı çekmediği iddia edilirken kentteki 72 kameranın görüntüsü hala sır.
Bodur’un Hatay-Suriye hattındaki tanıklıklarından yola çıkarak kaleme aldığı “Arada Kalanlar” isimli kitabında savaşın bilinmeyenleri ve Hatay Cephesi’yle ilgili birçok konuya ilk kez değiniliyor.
