ÖĞRETMENİM;
Manşet Haber 24.11.2019 12:26:18 0

ÖĞRETMENİM;

ÖĞRETMENİM;

(Daha önce de paylaşmıştım. Değişen bir şey yok. Yeniden paylaşıyorum.)
Sen, Mikel Anj’ın, “Eğer Allah gökten yere inip bir meslek seçecek olsaydı mutlaka öğretmenliği seçerdi. Çünkü öğretmenlik her şeyden önce bir tanrı mesleğidir, “ diyerek kutsallaştığı bir mesleğin sahibi; asrın dehası Atatürk’ün, “Yeni nesil sizin eseriniz olacaktır,” diyerek bir ulusun bekasını emanet ettiği toplum mühendislerisiniz.

AMA… BUGÜN GERÇEK ÖYLE Mİ?

• Seni cahil bıraktılar, cahil nesiller yetiştiresin diye. Çünkü rektörün ülkenin geleceğini hiç okumamış cahillerin ferasetinde buluyor.
• Mezun oldun, öğretmen olduğunu sandın ama önünde KPSS sınavları, torpil engelleri çıktı.
• “Ne kadar düşüncesizce üniversite açılmış, her mezuna iş bulamayız,” diyen bir başbakanın var.
• Açlığa mahkum edildin. Maaşının yetersizliğinden bahsettiğin an, “Bu para bile çok. Ne iş yapıyorsun ki, sabah okula gidiyorsun akşam geliyorsun,” dedi bakanın.
• Ve korktun sorgusuz, sualsiz, yargısız, savunmasız, idari ve sosyal tasarruf adına 40. 000 meslektaşın bir gecede işinden, ekmeğinden edilince.
• Polis devleti kuruyordu senin hükumetin. Dokuz yıl içinde, öğretmen artışı % 24,7, polis artış oranı yüzde 88,5 olunca, “Aç kalmaktansa, polis olayım,” diyen arkadaşın, eğitimini almadığı bir mesleği icra ederken şehit olduğunda, ona mı üzüleceksin, hayatta kaldığına mı sevineceksin bilemedin.
• Tablet verdiler eline ve seni bir tabletin içine hapsederek, yaratıcılığını yok ettiler. Üstelik bunun adına Fatih Projesi diyerek, bir tabletle dünyayı fethedeceğini düşündürdüler sana.
• Öğrencilerini de o tablete sıkıştırdılar ki, hayal kurup aykırı sorular sormasınlar.
• Adına akıllı tahta dediler. Sen de akıllı sandın o dünyanın en ahmak tahtasını. Sonra anladın ki sen içine ne koyarsan, içinden o çıkıyor.
• Liyakatsiz bir adamı başına yönetici yaptılar. Halbuki o mubassır bile olamadı, iktidar yalakalığından vakit bulup da.
• Sen bile hatırlamıyorsun kaç yılda kaç bakan kaç sınav sistemi değiştiğini. Her gelen devrim yaptığını söyledi. Bir sonraki, esas devrimi ben yapıyorum diyerek, bir öncekini alabora etti. Hiç düşündün mü öğretmenim, bu bakanların kökeni neydi, acaba eğitimin ne olduğunu bilen var mıydı içlerinde?
• Bildin mi intihalle Profesör olan bakanının, “Öğretmen olmak isteyenleri Eminönü caminin önündeki güvercinlere benzetiyorum,” diyerek sorumlusu olduğu öğretmenlik mesleğini niçin itibarsızlaştırdığını, çalışma arkadaşlarını niçin aşağıladığını?
• Sabah kalktın, okuluna gittin. Sonra da yanlış yere mi geldim acaba diye şaşkın şaşkın baktın etrafına. Akşam bıraktığın okulun sabah İmam Hatip olmuştu. Müzisyen, ressam bilim adamı, doktor, avukat, sporcu yetiştirmeyi hayal ederken molla yetiştirmeye mahkum edilmiştin.
• Kız babasısın ve sana, “Kızını eğitimden kopar ve çocuk gelin yap,” diyorlar. Üstelik kızın daha gelinlikler içindeyken, damada, “En az üç çocuk istiyorum, bas gaza,” diyen yoz devlet adamların var. Müstahak oldukları gibi cevap verememek içini acıtıyor.
• Bir müfredat koydular önüne, “Bunu okutacaksın, dediler. Baktın içi dünyadan, yaşamdan, bilimden, gerçeklerden uzak, hurafeler ve yalanlarla dolu. Şimdi hiç içine sindiremediğin halde onları okutuyormuş gibi yapıyorsun. Ne zordur insanın inanmadığını savunması.
• Tam kabullenmeye başlamıştın laik bir dünyada okullarda din eğitimi verilmesini ama yine kafan karıştı tek bir dinin, tek bir mezhebinin öğretilmesi eğitimin temel meselesi haline getirilip, dayatılınca.
• Yakana Atatürk rozeti takamıyorsun, acaba yarın ücra bir yere tayinin çıkar mı diye.
• Yaz tatilinde, bir piknikte iki duble rakı içtin diye, soruşturmaya uğruyor, ahlaksızlık ve dinsizlikle suçlanıyorsun.
• Daha önce başka bir okulda çalıştığın için, içine korkular düşüyor, “Yoksa ben bugüne kadar tinerci mi yetiştirdim,” diye.
• Mesleğinin hep insan mühendisliği olduğunu düşündüğün için, niçin dindar ve kindar gençlik yetiştirmen gerektiğini bir türlü kavrayamıyorsun.
• “Yurtta sulh, cihanda sulh,” diyen bir Atanın çocuğu olarak, barış ve mutluluk yaracak bir neslin mimarı olmak varken, yetiştirdiğin neslin kime kin kusacağını düşündükçe uykuların kaçıyor.

MUHTEMELEN EVLADIM YAŞINDASIN ÖĞRETMENİM.
AMA YİNE DE ELLERİNDEN ÖPERİM.

• NE OLUR, KORKMA,
• NE OLUR, DOĞRU BİLDİĞİN YOLDAN DÖNME,
• NE OLUR, AKLIN VE BİLİMİN YOL GÖSTERİCİLİĞİNDEN AYRILMA.

HİÇ BİR GÜCE İHTİYACIN YOK.

• “MUHTAÇ OLDUĞUN KUDRET DAMARLARINDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR.”

Yükleniyor

Yükleniyor

Yükleniyor

YAZARLAR

28.5° / 16.4°