TZOB MART AYINDA ÜRETİCİ VE MARKET FİYATLARINDAKİ DEĞİŞİMİ AÇIKLADI
EKONOMİ 29.03.2024 08:56:00 0

TZOB MART AYINDA ÜRETİCİ VE MARKET FİYATLARINDAKİ DEĞİŞİMİ AÇIKLADI

“Limondaki fiyat farkını yüzde 255,2 ile kuru incir, yüzde 245,9 ile patlıcan, yüzde 232,4 ile yeşil soğan, yüzde 184,3 ile maydanoz takip etti.

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Mart ayı üretici ile market arasındaki fiyat değişimlerini, 5 ürünün market ve pazarlardaki fiyat değişimini, aylık ve yıllık girdi fiyatlarındaki değişimlerini yaptığı görüntülü basın açıklamasıyla değerlendirdi. 

TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Mart ayında üretici ve market arasındaki fiyat farkının en fazla yüzde 378 ile limonda görüldüğünü söyledi. Bayraktar, açıklamasını şöyle sürdürdü;

“Limondaki fiyat farkını yüzde 255,2 ile kuru incir, yüzde 245,9 ile patlıcan, yüzde 232,4 ile yeşil soğan, yüzde 184,3 ile maydanoz takip etti.

Limon 4,8 kat, kuru incir 3,6 kat, patlıcan 3,5 kat, yeşil soğan 3,3 kat, maydanoz 2,8 kat fazlaya satıldı. Üreticide 3 lira 50 kuruş olan limon markette 16 lira 73 kuruşa, 115 lira olan kuru incir 408 lira 48 kuruşa, 15 lira 88 kuruş olan patlıcan 54 lira 93 kuruşa, 10 lira 17 kuruş olan yeşil soğan 33 lira 81 kuruşa, 4 lira 33 kuruş olan maydanoz 12 lira 31 kuruşa satıldı.

Mart ayında fiyatı en fazla artan ürün markette beyaz lahana, üreticide havuç olurken, fiyatı en fazla düşen ürün markette kabak, üreticide yeşil soğan oldu.”

Market fiyatları

“Mart ayında markette 39 ürünün 15’inde fiyat artışı, 23’ünde fiyat azalışı görülürken 1 üründe ise fiyat değişimi olmadı. 

Mart ayında markette fiyatı en fazla artan ürün yüzde 61,2 ile beyaz lahana oldu. Beyaz lahanadaki fiyat artışını yüzde 45,7 ile sivri biber, yüzde 16,2 ile tavuk eti, yüzde 7,9 ile kuzu eti, yüzde 7,8 ile dana eti takip etti.

Markette fiyatı en çok azalan ürün ise yüzde 33,5 ile kabak oldu. Kabaktaki fiyat düşüşünü yüzde 22,5 ile domates, yüzde 19,3 ile kuru incir, yüzde 18,2 ile patates izledi.”

Üretici fiyatları

“Mart ayında üreticide 31 ürününün 10’unda fiyat artışı olurken, 12’sinde fiyat düşüşü görüldü. 9 üründe ise fiyat değişimi olmadı.

Üreticide en çok fiyat düşüşü yüzde 46,4 ile yeşil soğanda görüldü. Yeşil soğandaki fiyat düşüşünü yüzde 29,4 ile domates, yüzde 26,6 ile salatalık, yüzde 24,9 ile patlıcan, yüzde 23,3 ile marul, yüzde 18,7 ile patates izledi.

Üreticide en fazla fiyat artışı yüzde 55,5 ile havuçta görüldü. Havuçtaki fiyat artışını yüzde 40 ile limon, yüzde 17,6 ile kuru soğan, yüzde 17,4 ile sivri biber, yüzde 12,5 ile kabak takip etti.”

Üretici fiyat değişiminin nedenleri

“Kışlık havuçta hasat Şubat ayı itibarıyla tamamlanmış olup, arz depolardan sağlanıyor.

Piyasada ürün miktarındaki azalmanın yanı sıra Ramazan ayında talebin de artmasıyla havuç fiyatlarında artış yaşandı.

Sezon boyunca limonda üretici fiyatları düşüktü. 

Hasadı devam eden dikenli limonda piyasaya sunulan ürün arzındaki azalma, sezon boyunca oldukça düşen limon fiyatının artmasına neden oldu. 

Kuru soğanda İç Anadolu Bölgesinde hasadın bitmesi, Çukurova Bölgesinde hasadın başlamamış olması nedeniyle arzdaki düşüş fiyatları artırdı.

Sivri biber ve kabakta dönemsel arzda yaşanan azalma fiyatların yükselmesine neden oldu.

Yeşil soğan, domates, salatalık, patlıcan, marul, maydanoz, ıspanakta havaların sıcak gitmesi nedeniyle arzda yaşanan artış fiyatlarda düşüşe neden oldu.”

“Enflasyonla mücadele devam ederken gıda fiyatları üzerinden fırsatçılık yapılmamalıdır”

“Geçtiğimiz aylarda marketlerde fiyatı düşen ürünler sınırlı kalırken bu ay marketlerde 23 üründe fiyat düşüşü yaşandı. Ramazan ayı başından itibaren artan denetimler ve Birliğimizce yapılan uyarıların da etkisiyle, marketler çeşitli kampanyalarla ürün fiyatlarında indirime gitti ya da fiyatları çok fazla artırmadı.

Üreticilerimiz ekim/dikim döneminin başından itibaren doğal afet riskleri başta olmak üzere, girdi fiyatlarının belirsizliği, işçi bulma sorunu ve benzeri birçok sorunla üretim yapıyor.

Ülkemizde hemen hemen her sektörde üretilmesi planlanan ürünün fiyatı en başta belirlenirken bunun tam aksine tarım sektöründe üreten çiftçilerimiz ürünün fiyatını hasada kadar bilmiyor. Bu yıl narenciye ve şekerpancarında yaşandığı gibi çoğu zaman fazla üretim de çiftçiye dert oluyor. 

Her türlü riske rağmen üretim yapan çiftçilerimizin ürettiği üründen bazı kesimlerin fazla kâr beklentileri artık ortadan kalkmalıdır. Ülke olarak enflasyonla mücadele ederken gıda fiyatları üzerinden fırsatçılık yapılmamalıdır. Enflasyon artışının devam ettiği bu aylarda her kesim üzerine düşeni daha fazla yapmalıdır.  Son bir ayda marketlerde gerileyen fiyatlar Ramazan ayıyla sınırlı kalmamalıdır.”

5 ürünün market ve pazarlardaki fiyat değişimi

“Ülkemizde yaş sebze meyve pazarlaması, 5957 sayılı kısaca Hal Kanunuyla düzenleniyor. Kanunla perakendecilerin tüketicilere daha uygun fiyatla ürün satabilmelerine imkan tanımak adına doğrudan üreticiden ürün alma hakkı verildi.

Diğer taraftan yaş meyve sebze pazarlanmasında halen aracıların varlığı devam ediyor.

Pazarcı Ankara halinden aldığı ürünü satarken, çoğu market satacağı ürünü hiçbir aracı olmadan doğrudan üreticiden alarak halka sunuyor. Ancak, halen çoğu üründe market fiyatlarının daha yüksek olduğu görülüyor. Perakendeciler 5957 Sayılı Kanunla verilen ayrıcalığı üreticilerimizden değer fiyatında aldığı ürünü halka ucuza sunmak üzere kullanmalıdır.   

Birliğimizce Ankara’da, halkımızın temel tüketim ürünlerinde seçilen 5 ürünün, 4 farklı market ve 4 farklı pazardaki fiyatlarına yönelik çalışma yapıldı. Yapılan çalışma sonucunda işlenmeden doğrudan tüketiciye sunulan ürünlerde fiyatların fazlasıyla değişkenlik gösterdiği görüldü. 

Örneğin; 1 adet kıvırcık marulun fiyatı, A markette 39,90 lira, B markette 24,95 lira, C markette 44,95 lira, D markette 19,9 liradır. 1 adet kıvırcık marulun fiyatı, A pazarda 30 lira, B,C ve D pazarlarında 25 liradır. 

5 üründe market ve pazar fiyatlarına bakıldığında;

Kıvırcık marulda marketler arası fiyat farkı yüzde 125,8 iken, pazarlar arası fiyat farkı yüzde 20’dir.

Salkım domateste marketler arası fiyat farkı yüzde 40,6 iken, pazarlar arası fiyat farkı yüzde 25’dir.

Sivri biberde marketler arası fiyat farkı yüzde 22,9 iken, pazarlar arası fiyat farkı yüzde 25’dir.

Kemer patlıcanda marketler arası fiyat farkı yüzde 50,2 iken, pazarlar arası fiyat farkı yüzde 25’dir.

Starking elmada marketler arası fiyat farkı yüzde 54,2 iken, pazarlar arası fiyat farkı yüzde 20’dir.

Araştırmadan elde edilen veriler aynı ürünün marketler arasındaki fiyat farkının yüzde 125,8’i bulduğu, pazarlarda ise fiyat farkının bu 5 üründe en fazla yüzde 25’de kaldığı görülüyor.

Tüketicilerin market ve pazarlar arasındaki değişen fiyatları göz önünde bulundurmaları ve alışverişlerde fiyat araştırması yapmaları önemlidir. Yaşanan yüksek fiyat farklarının önüne geçmek amacıyla 5957 sayılı kısaca Hal Kanunu dediğimiz kanunda değişiklik yapılarak üreticiden doğrudan alınan ürünlerde kar marjı sınırlandırılmalıdır. Yüksek fiyat konusunda yapılan denetimlerin sayısı arttırılmalı, vatandaşlarımızda karşılaştıkları yüksek fiyatları gerekli mercilere şikayet etmelidir.”

Mart ayı ve yıllık girdi fiyatlarında yaşanan değişimler

“Ziraat Odalarımız aracılığıyla girdi piyasalarından aldığımız fiyat verilerine göre; Mart ayında, Şubat ayına göre fiyatlar, amonyum sülfat gübresi yüzde 3,9, amonyum nitrat gübresi yüzde 1 oranında arttı. 

Üre gübresi yüzde 3,4, 20.20.0 kompoze gübresi yüzde 2,5, DAP gübresi yüzde 0,1 oranında düştü. Geçen yılın Mart ayına göre son bir yılda amonyum sülfat gübresi yüzde 35,9, üre gübresi yüzde 32, DAP gübresi yüzde 28, amonyum nitrat gübresi yüzde 24,8, 20.20.0 kompoze gübresi yüzde 20,3 oranında arttı. 

Mart ayında şubat ayına göre süt yemi yüzde 1,6, besi yemi yüzde 1,2, son bir yılda süt yemi yüzde 44,8, besi yemi ise yüzde 43,7 oranında arttı.

Elektrik fiyatları son bir yılda yüzde 2,11 oranında arttı. İlaç fiyatları aylık yüzde 16, yıllık yüzde 56,6 oranında arttı. 

Mart ayında girdilerde yıllık değişimde en fazla fiyat artışı mazotta görüldü. Mazot fiyatı aylık olarak yüzde 0,1 artarken, son bir yılda yüzde 105,2 oranında arttı.”

 


YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°