Yara saran Tıp öğrencisine teşekkür borçtur

2.07.2013 10:36:36

Yara saran Tıp öğrencisine teşekkür borçtur

ali_ihsan_oktenTabip Odası Başkanı Dr. Ali İhsan Ökten,”Biz makine ile değil insan canıyla uğraşıyoruz. Yara saran tıp öğrencilerine teşekkür borçtur.” dedi.

Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Mezuniyet Töreninde yaptığı konuşmada birkaç öğrenci yakını tarafından protesto edilmeye çalışılmasına anlam veremediğini belirten Dr. Ökten, yazılı açıklamasında şöyle dedi:

Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğrencilerinin Mezuniyet Töreninde yaptığım konuşma sırasında gezi olayları ve takibinde Adana’da da yaşanan olaylar esnasında birçok yaralıyı tedavi eden ve bizlere yardımcı olan hem Adana, hem de Türkiye genelindeki tıp fakültesi öğrencilerine teşekkür borcum vardı.  Ben hekimlik yeminini ve etiğini yerine getiren hem meslektaşlarıma hem de tıp öğrencilerine teşekkür etmeden nasıl bir konuşma yapabilirdim ki, sonradan onların yüzüne nasıl bakabilirdim. Ben onlara teşekkür ederken kendi çocuklarının veya yakınlarının törenine gelen insanların törenini provakatif amaçlı olarak protesto etmelerine anlam veremedim. Benim bu görüşüme katılmayabilirler. Protesto etmek demokratik hakları da olabilir onu da saygı ile karşılarım. Ama kendi çocukları veya yakınları karşısında salonu dolduran diğer tıp öğrencileri, öğretim üyeleri ve misafirlerin dakikalarca alkışlarla protestosu ile karşılaşınca yapmaya çalıştıkları protestonun altında ezildiler. Benim cevap vermeme gerek bile kalmadı. 10 dakika sürecek olan konuşmam alkışlarla kesilerek 30 dakika sürdü. Proteste etmeye çalışanları protesto edip, dakikalarca alkışlayarak bana, odamıza, Türk Tabipleri Birliğine ve mesleki onurumuza yürekten sahip çıkanlara, daha sonradan tebrik eden, kutlayan, mail gönderen, telefon eden hocalarıma, arkadaşlarıma, meslektaşlarıma ve öğrenci yakınlarına ve misafirlere bir kez daha teşekkür ederim.”

SAĞLIĞIN SİYASETİNİ YAPIYORUZ

Protestocuların “Siyaset Yapmayın, İşinize Bakın” söylemine de yanıt veren Dr. Ökten, bu konuda da şöyle konuştu:

” Eğer karşınızda siyasi bir yapı varsa ve siz en basitinden özlük haklarınızı bile gündeme getirecekseniz, bunu istemeniz bile bir noktada siyasettir. Evet, biz belki siyaset yapıyoruz ama “Sağlığın Siyasetini”  yapıyoruz. Tabip Odaları ve TTB siyaset yapar ve yapmalıdır. Çünkü bir ülkede eğer iyi denilen sağlık politikaları sonucunda hasta sayısı 4 kat, ameliyat sayısı 4 kat artmışsa siz o ülke vatandaşlarını iyileştirmeyip hasta etmişsiniz, toplum sağlığını koruyamamışsınız demektir. Çünkü sağlık politikaları iyi olan bir toplumun İsveç’te, İsviçre’de olduğu gibi hasta ve hastalık sayıları giderek azalır. Bizim ülkemizde ise hasta ve hastalık sayılarının artmasıyla övünen bir bakanlığımız var. Eğer bir ülkede sağlıktan olan memnuniyet %35’lerden %76’lara çıkmış deniyorsa ve bu memnuniyeti biz hekimler sağlıyorsak neden bu kadar fazla şikayete ve şiddete uğruyoruz, bunun cevabının verilmesi lazımdır. Eğer biz Cumhuriyetin ilk yıllarında dahi o olumsuz koşullarda sıtma, tüberküloz, kızamık, çiçek gibi hastalıkları ortadan kaldırmışsak ve bugün bu hastalıklar yeniden artıyorsa bunların neden arttığının yanıtlarının verilmesi lazım.  Benim yaptığım konuşmada sağlık politikalarının eleştirisiydi. Çünkü Dünya Sağlık Örgütüne göre SAĞLIK; Kişinin veya toplumun sosyal, bedensel ve ruhsal olarak tam iyi olma halidir.  Bu yönüyle baktığımızda tabip odaları sadece hekimlerin özlük ve ekonomik hakları için mücadele etmez. Bireyi veya toplumu bedensel, ruhsal veya sosyal açıdan bozan her şey bizim ilgi alanımıza girer. Biz hekimler sadece kendi sorunlarımız karşısında değil, siyasetçilerin hekimlere laf söylemesi karşısında da, her türlü doğal veya toplumsal felaket karşısında da, işkence karşısında da, gezi olaylarında da, kürt sorununda da, barış sürecinde de, Suriye de ki savaş sorununda da görüşümüzü bildiririz. Çünkü Suriye de ki savaş aynı zamanda bir insanlık ve sağlık sorunudur. Hekimlere yönelik şiddet bizim olduğu gibi toplumunda bir sorunudur. Siyasetçiler tarafından mesleğimizin sürekli aşağılanması hekimlerin olduğu kadar okumuşların ve aydınlarında bir sorunudur. Yani bunlar böyle birbirinden fazla ayrıştırılacak şeyler değildir. Çünkü bizim uğraştığımız alan bir makine parçası değil insandır, candır, toplumdur”

 



1

SATRANÇ TURNUVASINA 454 SPORCU KATILDI

2

ÇUKUROVA BELEDİYESİ CUP’TA KUPALAR SAHİPLERİNİ BULDU

3

CHP’Lİ ŞEVKİN EKONOMİDEKİ DİP NOKTAYI ANLATTI

4

ADANA TABİP ODASINDA YENİ YÖNETİM

5

450 PERSONEL VE 100 ARAÇ İLE HAŞEREYLE MÜCADELE