HAİN FETÖCÜLERİN KÖKLERİ KAZINACAK
Manşet Haber 24.07.2016 15:59:58 0

HAİN FETÖCÜLERİN KÖKLERİ KAZINACAK

HAİN FETÖCÜLERİN KÖKLERİ KAZINACAK

AKP Adana İl Başkanı Fikret Yeni Milletvekilleri Fatma Güldemet Sarı, Prof. Dr. Talip Küçükcan, M. Şükrü Erdinç ve Tamer Dağlı,  il-ilçe yöneticileri, Yüreğir Belediye Başkanı Mahmut Çelikcan, ilçe belediye başkanları, gençlik ve kadın kolları ile TSK'nın içine sızan FETÖ terör örgütünün hain darbe girişimini kınadı.akp_fikret_yeni_feto_adi (2)

AKP İl binasında düzenlenen basın toplantısında konuşan İl Başkanı Fikret Yeni şöyle konuştu:

“15 Temmuz namusumuza vatanımıza göz diken hainlerin ülkemizde darbe girişimde bulunduğu bir tarihtir. Darbe girişimi aşamasında o gece yaşananlardan da gördüğümüz gibi, demokrasiye karşı silahlı bir eylem, terörist bir faaliyet gerçekleşti. Fakat bu eylem sonuca ulaşmadan Sayın Başkomutanımızın ve Sayın Başbakanımızın çağrısı ile milletimizin iradesine, namusuna sahip çıkmak adına meydanlara inmesi, hatta üniformalı katillerin milletimizin üzerine sürdüğü tankın önüne yatması ile püskürtüldü. O karanlık gecede birçok canımızı yitirdik. Birçok şehit verdik. Sivil vatandaşların üzerine, bu ülkenin ekmeğini yiyen, bu ülkenin yetiştirdiği ancak ruhunu Pensilvanya'daki terörist FETÖ'ye satmış olan asker kılıklı teröristlerin ateş etmesine şahit olduk. Ülke olarak hepimizin gözlerinden akan yaşların rengi aynı onun için; ülkemizin bekası, milletimizin geleceği için dokuz gündür aralıksız olarak milletçe meydanlardayız. Başkomutanımızın ikinci emrine kadar da meydanlarda olacağız.Meydanlarda ki kalabalıklar şunu çok net gösterdi.Milletimiz vatan savunması konu olunca, milli irade söz konusu olunca, devletimizin bekası konu olunca nasıl kenetlendiğini bütün dünya gösterdi.akp_fikret_yeni_feto_adi (1)

Darbe girişimi gecesi, siz değerli basın mensuplarımız muhteşem bir irade ortaya koydu. Televizyon, radyo ve gazete görsel ve yazılı basın üzerine düşeni fazlasıyla yaptı, ve cuntacılara geçit vermedi. Ben hasseten siz kıymetli basın mensuplarımıza bu hassasiyetiniz için şükranlarımı sunuyorum.akp_fikret_yeni_feto_adi

Şüphesiz her darbe kötüdür, milli iradeye karşı cinayettir. Ancak siyasi tarihimizde hiçbir darbe girişimi bu kadar alçakça ve kalleşçe olmamıştır. TBMM'yi sivil halkı bombalama alçaklığını hiçbir şeyle izah etmek mümkün değildir. Milletimizin üzerine bombayla, tankla, tüfekle saldıranlar asla Türk askeri olamaz. Bunlar asker elbisesi içerisindeki canilerdir, teröristlerdir. Bu teröristlere en ağır cezanın verileceğinden kimsenin şüphesi olmasın. Bu millet her şeyi affeder ama kendisine kurşun atanı, vatanını satanı asla affetmez. Şunu açıkça söyleyebilirim; eğer bugün bu ülke dimdik böyle ayaktaysa, tankların karşısında duran aziz milletin dokuz gündür meydanları hainlere bırakmayan kardeşlerimizin sayesindedir. Tankın gücü, halkın gücünü yenememiştir. Bu millet gücünü tanktan, toptan silahtan değil imanından ve vatan sevgisinden almaktadır. Bu kalleş kalkışma, şüphesiz en başta milletimizin ülkesine, geleceğine sahip çıkma iradesi ile başarısızlıkla sonuçlandırılmıştır. Bundan sonra ülkemiz üzerinde kimse bu millete rağmen operasyon yapamayacaktır.

Hükümetimiz bundan sonraki süreçte temizlik harekatını süratle yapacak, bu darbeci bozuntularına hak ettiği cezayı verecek ve Allah'ın izniyle bu cuntacıların, bu hain fetöcülerin kökleri kazınacaktır. Milletimizin kararlılığı, Başkomutanımız, Cumhurbaşkanımızın dirayeti ve hükümetimizin tutumu bunu çok açık şekilde ortaya koymaktadır. Bu cennet ülkemizi vesayetçilerden, cuntacılardan darbe heveslilerinden temizlemeye ant içtik. Son kalıntılarından da inşallah kurtuluyoruz ülke olarak. Paralel örgütünde, PKK'nın da, üniformalı teröristlerin de hepsinin kökünü kazıyacağız. Bin yıllık devlet geleneği olan, destanlar yazan bu millete üç tane çapulcu meydan okuyamaz. Milletimiz meydanlarda millete rağmen bırakın darbe yapmayı bunu artık aklınızdan bile geçirdiğinizde misli ile bu millet size bedelini ödetir. Bunu tüm dünya şükürler olsun ki gördü. Toplantımızın başında da ifade ettiğim gibi, ikinci bir emre kadar meydanları terk etmiyoruz. Milletimizin bu yaptığı bir haysiyet, bir onur, bir şeref mücadelesidir. Haysiyeti olmayan, şerefi olmayan bir hayat tarzı millet olarak bizim yaşayacağımız bir tarz değildir. Vatanımız için darbecileri mahkum ediyor, onlara meydanlardan meydan okuyoruz.

Tarih boyunca biz millet olarak istiklalsiz ve istikbalsiz yaşayamadık. Bu meydanlardaki nöbetimiz 'namus, şeref ve onur nöbetidir. Hiçbir ihanet şebekesi bizim milli irademize el koyamayacağı gibi artık buna yeltenemeyecek bile. Hiçbir alçak 79 milyonun cesedini çiğnemeden bu bayrağı indiremeyecek, bu ezanı susturamayacaktır. Milletimiz kendisinden intikam alacak günü bekleyen şeref yoksunlarına, terör örgütünün uzantılarına, Pensilvanya'daki teröriste ve onun Türkiye'deki militanlarına asla nefes aldırmayacağız. Terör örgütlerinin emri ile bu millettin üzerine bomba yağdıranlara bu ülkeyi teslim etmeyeceğiz.

Ben sözlerimi bitirirken, o kahreden gecede şehadet mertebesine ulaşan şehitlerimizi bir kez daha rahmetle yad ediyor, bu girişimi ve aktörlerini de lanetliyorum. Ayrıca darbe girişiminin ilk gününden bu yana ülkesini seven STK’ların, işadamlarının en önemlisi partili partisiz tüm vatandaşlarımızın onurlu direnişine, asil duruşuna teşekkür ediyorum.
Ben çağrımı sizler aracılığı ile bir kez daha yineliyor, Başkomutanımızın ikinci emrine kadar vatandaşlarımızı her akşam istasyon meydanına davet ediyorum.”

Ak Parti milletvekili M. Şükrü Erdinç, darbe girişimi sonrasında Adana'da 1182 kişinin açığa alındığını, 42 kişinin halen gözaltında olduğunu, 101 kişinin tutuklandığını, 34 kişinin de adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığını açıkladı.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°