“Hedeflenen kurucu Anayasayı değiştirmek”
Manşet Haber 6.05.2016 22:37:53 0

“Hedeflenen kurucu Anayasayı değiştirmek”

“Hedeflenen kurucu Anayasayı değiştirmek”

Adana(Ulus)--Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Adana Şubesi, 7 Mayıs Cumartesi günü (Bugün)”Anayasa Tuzağı” konulu panel düzenliyor. Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Adana Şube Başkanı İsa Kayadan, Çukurova Gazeteciler Cemiyeti’nde düzenlediği ve ADD Genel Merkez Yönetim Kurulu üyesi Levent Cemal Güngör, ADD Adana Şube yöneticileri ve Tüm Yerel Sen Adana Şube Başkanı Semiha Soylugan’ın da katıldığı toplantıda panelle ilgili bilgi verdi.isa_kayadan_add (2)

Kayadan, bugün Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı, en yakın ve yıkıcı tehlikenin yeni anayasa tuzağı olduğunu söyledi. Toplumun bu tuzakla bir rejim değişikliğine sürüklenmek istendiğini öne süren Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Adana Şube Başkanı İsa Kayadan şu görüşlere yer verdi;

“Kaygan siyasi zeminde tartışılan yeni anayasa konusu yandaş medya marifetiyle toplum tartışıyormuş gibi pompalanıyor. Böylelikle ciddi bir yanılsama yaratılıyor. ‘Yeni olsun sivil olsun’ gibi içi boşaltılmış kavramlar kullanarak anayasa yapılmasına ihtiyaç olduğu vurgusu keskin bir dille yapılıyor. Aslında bu çirkin tuzakla toplumumuz rejim değişikliğine sürükleniyor. Bu dayatma sadece meclis sisteminden başkanlık sistemine geçiş değildir, bunun altındaki gerçek neden cumhuriyetimizin kurucu iradesinin değiştirilmesidir.

Hedeflenen 1921-1924 kurucu anayasalarını değiştirmektir. Bununla beraber ortaçağ zihniyetinde tek adam diktatörlüğü yaratılmak ve ülke bölünmek istenmektedir. Biz Atatürkçü Düşünce Derneği olarak kuruluşa ve kurtuluşa olan inancımız ve bağlılığımızla sanal bir ortam yaratılarak yürütülen bu operasyonun gerçek ve çirkin yüzünü tüm çıplaklığıyla, gerçeklerle, bilimsel ifadelerle anlatma ve mücadele etme sorumluluğu taşıyoruz”

“ANAYASA TUZAĞI” PANELİ

ADD olarak bu kapsamda 07 Mayıs Cumartesi günü (bugün) Saat 14.00’da Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonunda “Anayasa Tuzağı” başlıklı panel gerçekleştireceklerini vurgulayan Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Adana Şube Başkanı İsa Kayadan, Panelistlerin Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Başkanı Tansel Çölaşan, Eski TBMM Başkan Vekili Uluç Gürkan ve Eski YÖK Başkanı Erdoğan Teeziç olduğunu sötyledi. Kayadan tüm vatandaşları “Anayasa Tuzağı” paneline davet etti.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°