İNCİRLİK’TE 50 NÜKLEER BOMBA!
Manşet Haber 16.08.2016 10:25:47 0

İNCİRLİK’TE 50 NÜKLEER BOMBA!

İNCİRLİK’TE 50 NÜKLEER BOMBA!

Washington merkezli düşünce kuruluşu Stimson Center, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Türkiye'de belirsizlik ortamının oluştuğunu öne sürerek, bu nedenle İncirlik Üssü'nde bulunan nükleer silahların teröristlerin eline geçebileceğini iddia etti.

RIA Novosti'nin haberine göre, Stimson Center konuyla ilgili hazırladığı raporu dün Washington'da bir basın toplantısıyla açıkladı.

ODATV.COM’un haberine göre, Raporun yazarlarından Laicie Heeley, ABD'nin İncirlik Üssü'nde bulunan 50 kadar nükleer silah ve bombanın kontrolünü yitirme riskiyle karşı karşıya olduğunu öne sürdü.patriot_incirlikte

Raporda, “Türkiye başta olmak üzere Avrupa'daki 5 noktada bulunan ABD'nin nükleer silahları, teröristlerin ilgisini çekiyor. Özellikle Türkiye'de 15 Temmuz süreciyle oluşan ortamın devam etmesi ihtimali, bu silahların kaderini belirsiz kılıyor. ABD'nin Suriye sınırına 120 kilometre mesafedeki Adana'nın İncirlik ilçesinde bulunan bu silahların konumunu değiştirmemesi, kumar oynamak gibidir” denildi.

ABD'deki “Ulusal Nükleer Güvenlik Yönetimi” isimli merkezin tüm dünyadaki ABD'ye ait B61 isimli nükleer bombaların ömrünün uzatılması ve bu şekilde 6 milyar dolarlık bir tasarrufun sağlanabilmesi için kabul ettiği programa dikkat çeken Stimson Center, bunun olabilmesi için de öncelikle Avrupa'daki bombaların geri çağrılması gerektiğini belirtti.

Raporda, İncirlik Üssü'nde 15 Temmuz gecesi yaşanan karışıklık, elektriklerin kesilmesi ve üssün eski komutanı Tuğgeneral Bekir Ercan Van'ın tutuklanmasından da bahsedildi.

 

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°