İsmail Sivri ödülleri sahiplerini buldu
Manşet Haber 23.09.2012 14:03:38 0

İsmail Sivri ödülleri sahiplerini buldu

İsmail Sivri ödülleri sahiplerini buldu


Türkiye Gazeteciler Federasyonu tarafından bu yıl ilk kez düzenlenen TGF İsmail Sivri Gazetecilik Yarışması’nda dereceye girenler, Ankara’da düzenlenen törenle ödüllerini aldı.
Türkiye’nin dört bir yanından 135 gazetecinin 187 eserle katıldığı TGF İsmail Sivri Gazetecilik Yarışması’nda 9 dalda 14 gazeteci ödül aldı. Türkiye Gazeteciler Federasyonu 7. Olağan Genel Kurulu öncesi düzenlenen ödül törenine, Türkiye Gazeteciler Federasyonu Genel Başkanı Atilla Sertel, TGF yönetim kurulu üyeleri, Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Mehmet Atalay, Çağdaş Gazeteciler Derneği Başkanı Ahmet Abakay, İsmail Sivri’nin oğlu Talat Sivri, kızı Hikmet Gökmen, TGF’ye üye basın meslek örgütü başkanları ve çok sayıda gazeteci katıldı.
TGF Genel Başkanı Atilla Sertel, bu yıl birincisi düzenlenen Türkiye Gazeteciler Federasyonu İsmail Sivri Gazetecilik Yarışması’na katılımdaki ilgiden memnun olduklarını dile getirdi. Sertel, “İsmail Sivri iyi bir gazeteci olduğu kadar tam bir gönül adamıydı. Hem İzmir hem de Anadolu’daki gazeteciler için örnek çalışmalar yaptı. Uzun dönem İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanlığı görevinde bulunan Onursal Başkanımız, Türkiye Gazeteciler Federasyonu’nun da kurucu başkanlığını yaptı. Federasyonun kuruluşuyla Anadolu medyasının sorunlarını en üst düzeyde konuştu çözümlere kavuşturdu. TGF Yönetim Kurulu olarak, kurucu başkanımız adına bu yıl ilkini düzenlediğimiz yarışma bundan böyle geleneksel hale gelecek ve onun medya ile gazeteciler için yaptığı mücadeleler her zaman saygı ve sevgiyle anılacaktır” dedi.
ATALAY: TGF ANADOLU’YU BİRLEŞTİRİYOR
Törende söz alan Basın İlan Kurumu Mehmet Atalay da Türkiye Gazeteciler Federasyonu’nun bütün Anadolu’yu bir araya getiren bir kurum olduğunu belirterek, “TGF tarafından Türk basınının değerli bir ismi İsmail Sivri adına düzenlenen yarışma ve onun adının yaşatılması çok önemli. TGF’yi kutluyorum. Türkiye Gazeteciler Federasyonu Anadolu’nun dört bir yanında yaptığı etkinliklerle hem birleştirici bir görev görüyor hem de illerin tanıtımına katkı sağlıyor. İstanbul’dan Zap suyuna ağıt yakmanın anlamı yok. Bu açıdan TGF her ile giderek, illerdeki gazetecilerin sorunlarını yakından görüyor, çözüme katkı sunuyor. TGF’yi kutluyorum” diye konuştu.
Çağdaş Gazeteciler Derneği Genel Başkanı Ahmet Abakay da, vefa ve hatırlanmanın önemine dikkat çekerek, Türkiye Gazeteciler Federasyonu Yönetimi’ne İsmail Sivri’yi böylesine güzel bir törenle andıkları için teşekkür etti.
JÜRİ ÜYELERİ
Yarışmanın jürisi; TGF Genel Başkanı Atilla Sertel, TGF Genel Başkan Vekili Yılmaz Karaca, TGF Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Dim, TGF Genel Sekreteri Merih Ak, Muğla Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ünal Türkeş, Sakarya Gazeteciler Cemiyeti ve TGF Yüksek İstişare Konsey Başkanı Sezai Matur, Anadolu Spor Gazeteciler Derneği Genel Başkanı İbrahim Erdoğan, Milliyet Gazetesi Ege Bölge Temsilcisi Hamdi Türkmen, Gazeteci-Yazar Erdal İzgi’den oluştu.
Konuşmaların ardından Türkiye Gazeteciler Federasyonu İsmail Sivri Gazetecilik Yarışması’nda dereceye girenlerin ödülleri verildi.
TGF İsmail Sivri Gazetecilik Yarışması Büyük Jürisi oy birliğiyle, Milliyet Gazetesi Yazarı Hasan Pulur’a “İsmail Sivri Meslek Onur Ödülü” verdi. Hasan Pulur’un ödülünü Çağdaş Gazeteciler Derneği Genel Başkanı Ahmet Abakay, TGF Genel Başkanı Atilla Sertel’in elinden aldı.
2011 Türkiye Gazeteciler Federasyonu İsmail Sivri Gazetecilik ödülünü kazananlar şöyle:

İSMAİL SİVRİ MESLEK ONUR ÖDÜLÜ:
HASAN PULUR : Gazeteci-Yazar

TGF İSMAİL SİVRİ GAZETECİLİK YARIŞMASI ÖDÜL KAZANANLAR:

HABER ÖDÜLÜ
Ahmet Yukuş Haber Türk Gazetesi Diyarbakır
(Töre, DNA Dinlemedi)

Jüri Özel Ödülü :
Mahmut Acaröz Balıkesir Yeni Haber Gazetesi
(8 yılda 45 bin kilometre yol yaptı, SBS'de birinci oldu)

GÜNCEL YAZILAR ÖDÜLÜ
İbrahim Bursalı Bursa Anadolu Bayram Gazetesi
(Yargı Kararıyla Demokrasi)

ARAŞTIRMA-İNCELEME ÖDÜLÜ
Yıldız Çelik Cumhuriyet Gazetesi
(Bereketli Hilalin Suriyesi’nde Hıristiyanlar)

RÖPORTAJ ÖDÜLÜ
Banu Şen Milliyet Gazetesi
(Karşınızda Köyün İhsan Halası)

Mansiyon :
Selma Kara Kayseri Anadolu Haber Gazetesi
(Bir Dersim Tanıklığı Hökümat Teslim)

FOTOĞRAF ÖDÜLÜ
Kenan Gürbüz Anadolu Ajansı Muğla
(Ateş Savaşçıları)

Mansiyon :
Arif Aslan Batman Çağdaş Gazetesi
(Çevik Kuvvet ile Sivil Polisin “Cop” Kapışması

SAYFA DÜZENİ ÖDÜLÜ
Emine Çiftçi Eskişehir Son Haber Gazetesi

SPOR HABERİ ÖDÜLÜ
Ergin Karataş Hürriyet Ege
(Kardeşlik Kurtardı)


RADYO - TV HABER ÖDÜLÜ
Fatih Turan DHA Trabzon
(Hopa’daki AK Parti Mitingi’nde Olaylar)

Mansiyon :
Emin Bal DHA Şırnak
(Savaş Uçakları Sivilleri Vurdu)

RADYO - TV PROGRAM ÖDÜLÜ
Meryem Özen Firik-Celal Çevirgen TRT
(Haber Kameramanı)

Mansiyon :
Fatih Mehmet İlyasoğlu SKY Türk
(Çağatay Yolda)

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

35.8° / 20.3°