Kadın Hekim ve Kadın Sağlığı
Manşet Haber 12.05.2013 14:55:30 0

Kadın Hekim ve Kadın Sağlığı

Kadın Hekim ve Kadın Sağlığı

Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi ve Adana-Osmaniye  Tabip Odasının  işbirliği ile düzenlenen I. Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Sempozyumu “Kadın ve Yalnızlık” temasıyla gerçekleştirildi.

Yıllarca kadınların yalnız bırakıldığını, yalnızlıklarının kaderleri, yalnızlıklarının doğası gibi kabul edildiğini ifade eden ÇÜ. Tıp Fakültesi Çocuk Metabolizması ve Beslenme Anabilim dalı Başkanı  Prof. Dr. Neslihan Önenli Mungan, şöyle konuştu:

cusem_ato “Erkekler sünnet olduklarında şaşalı törenler yapılırken ve kalınlaşan sesleri ve yeni çıkan bıyıkları ile öğünürken, memeleri büyümeye başladığında onları omuzlarını kısarak, sırtlarını eğerek saklamaya çalışan, anne olabilmenin mucize belirtisi olan ilk adetlerinden utanan, kanlı bezlerini defalarca sarıp kimseye göstermeden atacak yer arayan, ömürleri bir et parçacığı için değerli kılınan, emanet edilen bu değerine başkaları zarar verdiği zaman yine kendisinin suçlandığı, evinde, işinde hep yalnız kadınlarımız. Yolunda gitmeyen işlerde ilk suçlanan, uğursuz sayılan, çocuğun cinsiyetinden bile sorumlu tutulan kadınlarımız. Her şeyimizi paylaşan ve gerçekte bizim hiçbir şeyini paylaşamadığımız yalnız kadınlarımız. Aşk için, sözde aşk için, töre için, tören için, çocuk doğurduğu için, çocuk doğurmadığı için, ekmek parası uğruna, bazen de sevdiği veya sevildiği için yitirdiğimiz ve bundan sonra hiçbirini yitirmek istemediğimiz yürekli ve yalnız kadınlarımızı alkışlıyor, konuşmacı arkadaşlara ve sizlere çok teşekkür ediyorum”

 

KADINLAR ŞİDDETLE ANILIYOR

Geçmişten günümüze kadınlara büyük haksızlıklar yapıldığını belirten, Tabip Odası Başkanı Doktor Ali İhsan Ökten, “Günümüzde kadınlar sadece şiddet olaylarıyla gündeme gelmektedir. Tarihsel süreçte de kadınlar haksızlıklara uğramıştır. Bugünkü panelin kadının uğradığı şiddetin, eşitsizliğin, ikinci sınıf vatandaş muamelesi olarak görülmelerinin, kendi bedenleri üzerilerinde kendi haklarına sahip olamamalarının nedenleri tartışılacaktır. Bu şekilde şekillenmiş bir dünyada, kadın ne olmuştur? Kadının evde, işte, toplumda veya her alanda yeri nedir? Bu noktadan kadına baktığımızda, kadın, kadını nasıl tanımlar? Gibi sorulara yanıt aranacaktır. Tüm kadın ve diğer katılımcılara teşekkür ediyorum” dedi.

“Türkiye’de kadınların eğitimi, toplumsal yaşamdaki yerleri, sorumlulukları ve sorunları etrafında düşünülmesi gereken bir dizi konu karşımıza çıkmaktadır” diyen Çukurova Üniversitesi(ÇÜ) Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Seyhan Tükel, konuşmasında şu görüşlere yer verdi:

”Türkiye’de 1985’te imzaladığı kadınlara karşı her türlü ayrımcılığın önlenmesi ile ilgili Uluslar arası sözleşme, kadınlara cinsiyet ayrımı gözetmeksizin siyasette, eğitimde, çalışma ve aile hayatında, kısaca her alanda eşitlik sağlayan bir sözleşmedir. Türkiye’de değişen sosyal, ekonomik ve kültürel etmenlere karşın, değişmeyen “kadın olma gerçeği”, kadının tüm toplumsal ilişkilerini belirlemektir. Çok güçlü ataerkil aile yapısı, cinsiyet ayrımını, kadın için geçerli kuralları ve rolleri oluşturmaktadır. Bu toplumsal yapıda, kadın için evlilik ve aile sorumlulukları vazgeçilmez bir öneme sahip olmaktır. Çalışan kadının ailedeki sorumlulukları, çalışma alanındaki sorumlulukları ile birlikte bir insanın değil birden çok insanın yürütmesi gereken işleri tek başına üstlenme başarısını göstermesini gerektirmektedir. Tek kişilik ordu olarak çalışan kadın çıkmaktadır karşımıza. Çalışan kadının temel sorunlarının kadın hekimler açısından nasıl olduğu, çözümlerin neler olabileceği bu tür bilimsel toplantılarla ortaya konulmaktadır. Günümüzde, ülkemizde kadının insan olarak değil de kadın cinsiyeti ile değerlendirilip desteklenmesine hala ihtiyaç duyuluyor olması üzücüdür. Dileğimiz bütün mesleklerde kadın erkek tüm çalışanların eşit, cinsiyet ayrımının yapılmadığı çalışma ortamlarında varlıklarını özgürce geliştirebilmeleridir”

Yükleniyor

Yükleniyor

Yükleniyor

YAZARLAR

24.1° / 11.6°