Kadın Hentbolcular İddialı
Manşet Haber 19.09.2013 13:33:52 0

Kadın Hentbolcular İddialı

Kadın Hentbolcular İddialı

Adana Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü bünyesinde faaliyet gösteren Gençlikspor Kadın Hentbol takımı, ilk ciddi sınavına çıkıyor.

hentbol_adana_kosuKulübün Onursal Başkanı Fazlı Bayram Hadi’yi makamında ziyaret eden Kadın Hentbol takımı oyuncuları, hedeflerinin hentbolda Adana’nın eski başarılarını yakalamak olduğunu söylediler.

Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Fazlı Bayram Hadi, ziyaret sırasında yaptığı konuşmada, anne adaylarının spor yapmasının gelecekte sağlıklı ailenin temelini oluşturduğunu belirterek, şöyle devam etti:

“Kadınların spor yapması için tüm olanaklarımızı seferber ettik. Çünkü şayet ailede kadının spor bilgisi ve bilinci olursa, kendi çocuklarına da model olarak yarın spor yapmaları konusunda çaba gösterecektir. Ülkemizde sağlık harcamalarının azalması düzenli spor yapmaktan geçer. Geçmiş dönemlerde Adana ve Eskişehir hentbolda pilot bölgelerdi. Bu kentlerden en iyi oyuncular, hakem ve antrenörler çıkardı. Dileğimiz, son zamanlarda duraklama dönemini yaşayan Adana’nın hentbolda atılım yapmasıdır. Bu konuda tüm imkânlarımızı kullanarak gerekli desteği vereceğiz.”

İl Müdürü Hadi, kadın sporcuların her birine birer hentbol topu vereceklerini, bunun yanı sıra çanta, eşofman, spor  ayakkabı, antrenman ve maç forması ile diğer ihtiyaçlarının karşılanması konusunda her türlü yardımı yapacağını, ulaşım konusunda da kurumun otobüsünü tahsis edeceğini, bazı deplasmana da gitmek için çaba göstereceğini ifade etti.

Hentbol Federasyonu Adana İl Temsilcisi Metin Muhacir, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Hadi’nin katkılarıyla hentbolda sporcu ve kulüp sayasında patlama yaşayacaklarını söyledi. Türkiye 1. Ligi’nde mücadele eden Kadın Hentbol Takımı’nı, Kamuran Şarlıoğlu ile birlikte çalıştıracaklarını, genç bir ekibe sahip olduklarını da sözlerine ekledi.

Adana Gençlikspor Kulübü Başkan Vekili Reşat Ergin de, hentbola geçen yıllara oranla daha çok önem vereceklerini, kendilerine her konuda destek olan Fazlı Bayram Hadi’ye şükran borçları bulunduğunu belirterek, Adana’nın eski dönemdeki başarılarını yeniden yakalayacaklarına inandığını belirtti.

Ziyarete, Gençlik ve Spor Şube Müdürü aynı zamanda Gençlikspor Kulübü Yöneticisi  Mahmut Kır, Atletizm İl Temsilcisi ve Gençlikspor Kulübü yöneticisi Faruk Çıngıllıoğlu ve Hentbol İl Temsilcisi Yardımcısı Gökhür Ateş hazır bulundular.

İl Temsilcisi Muhacir, ilk resmi maçlarını Türkiye Kupası için deplasmanda Ordu’da, ardından da yine İzmir deplasmanda lig maçları için Altay ile karşılaşacaklarını sözlerine ekledi.

 

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°