Karakaya: TMMOB Torba Yasalarla Sindirilemez
Manşet Haber 15.07.2013 14:01:43 0

Karakaya: TMMOB Torba Yasalarla Sindirilemez

Karakaya: TMMOB Torba Yasalarla Sindirilemez

erkan_karakayaTMMOB Yüksek Onur Kurulu Üyesi Erkan Karakaya, Gezi Parkı Direnişini TMMOB'ye mal etmenin önce halka karşı haksızlık olacağını ifade etti.

Karakaya, Türkiye Büyük Millet Meclisinde bir gece yarısı operasyonu ile görüşülmekte olan torba yasa teklifinin içerisinde, ne ilgili meclis komisyonundan geçmiş nede milletvekillerinin bilgisine sunulmuş, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliğini direk ilgilendiren bir metnin iktidar tarafından oldu-bitti ile İmar Kanunu içerisine eklendiğini ifade etti. Karakaya yazılı açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

“Bu gece yarısı operasyonu ile torba yasaya eklenen metin, aslında birkaç ay önce Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca gündeme getirilmiş ve TMMOB tarafından şiddetle karşı çıkılmış, bunun üzerine de TMMOB yetkilileri ile Çevre ve Şehircilik Bakanının da katıldığı bir toplantıda bizzat Çevre ve Şehircilik Bakanı Sayın Erdoğan Bayraktar tarafından gündemlerinde olmadığı ifade edilmiş idi.

O zaman ne oldu da; aradan geçen kısa bir süre sonra meclisin gündeminde hiç yokken, gece yarısı imar kanununa eklenen bir madde ile TMMOB’ye bağlı birkaç odanın gelirlerini tırpanlamak adına, Anayasanın 135. Maddesi çerçevesinde TMMOB’ye bağlı bu odaların yaptığı kamu ve toplum yararına, mesleğin ve meslektaşlarının hizmetlerinin denetlenmesine engel olunmak istendi.

GEZİ DİRENİŞİNİ TMMOB 'YE MALETMEK HALKA KARŞI HAKSIZLIK

İktidarın buradaki hedefi, gezi parkı direnişini doğru okuyamamış olmasından kaynaklı, kendilerince suçluyu bulup onu cezalandırma refleksinden başka bir şey değildir.

AKP iktidarı şunu bilmelidir ki gezi parkı direnişini TMMOB’ye fatura etmek öncelikle halka hakarettir. Bu süreçte TMMOB sadece bilimin ve tekniğin ışığında mesleğin kamusal sorumluluğunu yerine getirerek, kamuoyunu bilgilendirme ve bilinçlendirme görevini yapmıştır. Gerisi halkın eski noktada olmadığını göremeyen ve baskı ile bu halkı sindirebileceğini zanneden iktidarın faşist yaklaşımının sonucu yaşanmıştır.

TMMOB kurulduğu 1954’ten buyana bu ülkedeki bilime ve tekniğe aykırı her türlü uygulamanın karşısında dimdik durmuş, kamudan ve halktan yana onurlu bir örgüttür. Bu örgütün tüm yöneticileri de TMMOB geçmişinin geleneklerinden gelen yapısal duyarlılıkları çerçevesinde hareket eden meslek sahibidirler. TMMOB yöneticileri bu duruşlarından dolayı çok defa bedel ödemişlerdir. Şimdide kamudan, halktan yana doğruları söylemekten dolayı da bedel ödemekten korkmazlar.

GÜCÜMÜZÜ BİLİMDEN, ÖRGÜTLÜ YAPIDAN ALIYORUZ

İktidar, bir gece yarısı operasyonu ile İmar Kanununa eklediği bir madde ile TMMOB’nin bilimden ve teknikten yana doğruları söylemesini engelleyemeyeceğini yaşayarak görecektir. TMMOB’nin bazı odalarının üyelerinin mesleki hizmetlerini kamu ve toplum yararına denetlemesi esnasında üyelerinden aldığı parayı kesmesi ile sindirilemeyeceğini de anlayacaktır.

TMMOB’nin yakın tarihine, Adana penceresinden bakarsak, Adliye yerinin yanlışlığının zamanında söylenmesi, kent içinde kalmış nefes almanın son noktaları olan devlet okullarının satışının engellenmesi, kuzeydeki Yeni Adana bölgesinin imarının daha başından yanlış olduğunun söylenmesi gibi pek çok konudaki haklı söylemlerini hemen hatırlayabiliriz. Bu örnekleri, tüm ülke çapındaki çok çeşitli haklı çıkışlarıyla destekleyerek saymakla bitiremeyiz.

TMMOB halkın yanındaki, mesleğin doğrularından yana duruşunda hiçbir zaman parasal gücünün etkisi olmamıştır. İktidar burada yanılmaktadır.

Şu iyi bilinmelidir ki TMMOB kurulduğu günden buyana 59 yılda pek çok muktedir ve pek çok baskıcı iktidarlar görmüştür, ancak hiçbir güç baskıyla TMMOB’nin doğruları söylemesinin yönünde ağzını kapatamamıştır.”

 

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°