KARALAR: ADANA ALIŞKANLIK YAPAR
Manşet Haber 9.10.2021 21:13:21 0

KARALAR: ADANA ALIŞKANLIK YAPAR

KARALAR: ADANA ALIŞKANLIK YAPAR

8-9-10 Ekim tarihlerinde gerçekleştirilen 5. Uluslararası Adana Lezzet Festivali’nin gala yemeği Adana Arkeoloji Müzesi’nde verildi. Gala yemeğine Türkiye’nin ve dünyanın bir çok noktasından gastronomiye gönül veren konuklar katıldı.
Adana’ya özgü eşsiz lezzetlerin sunulduğu galada konuklara hitap eden ABB Başkanı Zeydan Karalar, “Adana’mız barışın, huzurun, kültürün, sanatın kentidir. Adana’mız, tarihi lezzete evrilmiş bir kenttir. Bugün burada çok sayıda lezzet tadıldı ama Adana bu lezzetlerden ibaret değil. Bunların dışında yüzlerce başka lezzet de sunabilir. Adana’nın başka bir cazibesi, özelliği, güzelliği var. Sıcağıyla, sıcak insanıyla, yiğit-mert insanıyla bir başkadır Adana. Şu ana kadar Adana’ya gelmemiş olanlara seslenmek istiyorum. Hala Adana’ya gelmediniz mi? Adana’ya henüz gelmediyseniz çok şey kaybettiniz. Adana’ya gelin ciğerimizi yiyin” dedi.

TURİST SAYIMIZ KATLANARAK ARTIYOR
Festival ve karnavalların Adana’nın tanıtımına önemli katkı sağladığını belirten Başkan Zeydan Karalar, “Adana tarım, sanayi, ticaret kenti olmanın yanında, turizm kenti olma yolunda hızla ilerlemektedir. Sayın Valimizin önderliğinde yapılan Lezzet Festivali’yle birlikte Portakal Çiçeği Karnavalı, Altın Koza Film Festivali, Kebap ve Şalgam Festivali, Adana’nın tanıtımında önemli rol oynamaktadır.

5 yıl önce şehrimize gelen turist sayısından bugün 4 kat fazla turist alıyoruz. Bu tür festival, karnaval ve etkinliklerle Adana’mızı tanıttıkça, güzelliklerimizi ve değerlerimizi ortaya koydukça, inanıyorum ki Adana’ya gelen turist sayısı günden güne katlanarak artacaktır” diye konuştu.
BİR KEZ GELEN BİR DAHA GELMEDEN DURAMAZ
Başkan Zeydan Karalar, konuşmasının son bölümünde Adana’nın alışkanlık yapan bir kent olduğunu ifade ederek şunları söyledi: “Lezzet Festivali’nde bizleri yalnız bırakmayan konuklarımıza çok teşekkür ediyorum. Bu arada şunu da söylemeliyim ki; Adana alışkanlık yapar. Bir kez gelen bir daha sexs gelmeden duramaz.”

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

31° / 16.7°