CHP Seyhan Belediye Başkan aday adayı Tuncay Karaytuğ iddialı konuştu. Karaytuğ, 'Şu an aday adayıyım. Aday olduğumda Adana gerçek bir Belediye Başkanı görecek' dedi.
Bir dönem Adana Milletvekilliği yapan Tuncay Karaytuğ, Seyhan Belediye Başkanlığına aday adayı olduğunu açıkladı. Karayutuğ, Adana Haber Gazetesi’nden Aliye Gültekin’e iddialı açıklamalarda bulundu. Adana Haber Gazetesi’nde yayınlanan röportaj şöyle:
Aliye Gültekin: Bir dönem Adana'ya milletvekili olarak hizmet ettiniz. Şimdi Belediye Başkanlığına talipsiniz. Neden Seyhan? Adanalı sizi tanıyordur elbet, özetle bir özgeçmiş hatırlatmasında fayda var..
Tuncay Karaytuğ: Ben siyasete Adana'da en genç yaşta atılanlardan birisi olarak, kendimi ortak orta kuşak bir siyasetçi durumunda tanıtabilirim. 1960 Adana/ Seyhan doğumluyum. Hani klasik bir laf vardır; 'Allah’ına kadar Adanalı' diye evet Allahına kadar Adanalıyım...
Neden Seyhan'a talibim olduğuma gelince; Seyhan'da bir sürü eksiklik var, ihmal var ve yok sayılma var. Adana eskiden Seyhan'dan ibaretti. Maalesef planlı bir biçimde şehir Kuzey'e doğru kaydırılırken, şehircilik anlamında kaydırılmadı, sadece bina olarak kaydırıldı. Yani Çukurova denilen bölgede bugün bir 'kent ‘vardır deme şansınız yok. Sadece yoğun binalar ve o binalarda yaşayan insanlar var. Çukurova; bir adres aradığınızda, ulaşma şansınızın olmadığı, en az bir yarım saatlik bir çaba sonucu adresi bulacağınız bir bölge.
HER TARAF YIKIK DÖKÜK
Seyhan'a gelirsek; şehir merkezi dediğimiz bölgeye bakalım bir, her taraf yıkıp dökük, imardan nasibini alamamıştır. İmardan nasibini alamayınca doğal olarak insanlar belediyecilik ve çağdaş hizmetlerden yararlanamayacağından bu hizmet nerde verilebiliniyorsa oraya taşınırlar. Hani iktisatlı bir kavram vardır; kötü para, iyi parayı kovar diye. Bu şu anlama gelir; piyasada sahte para, doğru paranın işini görüyorsa kimse doğru parayla alış-veriş yapmaz, onu bir kenara ayırır, sahte parayla iş yapmaya başlarlar.
Bunu piyasa da da kötü siyasetçi, iyi siyasetçiyi kovar veya kötü yönetici iyi yöneticiyi kovar şekline dönüştürebiliriz. Kötü yöneticiler Adana'yı maalesef kötü yönetti. Kötü yönetirken de buraya bir hizmet yapmamak adına 'burayı bırakın kardeşim, öbür tarafa taşının' diye fütursuzca sözler söylediler.
SEYHAN YOKSULLAŞTIRILDI
Adana'nın tarihi geçmişi ve kültürü burası, yani Seyhan. Örnek verim size; İstasyondan aşağıya doğru inelim. İstasyon güneyinden aşağıya doğru indiğimizde yaratılan ya da yaratılamayan ranta bi bakın. Bir de yukarı çıktığınızda yaratılan ranta bakın. Geçmişte Seyhan'da bir dönüm arazi sattığınızda bugünkü Çukurova'da en az 5-10 dönüm arazi alırdınız ama şimdi burada bir dönüm arazi sattığınızda Çukurova'da 10 dönüm arazi alamazsınız. Neden böyle oldu? Burası bilinçli bir şekilde yok sayılır ve yoksullaştırılır orası da zenginleştirilirse insanlar oturdukları yerde büyük servet sahibi olurlar. Seyhan göreceli olarak yoksullaştırıldı. Seyhanlı yoksullaştırıldı.
SEYHAN DEĞER KAZANACAK
Şunu bekliyor olabilirler; Adana'da rant yaratılan kırmızı topraklı arazi bitinceye kadar, siyah topraklı araziye bir şey yapmayacağız mantığı egemen olmuş olabilir. İşte biz bunu tersine çevireceğiz. Seyhan'ın da en az Çukurova arazisi kadar değer kazanmasının önünü açmak istiyoruz. Bunu da dışardan gelip Belediye Başkanlığı yapan insanlardan bekleyemeyiz.
İddiamız; bu kentin çocuğu yapar, bu kentin evladı yapar, bu kentin sahibi yapar... Yani o dışardan gelip, burada yönetici olan arkadaşlarımızın memleketine gitsek, bize orada bir bakkal dükkan dahi açtırmazlar, ama Çukurova 'anaç bölge' olduğu için kucağını açmış o insanlara, onları buraya yönetici yapmış. Yönetici olanların hepsi de bu bölgeye yani Seyhan'a hep 'sağmal inek' gözüyle bakmış, 'tavuğu daha çok nasıl yolarım' diye düşünmüş.. Biz bu çarkı tersine çevireceğiz, bunu tersine çevirmek için aday oldum. Ve aday olmak, başkan olmak istiyorum.
Aliye Gültekin: Başkanlığına talip olduğunuz Seyhan'da üzerine gidilmesi gereken başka hangi sorunların olduğunu düşünüyorsunuz?
Tuncay Karaytuğ: Bunun dışında Seyhan'da her şey kötü... İşsizliğin en yoğun olduğu bölge, cehaletin, kültürsüzlüğün en yoğun yaşandığı, eğitim ortalamasının en düşük olduğu bölge.
Seyhan'ı 4 bölgeye ayıralım. Birinci bölge; Adana'nın merkezini oluşturan, Çukurova ilçe ile sınırlı E-5'e kadar gelen bölüm Adana'nın gelir ve eğitim düzeyinin en yüksek olduğu bölge. Yani bahsettiğimiz bu Seyhan'ın
birinci bölgesi, göç alan bölge değil. Neresi etkilenmiş bölgedir? ikinci, üçüncü ve dördüncü bölgeler. Özellikle ikinci bölge, göçten en kötü şekilde etkilenen bölgedir.
LÜBNAN'DAN FARKI YOK
Bir de Adana'nın görüntüsünü, çehresini olumsuz manada değiştiren bir metro söz konusu ki Adana'yı Çin seddi gibi ikiye bölmüş. Çukurova'dan Seyhan'a giriş istikametine bir baktığınızda nehirle, metro güzergahı arasında kalan bölüm facia, bombalanmış Lübnan'dan farkı yok, bakın bugünkü Halep'i kastetmiyorum geçmişteki Lübnan'dan söz ediyorum. Her taraf yıkık, dökük... Burayı dönüştürmek o kadar basittir, kolaydır ki... Yeter ki bu işe niyetli olun, yeter ki bu işe sıcak bakın, yeter ki bu kente borcunuz olduğunu düşünün daha doğrusu bu kente ait olduğunuzu düşünün...
Eğer bu kente ait hissederseniz kendinizi, bu kente bir şey yaparsınız. 'Yok hayır bu kente ait hissetmiyorum, burası benim için geçici görev yeridir' diye bir algı söz konusu olursa, akıbet de maalesef böyle olur. İşsizliğin ve yoksulluğun önüne geçmek burada herşeyden önce planlı bir şehir yaratmaktan geçer.
Aliye Gültekin: Peki bahsettiğiniz sorunlara çözümünüz nedir?
Tuncay Karaytuğ: Çözümler belli. Boş arazilerde kentsel dönüşüm yapmak çok basittir, kent olduğu yerde dönüşür, insanları oturduğu yerden kopararak kent dönüştürülemez. Bölgesel bazda mahalle mahalle bir master planı yapılarak, o çerçevede mahalle bazında dönüşümleri sağlamak. Bakın ben size bir takım mahalleler sayım. Özellikle metro güzergahı ile nehir arasında kalan mahalleler Şehit Duran, Mestanzade, Sarı Yakup, Ali Dede, 5 Ocak.
BÖYLE DÖNÜŞÜM OLMAZ
Her bir mahalleyi küçücük küçücük sitelerde toplamanız mümkün. 5'er 10'ar apartmanlık siteler yapsanız, o mahalleri oraya yerleştirirsiniz. Çözümümüz mü? Çözümümüz kapılara kapı numarası verecek şekilde planlama yapmak. Yani TOKİ'nin yaptığı gibi borçlandırarak, sahtecilik yaparak değil. Ya da portakal bahçelerini kes, yerine apartman yap, gel ben sana kentsel dönüşüm yaptım de.. Böyle bir şey olmaz, böyle bir olay sadece birilerini zengin eder, kent halkını zengin etmez. Geniş bulvarlar yaratabilmenin yolu sadece binalar yapmaktan ibaret değil.
SOKAKLARA ARAÇ GİREMİYOR
Kentin kent olmasını gerektiren iki koşul vardır; biri güvenlik diğeri de kentli gibi yaşam ortamı sağlamaktır. Biz burada ne güvenli yaşayabiliyor muyuz?
Mahallelerimize bakın, acil bir durumda araçların darlıktan sokaklara giremeye Seyhan'dan bahsediyoruz.
Kültür ve sanattan nasibini almamış işte bir çok eksiklik. Çukurova'da yaşayanlar uzaydan mı geldiler? Elbette ki Seyhan'dan gittiler daha doğrusu gitmek zorunda bırakıldılar. İnsanları göçe zorlamak dünyanın en kötü işidir.
Güneydoğudaki insanları göçe zorlamak ne kadar kötüyse, bir şehir içinde Güneyden Kuzey'e göçe zorlamak da o kadar kötüdür ve ahlak dışıdır.. Burayı yoksullaştırıp, orayı zenginleştirmek sadece kişinin kendisini düşünmesinden ibarettir. Biz önce bölge insanının çıkarlarını düşünerek işleri organize edeceğiz.
Aliye Gültekin: Sahaya indiniz mi, seçim takviminde nasıl bir çalışma planladınız?
Tuncay Karaytuğ: Henüz daha hızlandırılmış seçim kampanyası söz konusu değil. Ancak, aday adayı olduğumu bir kaç haber ve televizyon programıyla duyurdum. Ama gerçek ve resmen çalışmam Kurban Bayramı'nın birinci günü itibariyle başlayacak. Bayram sabahı cami önünde halkla buluşacağım. 'Yaparsa Tuncay Yapar' sloganından küçük kutucuklara basılmış lokumları camiden çıkanlara dağıtacağım. Böylelikle resmen sahaya ineceğiz. Şu anda aday adayıyım, aday olduğumda Adana bir Belediye başkanı görecek.(Adana Haber Gazetesi/Aliye GÜLTEKİN)
