Adanalı Karikatürist Necati Derya, 2018 yılında açtığı “Çizgilerle Adana” sergisinin devamı niteliğindeki eserlerini sanatseverlerle buluşturdu.
75. Yıl Sanat Galerisi'nde açılışı yapılan serginin kurdelesi 23. Dönem CHP Adana Milletvekili Hulusi Güvel tarafından kesilirken Adanalı sanatçı Serhan Kelleözü de bir mini konser verdi.
Daha önce ilk sergisini 2018 yılında Adana'da “Çizgilerle Adana” adı altında gerçekleştiren sanatçı, ikinci sergisini, Gaziantep'i resimleyerek “Çizgilerle Ayntap” adı altında Gaziantep'te gerçekleştirdi. Üçüncü sergisi, yaşadığı şehir İstanbul'da “Çizgilerle İstanbul” adı altında açan Necati Derya, dördüncü sergisini yine Adana'da açtı.
Derya, sergisi hakkında, 'Seçtiğim çini mürekkebi, fırça, rapido kalem ve tarama ucu ile biraz çizgi roman biraz gravür tekniğini harmanlayarak çiziyorum. Bunu yapmadaki amacım; özellikle genç kuşakların yaşadıkları şehirlerini biraz da bu açıdan görmelerini, tanımalarını ve sevmelerini sağlamak' ifadelerini kullandı.
Serhan Kelleözü verdiği mini konserde, 'Akdeniz Akşamları' şarkısını söylerken Necati Derya Eşi Yurdanur Bozkurt Derya ile dans etti.
Necati Derya sanatsal özgeçmişini ise şöyle anlattı:
“1959 senesinin 4 yılda bir gelen 29 Şubat'ının fırtınalı bir sabahında Adana'da doğduğumu anlatırdı anacığım... İlk, orta, liseyi Adana'da okudum. 1972 yılında Kuruköprü Eski Müze civarı Ayhan Cilt Evi'nde çırak olarak hayata ve matbaacılık mesleğine atıldım, çok sevmiştim, matbaa cilt ve kutu işlerini. Orada 4 yıl çalıştım. Rahmetli ustam Özcan Annagür'den hem mesleki hem de hayata dair çok şey öğrendim. Büyük insandı Özcan ağabey ben ona hep 'Meydan Larousse' derdim. Necdet Annagür, Özcan ağabeyimin küçük kardeşiydi. Ciltçiliğin yanı sıra ressamdı. Adana'daki yazlık sinemalara fener afişler çizerdi ve aynı zamanda bir tutku haline getirdiği çizgi roman ve çizgi roman kapakları çizerdi. Benim için arayıp da bulamadığım bir ortamdı ve bu ortamda 4 yıl çalıştım. Ben de o aralar ufak ufak çizmeye başlamıştım. Daha sonra Özcan ağabey “Sen bu ortamı aştın seni daha kapsamlı bir iş yerine yerleştireceğim orada kendini daha iyi geliştireceksin' dedi ve beni Kemal Matbaa'sına götürdü. Orada film, montaj, renk ayırım işleriyle uğraştım. Ofset tekniğini orada öğrenmiştim. Matbaanın İstanbullu grafiker ressamı Cüneyt Tümer'den de grafik tekniğini kavramıştım. 1980'de matbaadan ayrılıp Necdet Annagür ağabeyimle kendi grafik atölyemizi açmıştık. Orada beş yıl matbaa grafikerliği, tabelacılık, reklamcılık, bilboard duvar ressamcılığı işlerini başarıyla yaptık, o ara yerel gazetelerde çizgi roman serüvenim başlamıştı. İlk çizgi romanım “Vahşi Dönüş' Güney haber gazetesinde yayınlandı. Arkasına aynı çizgiromanin, fotoromanını da çekip yayınlattım. Komiser Murat'ı yeni Adana Gazetesi yayınlamıştı.
Daha sonraki dönemlerde aynı anda 3 gazetede birden romanlarımın yayınlandığı günler olmuştu. 1985'te askere gittim. Dönüşümde Derya Grafik olarak kendi atölyemi kurdum. On yıl orayı çalıştırdım. Birkaç haftalık gazete ve aylık dergiler yaptım. Matbaa grafikerliğinin yanında serigrafi ve klişecilik bunlar ayrılmaz bir üçlü olduğu için Gaziantep'te klişe atölyesi kurdum on iki yıl Gaziantep'te klişecilik yaptığım o dönem içerisinde Gaziantep'in yerel gazetelerine çizgi romanlar yaptım. 42 yıl dolu dolu bir meslek hayatı yaşadım. Şimdilerde İstanbul'da kişisel suluboya ve portre çalışmaları yapıyorum. Ayrıca çizgi roman kahramanım Komiser Murat'a kitap hazırlıyorum.'
75. Yıl Sanat Galerisi'nde açılan sergi bir hafta süreyle gezilebilecek.
