Kent Konseyinde ortak projeler için Güç birliği
Manşet Haber 13.09.2012 22:47:55 0

Kent Konseyinde ortak projeler için Güç birliği

Kent Konseyinde ortak projeler için Güç birliği

Adana(Ulus)-- Büyükşehir Belediyesi Kent Konseyi Kadın Meclisi, Gençlik Meclisi, Öğrenci Meclisi, Engelli Meclisi ve Çocuk Meclisi başkanları ortak projelere imza atmak için Kent Konseyi Genel Sekreteri Fevzi Acevit başkanlığında toplandılar. Kent Konseyi Meclis başkanlarına ihale dönemine yönelik istekler hakkında ayrıntılı bilgi veren Acevit, “Birlikten kuvvet doğar. “ dedi.
Kent Konseyinin “Ben değil biz diyen anlayışla el ele!” sloganını hatırlatan Fevzi Acevit, meclisler olarak ortak projeler yapmalıyız diyerek toplantıyı organize eden Kadın Meclisi Başkanı Çiğdem Akça’yı kutladı. Çiğdem Akça, ilk olarak Milli Eğitim Bakanlığı’nın halen devam etmekte olan “Engelsiz Okul Projesi” ne katkı koymak istediklerini bu alanda araştırmaya başladıklarını tespit ettikleri okullarda derhal engelli rampasının yapılmasını sağlayacaklarını belirtti. İkinci olarak da Kadın, Gençlik ve Öğrenci Meclisleri ortak projesi olarak “Adana da Kadına Yönelik Şiddetin Geldiği Boyut” konulu bir anket çalışması yapmak istediklerini belirtti. Diğer Meclis başkanlarından tam destek sözü aldı.
Son olarak tüm meclis başkanları ve birer yürütme kurulu üyeleri olarak Çukurova Üniversitesi Rektörü Mustafa Kibar’ı en kısa zamanda ziyaret ederek, ortak projelere imza atma kararı aldılar. Bu toplantılar her ayın ilk haftasında düzenli olarak yapılacak.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°