”KENT MEYDANINI YAPMAK HER BABAYİĞİDİN HARCI DEĞİL”
Manşet Haber 26.09.2018 20:31:24 0

”KENT MEYDANINI YAPMAK HER BABAYİĞİDİN HARCI DEĞİL”

”KENT MEYDANINI YAPMAK HER BABAYİĞİDİN HARCI DEĞİL”

Sucuzade Mahallesi Taziye Evi açıldı. Açılış törenine Seyhan Belediye Başkanı Zeydan Karalar,CHP Adana Milletvekilleri Orhan Sümer, Ayhan Barut ve Müzeyyen Şevkin ile birlikte CHP Adana İl Başkanı Emrah Kozay, ilçe başkanları, il ve ilçe yöneticileri, mahalle muhtarları ve Sucuzade Mahallesi sakinleri katıldı.
4,5 YILDA REKOR HİZMET

4.5 yılda önemli hizmetlere imza attıklarını söyleyen Seyhan Belediye Başkanı Zeydan Karalar kendinden önceki 25 yıllık dönemde sadece 2 taziye evi yapıldığının altını çizerek kendi yönetimleri döneminde 31 taziye evinin inşaatını tamamlayarak hizmete açtıklarını söyledi. Başkan Zeydan Karalar, “Seyhan’da genel kanı şudur ki; Seyhan Belediyesi son 4,5 yılda 30 yılda yapılmayanın 3 katı 5 katı iş yaptı. Ben aday olurken muhtarlarla birlikte çalışacağımı söyledim. Çünkü mahalleyi en iyi tanıyan muhtarlardı. Biz Seyhan Belediye Başkanı olduğumuzda Seyhan’da 2 taziye evi vardı. Biz 31 adet taziye evi yaptık. Yapıyor diye hizmet yapmadık ciddi ciddi yatırım yaptık. Parkaları söylemeyeceğim. 42 bin metre kare istimlâk ettik kent meydanı yapıyoruz. Kent meydanını yapmak her babayiğidin harcı değil. Kent Meydanını inşallah Ocak ayı gelmeden açacağız. Hayal dahi edilemeyen projelerdi şimdi hepsi gerçek oldu” ifadelerine yer verdi.

''ARTIK BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİNİ KAZANMA ZAMANI GELDİ''

Açılış töreninde Konuşan CHP Adana Milletvekili Müzeyen Şevkin’de Seyhan Belediyesinin hizmetlerini örnek göstererek artık Adana Büyükşehir Belediyesini kazanma zamanının geldiğin söyledi. Şevkin,”Bugün bu tesisi mahallemize kazandıran Seyhan Belediye Başkanımız Sayın Zeydan Karalar’a gönülden teşekkür ediyorum. Değerli dostlar, ülkemiz kötü bir dönemeçte. Hepimizin birlik ve dayanışmaya ihtiyacı var. Ekonomik kriz herkesi vurdu. Toplumun hiçbir kesimi durumdan memnun değil. Sayın Zeydan Karalar, 2 bin 500 aileye Seyhan Halk Kart dağıtarak çocukların yatağa aç girememesini sağladı. Bir ilçe belediyesinde eğer 31 taziye evi yapılıyorsa, kent meydanı yapılıyorsa, yollarımız asfaltlanıyor, 2 bin 500 âliye halk kart dağıtılıyorsa Adana Büyükşehir’i aldığımızda neler yapmayız. Artık Adana Büyükşehir Belediyesini alma zamanı geldi” dedi.

TALEBİMİZ OLAN BÜTÜN HİZMETLERİ ALDIK
Sucuzade Mahalle Muhtarı Nihat Akyıldız ise şimdiye kadar belediyeden talepleri olan bütün hizmetleri aldıklarını belirtirken bu anlamda Başkan Zeydan Karalar’a teşekkür etti. Akyıldız, “20 yıldır burada muhtarlık yapıyorum. Mahallemizi güzelleştirmeye çalışıyorum. Fakat 15 yılımız heba oldu gitti. Son 5 yılda mahallemiz Sayın Zeydan Karalar sayesinde günden güne güzelleşiyor. 15 yıl içerisinde alamadığımız hizmetlerin hepsini aldık. Allah onu başımızdan eksik etmesin” dedi.

Konuşmaların ardından Sucuzade Taziye Evi’nin kurdelesi kesilerek açılışı gerçekleştirildi.

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°