Son yılların çok konuşulan-tartışılan konusu ‘kentsel dönüşüm projesi’ ne anlam taşıyordu?

Kent yaşamını kanıksayamayan toplumun ‘kentsel dönüşümü’ neydi?

İletişim araçlarının gelişmesi, yaşanan olayların çeşitli yönleriyle düşünülmesini, ‘farklı’ yorumlanmasını sağladı.

Can kaybına neden olan depremler, seller, çeşitli doğal olaylar günlerce medyada konuşuldu, tartışıldı, ‘ağzı olanlar’ konuştu, hiç akla gelmeyecek konular gündeme takıldı, o güne değin duyulmayan birçok kavram (sözün gelişi) ‘cuk’ diye oturdu…

Kentsel dönüşüm gerekli, denildi,

Fay hatlarının geçtiği bölgelerde oluşturulan yapılaşma, denildi,

Ardıl sarsıntılar, denildi,

Dere yataklarında yapılaşmanın gerekleri, denildi,

Depreme dayanıklı yapılar, denildi…

Tüm bunlar inşaat sektörüne ivme kazandırırken denilenlerin yurttaşı etkilememesi olası mı?

Egemen gücün ‘sistemine’ ‘hayır’ demek olası mı?

 

* * *

‘Kentsel dönüşüm projesi’nin gereği, kuşku duyulan inşaat alanlarının, yıkık-dökük kenti çirkinleştiren yapıların dönüşümünü öngören tasarı…

Çevre-Şehircilik Bakanlığına şu ana dek dört yüze yakın proje gönderilmiş…

İstanbul, Ankara, İzmir, Düzce, Kocaeli, Sakarya gibi doğal yıkım olasılığı yüksek, gecekondulaşmanın yoğun olduğu bölgelerden…

Projelerde bölgelerin;

Jeolojik,

Jeofizik,

Jeoteknik,

Mülkiyet hakkı,

Hak sahipliliği gibi bilgileri toplanmış.

Bakan Erdoğan Bayraktar’ın sözleri şöyle:

Bunu bakanlık olarak tek başımıza yapamayız. Belediyelerle birlikte yapacağız. Hangi belediye daha becerikliyse, bize iyi proje getirirse o belediyelere yükleneceğiz…

Bakanlıktan ‘iyi projeye destek’ sözü…

İyi proje…

 

* * *

İyi proje nedir?

İyi proje, iyi rant sağlayan projedir!

Hükümete yakın belediyelerin, yanlılarının ‘daha önce’ kimseye sezdirmeden büyük bölümünü ‘ucuza’ kapattıkları alanlardır…

Bire bir değil, bire üç-beş-on değer kazanacak alanlardır.

Anımsamayanlar yoktur sanırım…

İstanbul’a daha ‘üçüncü köprü’ denildiği anda, arsa rantçılarının piyasada kol gezmeye başladığını, sahiplerinden ucuza almanın yollarını bulmak için çabalayanların olduğunu duymuştum.

Onu bırakayım, yaşadığım kentte açılacak olan ‘çevre yolu’ çalışmaları başladığı anda dönen dolapları da duymuştum…

‘Kentsel dönüşüm projesi’ kapsamında, Adana’da, yerini rantçılara bırakmak istemeyen ‘küçük mülklülerin’ nereye dek direnebileceklerini, ‘yerlerinin’ değerlenmesinden nasıl yararlanabileceklerini şu an için bilen yok!

Ne zaman bu ‘dönüşüm’ belli olur, sorusunun yanıtı açık:

Arsalar ‘küçük mülklülerin’ elinden çıktığı zaman!

İşte o zaman da ‘iyi proje’nin yolu açılır…

  sürecek...