KİRA GELİRİNDE ÖZEL SAĞLIK SİGORTASI İNDİRİLİR Mİ?
Manşet Haber 19.03.2021 19:07:14 0

KİRA GELİRİNDE ÖZEL SAĞLIK SİGORTASI İNDİRİLİR Mİ?

KİRA GELİRİNDE ÖZEL SAĞLIK SİGORTASI İNDİRİLİR Mİ?

Gelir Vergisi Beyannamelerinin verildiği bugünlerde kira geliri elde eden ve bunu gelir vergisi beyannamesi ile beyan edecek mükelleflerin; kendi adlarına düzenlenen özel sağlık sigortası poliçesi primlerini verecekleri yıllık gelir vergisi beyannamesinde indirim konusu yapıp yapmayacakları hususu bu yazımızın konusu olacaktır.

KİRA GELİRİ ELDE EDENLER

Gelir Vergisi Kanunu’nun 70 inci maddesinin birinci fıkrasında kira geliri yani kanuni tabirle; gayrimenkul sermaye iradı mükellefleri;mal ve hakların sahipleri, elinde kullanma hakkı bulunan yani mutasarrıfları, taşınır veya taşınmazlara kurulan hakimiyet yani zilyedleri, taşınır ve taşımaz semeresinden yararlanan yani irtifak ve yararlanan yani intifa hakkı sahipleri veya kiracıları tarafından kiraya verilen aşağıdaki mal ve haklar gayrimenkul sermaye iradi sayılmıştır.

1. Araziler, döşeli yani eşyalı olarak kiraya verilenler dahil binalar, maden suları, menba suları, madenler, taş ocakları, kum ve çakıl istihsal yerleri, tuğla ve kiremit harmanları, tuzlalar ve bunların bölünmez parçaları yani mütemmim cüzileri ve teferruatı;
2. Balıkçı barınakları yani voli ve dalyanlar mahalleri;
3. Gayrimenkullerden ayrı olarak kiraya verilen mütemmim cüzileri ve teferruatı ile bilumum tesisatı demirbaş eşyası ve döşemeleri;
4. Gayrimenkul olarak tescil edilen haklar;
5. Arama, işletme ve imtiyaz hakları ve ruhsatları, buluş ikramiyeleri yani ihtira beratları, bir malın alameti farikası yani malın üreticisini belirten işareti, marka, ticaret unvanı, her türlü teknik resim, desen, model, plan ile sinema ve televizyon filmleri, ses ve görüntü bantları, sanayi ve ticaret ve bilim alanlarında elde edilmiş bir tecrübeye ait bilgilerle gizli bir formül veya bir imalat usulü üzerindeki kullanma hakkı veya kullanma imtiyazı gibi hakları;
6. Telif hakları, (bu hakların, müellifleri veya bunların kanuni mirasçıları tarafından kiralanmasından doğan kazançlar, serbest meslek kazancıdır);
7. Gemi ve gemi payları (Motorlu olup olmadıklarına ve tonilatolarına bakılmaz) ile bilumum motorlu yükleme boşaltma yani tahmil ve tahliye araçları;
8. Motorlu nakil ve çekme yani cer araçları, her türlü motorlu araç, makine ve tesisat ile bunların eklentileri.

Yukarıda yazılı mallar ve haklar ticarî veya zirai bir işletmeye dahil bulunduğu takdirde bunların iratları ticarî veya zirai kazancın tespitine müteallik hükümlere göre hesaplanır.
Tüccarlara ait olsa dahi, işletmeye dahil bulunmayan gayrimenkullerle haklar hakkında bu bölümdeki hükümler uygulanır.

Vakfın gelirinden hizmet karşılığı olmayarak alınan hisseler ile zirai faaliyete bilfiil iştirak etmeksizin sadece üründen pay alan arazi sahiplerinin gelirleri bu kanunun uygulanmasında gayrimenkul sermaye iradı addolunur.

KİRA GELİR BEYANNAMESİ ÜZERİNDEN İNDİRİLECEK

Gelir Vergisi Kanunu’nun 'Diğer İndirimler' başlıklı 89 uncu maddesinde, gelir vergisi matrahının tespitinde, gelir vergisi beyannamesinde bildirilecek gelirlerden yapılacak indirimler sayılmıştır.

Kira gelirlerini beyan edecek mükelleflerin belirledikleri vergi matrahından ayrıca; beyan edilen gelirin %15'ini ve asgari ücretin yıllık tutarını aşmamak şartıyla mükellefin şahsına, eşine ve küçük çocuklarına ait hayat sigortalarına ödenenprimlerin %50'si ile; ölüm, kaza, hastalık, sağlık, engellilik, analık, doğum ve tahsil gibi şahıs sigorta primleri tespit edilen vergi matrahından ayrıca indirilir.

Bu indirimler için aranacak koşullardan en önemlisi de sigortanın Türkiye'de yerleşik yani kâin ve merkezi Türkiye'de bulunan bir emeklilik veya sigorta şirketi nezdinde akdedilmiş olması gerekir.


ÖDEMELERİN BELGELENDİRİLMESİ

Beyanname ile beyan edilen vergi matrahından ayrıca indirilecek diğer giderler arasında sayılan prim ve katkı payı ödemelerinin belgelendirilmesi gerekecektir.

İndirimin doğru bir şekilde uygulanabilmesi için ödeme tutarı ile tarihinin belgelendirilmesi gerekmektedir.
Prim ve katkı payı ödemeleri makbuz karşılığı doğrudan sigorta veya bireysel emeklilik şirketine yapılabildiği gibi, banka şubeleri, bankaların otomatik para çekme makineleri (ATM), internet veya telefon bankacılığı, kredi kartları veya posta çeki aracılığıyla da yapılabilmektedir.

Ödeme tutarı ve tarihinin; sigorta veya bireysel emeklilik şirketlerince düzenlenen makbuzlarla ya da ödeyenin adı ve soyadı, ödemenin ait olduğu dönem, ödenen prim veya katkı payı tutarı, ödeme yapılan sigorta veya bireysel emeklilik şirketinin unvanı ve ödemenin türüne yani şahıs sigorta primi veya bireysel emeklilik katkı payına ilişkin bilgilerin yer alması koşuluyla banka dekontları, otomatik para çekme makinası makbuzları, kredi kartı ekstreleri ve posta çekleri ile belgelendirilmesi mümkündür.

Gelir İdaresi Başkanlığı İstanbul Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 10.12.2019 tarih ve 62030549-120[89-2019/303]-E.1087539 sayılı özelgesi de bu yöndedir.





YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.

30.8° / 18.5°