ZULÜM KÜLTÜRÜ!

Türkiye’yi 2002 yılından itibaren yöneten Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) uzun yıllar “iktidarız ama muktedir değiliz” şeklinde gözyaşı döktü.

Türkiye’yi 2002 yılından itibaren yöneten Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) uzun yıllar “iktidarız ama muktedir değiliz” şeklinde gözyaşı döktü.

Fetullah Gülen Cemaatiyle birlikte “muktedir” olduklarında da bu sefer başka bir ağlama duvarı inşa ettiler:

-Siyasi hegemonyamızı kurduk!

-Eee daha ne istiyorsunuz?

-Kültürel hegemonyamızı kuramadık!

Elbette bu kolay bir süreç değil. Zamana ihtiyaç var. Biriktirilecek olaylar, eserler, eylemler, etkinlikler, gelişmeler olacak. Sonra bunlar kayıt altına alınacak. Hafıza oluşturulacak. Bu birikimden beslenecek yazarlar, şairler, ressamlar, heykeltraşlar, besteciler, müzisyenler, özetle sanatçılar yetişecek… Toplumsal olarak yaşananları eserlerine yansıtacaklar… Sonra da bu zenginlikle iftihar edecek kuşaklar gelecek…

Örnek vermek gerekirse bir Nâzım Hikmet’iniz olacak. Şiirleri mücadelesini vatan sevgisini destansı biçimde anlatacak. Olmadık haksızlıklarla hayatının neredeyse tamamını ya hapishanelerde ya da sürgünde geçirecek. Vatan hasreti ve sevgisiyle dolu kalbi gurbette duracak, ardından bütün dünya saygı duruşunda bulunacak. Yaşadığı ülkede baş tacı bir törenle toprağa verilecek. Onu anıt mezarında ziyaret eden değerli şair, ressam Bedri Rahmi Eyüboğlu oracıkta “Yiğidim aslanım burda yatıyor” diye şiir yazacak. Sonra bu ülkede yetişen en büyük sanatçılardan biri olan Zülfü Livaneli, aynı adla bu şiiri besteleyecek ve on yıllarca süre milyonlarca insan bu şarkıyı bir ağızdan söyleyecek…  

Mesela bir Deniz Gezmiş’iniz olacak. Yirmi beş yaşında idam edilmeden beş dakika önce son isteği olarak Rodrigo’nun Gitar Konçertosunu dinleyip son nefesini vermeden “Yaşasın Türk ve Kürt Halklarının kardeşliği, yaşasın tam bağımsız Türkiye, kahrolsun emperyalizm” diyecek. Sonra da sehpaya tekme atarak celladına iş bırakmayacak. Bunları gören bilen yüreğinde hisseden bir Can Yücel’iniz olacak. Kendisi de hapishanedeyken “Bizim Deniz” adıyla şiir yazıp “Aşk olsun sana çocuk, Aşk olsun” diyecek. Sonraki yıllarda doğacak binlerce çocuğa “Deniz” adı konulacak.

Mesela bir Aziz Nesin’iniz olacak. Askeri darbe liderinin “Vahdettin de aydındı, ben ne yapayım böyle aydını” sözlerini anında ters yüz ederek “Vahdettin’in aydın olup olmadığı tartışılır ama devlet başkanı olduğu kesindir” diyecek.

Kültürel hegemonyanın yolu böylesi bir tarihi güzergahtan geçiyor.

Şimdi burada durup AKP’li yıllarda öne çıkan isimlere olaylara bunlara ilişkin bırakılan izlere bakalım. AKP’nin resmi söyleminde en çok küfür, hakaret, aşağılama akıllarda yer etti.

Kamuoyunun yakından tanıyıp, eylemleriyle bildiği isimlerle bir “kültürel birikim” oluştu. Mesela Kürşat Ayvatoğlu lüks bir otomobilin içinde kokain çekerken görüntüleriyle bir anda çok popüler hale geldi. AKP’nin genel merkezinde mütevazı bir maaşla çalıştığı açıklandı.

Fesli Kadir de çok öne çıkmış bir isimdi. Kurtuluş Savaşı’nı Yunan ordusu kazansaydı daha iyi olurdu görüşünü savunuyordu.

Ekonomiyi gözlerindeki parıltıyla düzelteceğini açıklayan Hazine Bakanı Nurettin Nebati de kamuoyunu etkileyen bir AKP figürüydü.

Eski içişleri bakanı Süleyman Soylu parlak bir AKP’liydi. Vatan sevgisinin kendi üzerindeki iz düşümünü “üzerinde yaşadığımız arsa çok değerli” diyerek izah etmişti.

Bu birikim üzerinden bir hegemonya kurmak mümkün. Ama bunlarla arzulanan “kültüre” ulaşma imkânı var mı, bilinmez… Tarih mazlumların zalimlere karşı verdikleri mücadeleleri taçlandırır. Zalimlerin zulmünü allayıp pullayan destanlar yoktur. AKP’nin insan hakları, ifade özgürlüğü ve de basın üzerindeki aktivitesiyle tarihe bir birikim armağan edecektir:

-Zulüm kültürü!


Nazım ALPMAN

12.06.2025 00:53:00

YAZARLAR


ÖDÜLLÜ SANATÇISI

ADANA’DA TOPLU TAŞIMANIN YÜKÜ MİNİBÜSLERDE

ADANA’DA 3 İLÇEDE 3 KÖYDE ARAZİ ISLAH ÇALIŞMASI

ADRANA’NIN ESKİMEYEN FOTOĞRAFLARI; TAŞKÖPRÜ

ORC ANKETİNE GÖRE ADANA’DA CHP, AK PARTİ’DEN 5,1 PUAN ÖNDE

CEZAEVİNDE ETKİNLİK

VARİS HASTALARINA 10 ÖNEMLİ YAZ ÖNERİSİ!

BARUT’TAN ÇİFTÇİYE DESTEK ÇAĞRISI:TÜRKİYE'NİN GIDA EGEMENLİĞİ TEHLİKEDE

SİLİVRİ’DE OYA TEKİN VE KADİR AYDAR’I ZİYARET ETTİ.

KARATAŞ HARB İŞ PLAJI’NDA ÇEVRE TEMİZLİĞİ

Ç.Ü BİLİM İLETİŞİMİ OFİSİ KURULDU!

ADANA’NIN ULAŞIM SORUNLARINI PAYLAŞTI

HALK TV'NİN SAHİBİ HAKKINDA YAKALAMA KARARI

ABB BAŞKANI KARALAR’DAN ÇAĞRI VAR

OYA TEKİN’İN YERİNE BAŞKANVEKİLLİĞİNE KİM SEÇİLECEK?

TÜRKİYE GAZETECİLER CEMİYETİ 79, BASIN MÜZESİ 37 YAŞINDA

SASA 5. SIRADA YERALIYOR