Toplum olarak bir Kurban Bayramını daha idrak ediyoruz. Bugün arife yarın Kurban Bayramı'nın birinci günü kutlu olsun. 

Bu bayramın ülkede barış rüzgârlarının, karanlık bulutları dağıtarak, anaların gözyaşlarının dindiği bir atmosferi yaratması beklenir. Bu umut şu veya bu sebeple artık gölgelenmemeli, aksine yeşermeli. Bu bayramın barışı çağrıştıran günlerin yakın olduğunun sinyallerini vermesi beklenir. 

***

Nitekim yol gözleyen gözlerde yaş kalmadı. 

***

Kurban Bayramı ve sonraki günlerin, ayların hatta yılların kardeşliğin pekiştigi, sevgilerin birleştiği, umutların yeşerdiği bir ortamda geçmesini diliyorum. Ayrıca aydınlık yarınların yakın olduğu hissini toplumun tüm katmanlarına müjdeleyen sürecin başlangıcı olması temennisinde bulunuyorum.

***

Yaşanan sosyal, siyasal ve ekonomik zorlukların üstesinden ancak "ortak irade" ve güçlü bir dayanışma ruhuyla gelinebilir. Türkiye, bunu başarmak zorundadır. Aksi takdirde, varolan olumsuz koşullar daha da içinden çıkılmaz hale gelebilir. Bu da kötü gidişatı dizginler, yoksulun daha da yoksullaşmasına, işsizliğin, sosyal barışı sekteye uğratmasına, kaliteli üretim ve ihracatın azalmasına yol açabilir. O zaman Türkiye'de sorunlar daha da ağırlaşarak dış borç sarmalından kurtulamaz hal alır. 

***

Adına ister "barış süreci", ister, "çözüm süreci" ister " Açılım, isterse "Milli Birlik ve Kardeşlik" ister "terörsüz Türkiye" isterse başka bir şey deyin! 

Ne derseniz deyin, fakat huzur ve istikrarın sağlanması için toplumun bu süreci desteklemesi gerekir. 

Elbette farklı düşünen, bu sürece dahil olmak istemeyen, sıcak bakmayan kesimler olabilir. Sabır ve anlayışla karşılamak lazım. 

***

Türkiye'nin dağlarında barut kokusu ve silah sesleri değil, anaların göz yaşlarının dindiği, halaylar çekilerek, barış türkülerinin söylendiği, günlerin yakın olduğu umudunu toplum olarak taşımamız gerektiğinin altını çizmek istiyorum. Sadece bu bayram değil, tüm milli ve dini bayramların "bayram" gibi kutlanmasını kim istemez ki...

***

Bu toplum, hoşgörüye, sosyal barışa, sevgi, refah ve mutluluğa çok susadı. Ülkede bir olma, birlikte yaşama kültürünün tam anlamıyla ikame edilmesini istiyor ve bekliyor. Değil bayramlarda yılın 12 ayında, 365 gününde refah düzeyi yüksek, mutlu ve huzurlu bir yaşam sürdürmeyi hayal ediyor. 

***

Kurban Bayramı'nın, Türkiye'yi onurlu bir geleceğe, zorlukların aşıldığı, insanların kucaklaşarak barışı kutladığı bir sürecin başlangıcı ve aydınlık yüzü olmasını diliyorum. 

***

Nitekim geçen bayramlar buruk geçmişti, Yoksulluk sarmalından yakasını kurtaramayan yüzbinlerce aile Bayramları, "Bayram" havasında kutlayamamıştı.

***

Zorlu geçen bayramlar artık geride kalmalı. ."Nerede kaldı o eski bayramlar" demek hiç istemem. Sanırım siz değerli okuyucularım da istemezsiniz. 

Bu bayramın yaşlıların, kadınların, gençlerin ve özellikle çocukların yüzünün güldüğü bir bayram havasında geçirmesini yüce Yaradan'dan temenni ediyorum. 

***

Dilerim önümüzdeki bayramlarda karamsar tablo umuda dönüşür, ülkede yaşanan ağır sorunlar bir bir çözüme kavuşturulur. Toplum, yüksek enflasyon, hayat pahalılığı altında inim inim inlemez. İşsizlik tek rakama düşer. Ülkenin gelişerek büyümesine ivme kazandıracak projelere imza atılır. Huzur ve güven güçlü bir şekilde tesis edilir. Sosyal barış sağlanmış olur. 

***

Bu duygularla tüm İslam aleminin mübarek Bayramı kutlu olsun. Nice huzurlu bayramlarda buluşmak dileğiyle. Kalın sağlıcakla...