<strong>BİR ŞATO-BİR KRAL</strong>

<strong>BİR ŞATO-BİR KRAL</strong>






Bir şato ve bir kral hikayesi anlatmak istiyorum ama başka yerlere çekmenizden, başka şeylere benzetmenizden, değişik yorumlar yapmanızdan korkuyorum. Lütfen yanlış  anlamayın benimki sadece bir paylaşım.





Adı Ludwig II…Namı diğer, Deli Kral. Babası öldüğünde henüz 18 yaşındaydı. Doğal olarak tahta geçti ve ölünceye kadar orada oturdu.





Öyle bir şato yaptırmalıydı ki itibarlı bir kral olsun. Hiçbir masraftan kaçınmadı. Tasarrufun gereği yoktu. Önemli olan itibardı. Yaptırdı ; Neuschwanstein Şatosunu.. Halen her yıl yaklaşık 1,5 milyon turist ağırlıyor. Çok güzel bir tepenin üzerine kurulu. Bavyera ovalarına  ve muhteşem bir göle bakıyor.





Yanında, Queen Mary’s Köprüsü var. Ludwig bu köprüde durur, Şatosunun ihtişamını seyredermiş. Burası her adımda sallanan incecik bir köprü. Aşağı bakıldığında düşme korkusu yaşatıyor. Köprü aynı zamanda bir batıl inancı yaşatıyor. Şatoyu görmeye gelen çiftler üzerinde isimlerinin yazılı bir kilidi köprünün parmaklıklarına takıyor ve kilit köprüde kaldığı sürece ilişkilerinin huzur içinde devam edeceğine inanıyor. İnançlı bir adam yani





Şatoda fotoğraf çekmek yasak. Duvarlar ve tavanlar dönemin ünlü sanatçıları tarafından resimlenmiş. Genellikle Hristiyan inancına ait figürler var. Bazı eserlerde ise kralın iç dünyasını yansıtan kahramanlık hikâyeleri anlatılıyor. Mesela birinde Ejderhalarla savaşan bir kahraman resmediliyor. Diğerinde bir gölde kuğular eşliğinde halkını selamlayan bir Kuğu Kral. Adam hayalperest. Bazen söylediği yalanlara kendisi de inanıyor.





Ludwig çocukken tiyatro ve operaya bayılırmış. 18 yaşında iken Kuğu Kral Parsifal’in hikâyesini anlatan Richard Wagner’e ait bir operadan çok etkilenmiş. Zaten Neuschwanstein de “Kuğu Evi” anlamına geliyormuş. Şatonun birçok köşesinde ziyaretçileri sarsan büyük beyaz kuğu heykelleri var.





Şatonun yapımı 17 yıl sürmüş. Şato bitince Ludwig oraya yerleşmiş. Ne var ki, bazı odaları henüz tamamlanmayan şatoda Ludwig sadece 3 hafta kalabilmiş.





Ludwig aslında üç şato yaptırmak istiyormuş. Ne kadar çok şatosu olursa o kadar itibarlı olacağına inanıyormuş. Ülkesinin hazinelerini bu devasa Şatoya harcayınca hükümet,” Dur bakalım,” demiş. Kral o zaman anlamış tek adam olmadığını, ülkede bir de hükumet olduğunu. Askerler gözaltına almış Kralı, kendisine dindar bir deli ve şizofren teşhisi konmuş ve psikolojik tedavi görmeye başlamış. Berg Şatosuna gönderilerek, gözaltında tutulmaya başlanmış. Yanına da bir psikolog verilmiş.





Ne var ki Kral, bir süre sonra, yakınlardaki bir gölde psikoloğu ile boğulmuş halde bulunmuş. Hâlbuki kral 1.90 boyunda ve çok iyi yüzme bilirmiş. Uzun bir adammış yani.  Boğulduğu yer ise sadece dizlerine kadar geliyormuş.





İkisi birden ne diye boğulmuştu ki? Acaba biri birini öldürüp, sonra da intihar mı etmişti? Bütün bu sorular Bavyera Eyaleti'nde hala bir muamma olarak duruyor. Aralarındaki ilişkiler dolayısıyla bazı dedikodular da var ama bize ne? Onun özel hayatı.





DOĞRUSU BEN ACIDIM KRALA.






  • SEN TUT ÜLKENİN HER TARAFINDA ŞATOLAR YAP






  • SONRA DA SEFASINI SÜRMEDEN ÖL.





DELİ YA










  • BELKİ DE KRALLAR ÖLMEZ DİYE DÜŞÜNMÜŞTÜR.



İfral TURGUT

25.04.2023 16:39:58

YAZARLAR


YÜREĞİR’DE ENGELSİZ ŞEHİR PROTOKOLÜ

ÇUKUROVA GİAD’DA ALPEREN PIŞKIN DÖNEMI

YÜREĞİR KENT KONSEYİNDE NEFES TEKNİKLERİ EĞİTİMİ

19 MAYIS MİLLET İRADESİNİN TARİHE YÖN VERDİĞİ TARİHTİR

OTOYOL BAĞLANTISI KÖPRÜLÜ KAVŞAĞI’NIN TEMELİ ATILDI

“ADANA’DA MÜZİK FESTİVALİ YAPILSIN”

“ANIZI DÖNÜŞTÜR, TOPRAĞI YAŞAT” FİKİR MARATONU ADANA’DA BAŞLIYOR

“ÜRETİCİLERİMİZİN BEKLENTİLERİ KARŞILIK BULACAKTIR”

ADANA’DAKİ KHK’LILAR GÖREVE İADE İSTEDİ

AZERİLER ADANA’DA KEBAP ATÖLYESİNDE

FAKİR BAYKURT ÖYKÜ ÖDÜLÜ ZAFER DORUK’UN

ŞEREF BELGESİNİ ERDOĞAN’DAN ALDI

ARASTA’NIN SESİ DUVAR GAZETESİ YAYIN HAYATINA BAŞLADI

Şahin ESENDEMİR Yazdı/ ALİ ÖZGENTÜRK'E, GERÇEK YOL ARKADAŞIMA VEDA!..

UZMANLARDAN MENENJİT UYARISI

OBEZİTENİN KADINLARDA YOL AÇTIĞI 8 SAĞLIK SORUNU

MESLEKTE 50 YILINI DOLDURAN ECZACILARA PLAKET