BOĞAZİÇİ REKTÖRÜNÜN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ

BOĞAZİÇİ REKTÖRÜNÜN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ

 

Atatürk her şeyden önce eşsiz bir eğitimci, hatta bir eğitim bilimciydi. İki şeye çok inanıyordu: 1.Türkiye, İstiklal Savaşını mutlaka kazanacak ve muasır medeniyetler seviyesine ulaşacaktı. 2. Hangi alanda olursa olsun, bir ülkenin geri kalmışlığının tek sebebi eğitimsizlikti.

Sakarya Meydan Muharebesi'nin en kritik günlerinde, top sesleri Polatlı’dan duyulurken, Ankara'da Maarif Kongresi'ni topladı. Zaferden sonra, eğitim alanında yapılacak de vrimleri planlıyordu. Savaşın önemine rağmen kongreye bizzat katıldı. Açış konuşmasında, “millî” ve “çağdaş” bir eğitimin temellerinin atılmasını, yapılacak işlerin sağlam bir programa bağlanmasını istiyordu.  “Yüzyıllarca süren derin idarî ihmallerin devlet bünyesinde açtığı yaraları iyileştirme yolunda harcanacak çabaların en büyüğünü, hiç şüphesiz, irfan yolunda kullanmalıyız. Şimdiye kadar izlenen öğretim ve eğitim yöntemlerinin, milletimizin gerileme tarihinde, en önemli etken olduğu kanısındayım. Orduların yönetilmesinde nasıl ilim ve fen rehber edinilerek zafere ulaşılmış ise, milletimizi yetiştirmek için kaynak olan okullarımızın ve yüksek öğretim kurumlarımızın kuruluşunda da ilim ve fennin yol gösterici olacaktır,” diyordu.

İşi uzmanlarına, liyakat sahibi bilim adamlarına bırakmak onun prensibiydi. Ancak bazı temel ilkeler koymayı ve onlara sıkı sıkıya bağlı kalınmasını istiyordu.  Eğitim eski devrin hurafelerinden, boş inançlarından, Doğudan ve Batıdan gelebilecek zararlı etkilerden uzak olmalı, milli karakterimize ve tarihimize uygun bir kültüre dayanmalıydı. Ayrıca ve mutlaka, gelecekteki kurtuluşumuzun büyük önderleri olarak selâmladığı öğretmenlere derin bir saygı duyulmalıydı.

Okullarda kız ve erkek öğrencilerin bir arada okumasını istiyor ve kadını erkeğinden kaçan, çekingen, sorumluluklara katılmayan, kişiliği zayıf insanlar olarak görmek istemiyordu  “Kadınlarımızı da erkeklerimiz gibi sorumluluğunu bilen, çağdaş düşünceli olarak yetiştirmeliyiz,” diyordu..

 Bütün bunları sağlayabilmek için;

  • Öğretmenler nitelikli bir biçimde yetiştirilmeliydi.

  • Programlar çağdaş bir anlayışla bilimsel temellere dayanmalıydı.

  • Öğrenciler yaparak, yaşayarak zevkle öğrenmeli, hayata hazır olmalıydı.

  • Okullar çağdaş bir biçimde düzenlenmeli ve tüm ülkede yaygınlaştırılmalıydı.

  • Kütüphane ve kitaplar yaygınlaştırılmalı, herkesin erişimine açık olmalıydı.

  • Eğitim milli olmalıydı.


Sordular Atatürk’e;

- “Cumhurbaşkanı olmasa idiniz, ne olmak isterdiniz?”  Ve cevap:

- “Millî Eğitim Bakanı olarak eğitim davasına hizmet etmek isterdim.”

 

BİR ÜLKEYİ YENİDEN KURMAK İÇİN İŞE EĞİTİMDEN BAŞLAMAK GEREKİYORSA,

 

  • GALİBA YIKMAK İÇİN DE AYNI YERDEN BAŞLAMAK GEREKİYOR.


 

KAYYIM, ”Boğaziçi dünyada ilk 500’de yok. Buraya onun için geldim,” DEMİŞ.

 

  • SEN ÖNCE HOCA OLARAK TÜRKİYE’DE İLK 5.000 İÇİNE GİR DE, GERİSİNİ SONRA DÜŞÜNÜRÜZ.


 

  • NEREDESİN EY İZAN, NEREDESİN EY AKIL, NEREDESİN EY HADDİNİ BİLME?


İfral TURGUT

10.01.2021 11:41:23

YAZARLAR


SASA, YAPAY ZEKAYA GEÇİYOR

19 MAYIS’TA GENÇLERE ELEKTRONİK SİGARA UYARISI

10. TEKNOFEST’İN 2024 DURAĞI ADANA!

ADANA’DA 50 MİLYON LİRA DEĞERİNDE SAHTE ALTIN ELE GEÇİRİLDİ

ADANA MÜZESİ TÜRKİYE’NİN EN ESKİ 10 MÜZESİNDEN BİRİ

ADANA CHP KADIN KOLLARI BAŞKANINI SEÇİYOR

KOBİLERİN YEŞİL DÖNÜŞÜMÜ YÜZDE 90 ORANINDA DESTEKLENECEK

SEYHAN BELEDİYESİ’NDE YENİ ATAMALAR

EVİNİ EVCİL HAYVANLARLA DOLDURMAK DA BİR HASTALIK!

ÇOCUKLARDA OBEZİTE NEDEN ARTTI?

CHP ADANA İl DANIŞMA KURULU 8 HAZİRAN’DA

CHP YÜREĞİR DANIŞMA KURULU

VALİ YAVUZ SELİM KÖŞGER’İN 19 MAYIS MESAJI

ADANA’NIN JİMNASTİK ŞAMPİYONLARI

DEMİRÇALI’DAN 19 MAYIS MESAJI

TÜRKİYE CUMHURİYETİ GENÇLERİN OMUZLARINDA İLELEBET YAŞAYACAK

KANLI: ADANA LAĞIM KOKUYOR!