İfral TURGUT

Tarih: 06.05.2021 00:46

CEHALET

Facebook Twitter Linked-in


Albert Einstein’ın bayıldığım bir sözü var: Cehalet ne güzel. Her şeyi biliyorsun. Her şeyi bilmek mümkün mü? Kuşkusuz değil. Böyle bir iddiada bulunmak ancak cehaletin cüreti ile mümkündür.

Hepimiz sayısız alanda cahiliz. Herkesin her şeyi bilmesi mümkün olmadığı gibi, bilmesine gerek de yok. Bu yüzdendir ki entelektüel insana, “Her konuda bir şeyler ama bir konuda her şeyi bil,” tavsiyesinde bulunulur. O her şey, profesyonel işinizdir.

Cahillerin en önemli özelliği, cehaletlerinin farkında olmayışlarıdır. Bu yüzden tartışmalarda cüretkar, saldırgan ve iddialıdırlar. Anlama değil, anlatma telaşındadırlar. Uzlaşma kültürleri yoktur. Kendilerini, tartıştığı kişileri ikna etmek mecburiyetinde hissettiklerinden ve elbette içi boş, dayanağı hiç olmayan, kerameti kendinden menkul sözleriyle de hiç kimseyi ikna edemediklerinden saldırganlaştıkça, saldırganlaşırlar. İlber Ortaylı gibi bir dehayı bile, “Susturun şu cahili; tansiyonum yükseldi,”dedirtecek kadar çilden çıkardıkları da olur.

Elbette tahammül gerek ama bazen çileden çıkmamak da mümkün olmuyor. Diyor ki, Einstein, “Büyük ruhlar, sıradan beyinler tarafından her zaman muhalefet gördü. Sıradan bir beyin, geleneksel önyargıları körce boyun eğmeden reddeden ve düşüncelerini cesurca ve dürüstçe ifade eden insanları anlayabilecek kapasiteye sahip değildir.” Ben de diyorum ki, “Keşke biz de bunu bilecek kadar tolerans ve kapasite ship olabilsek.” Kendi adıma, elbette.

Mutlu insanlardır cahiller. Rahattırlar. Bu yüzden Maksim Gorki diyor ki, “Ne kadar az şey bilirsen, o kadar rahat uyursun.” Yalan mı? Hiçbir şey bilmeyen insan hangi kaygıları taşısın ki, uyuyamasın?

Cehaletin zararı sadece kendilerine değil ki. Sayıları arttıkça, içinde yaşadıkları topluma da zarar verirler. Victor Hugo tek cümleyle anlatmış gerekçesini: Zalimlerin çarkları, cahillerin çalışmayan kafalarıyla döner. Karl Marx cahil toplumları, “ Cehalet, ayrıcalıklı sınıfın elinde ustaca kullandığı bir silahtır, “diye ikaz ederken; Nietzsche
“Cahil bir toplum, özgür bırakılıp kendine seçim hakkı verilse dahi, hiçbir zaman özgür bir seçim yapamaz. Sadece seçim yaptığını zanneder. Cahil toplumla seçim yapmak, okuma yazma bilmeyen birine hangi kitabı okuyacağını sormak kadar ahmaklıktır. Böyle bir seçimle iktidara gelenler, düzenledikleri tiyatro ile halkın egemenliğini çalan, zalim ve madrabaz hainlerdir,”diyerek, en anlaşılır dille anlatır cahil toplumları.

Fırsatını bulmuşken, sözü yine Marxa’ getireceğim. Diyor ki büyük düşünür, “Medeniyet kadın ve erkeğin birlikte yürümesidir. İşte bu yüzden cehaletin tek korkusu daima ve hep kadınlardır. Çünkü kadın, ne öğrenirse, çocuklarına onu öğretir. Bu nedenle de, cehalet kadının aydınlanmasını ve öğrenmesini asla istemez.”

Nasıl mı tanıyacağız bunları? İşte en belirgin özellikleri

• Her şeyi bilirler.
• Az düşünür, az bilir, çok konuşurlar.
• “Cahil” sözünden nefret eder: duyunca çok sinirlenirler.
• Sabit fikirlidirler, yanlışlarını kabul etmezler, her türlü değişime kapalıdırlar.
• Menfaatlerini her şeyin üstünde tutarlar.
• Sizin uzmanlık alanınız hakkında bile, sizden daha çok bilgi sahibidirler.
• Her fırsatta kendilerinden bahseder, kendilerini övmeyi çok severler.
• En klasik cümleleri, “Çok düşünme kafayı yersin,”dir.

TEK DİLEĞİM,

• CEHALETİMİN FARKINA VARACAK KADAR ZEKA SAHİBİ OLMAK.
• CEHALETİNİN FARKINDA OLMAYANLARDAN UZAK OMAK.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —