CHP ve kadınlar

CHP ve kadınlar

Yerel seçim tarihinin 27 Ekim 2013 olarak belirlenmesinden sonra CHP Adana teşkilatlarında gözle görülür bir hareketlenme başladı. Milletvekilleri Faruk Loğoğlu ve Ali Demirçalı'nın örgüt temsilcilerinin yanı sıra sivil toplum örgütlerine yaptığı ziyaretler sıklaştı. İl Başkanı Orhan Sümer ve ekibinin mahalle, köy ve ilçelerde gerçekleştirdiği seri programlar partinin Adana'da işi başından sıkı tutacağını işaret ediyor. İl Başkanı Sümer'in kadrosunda genç politikacılara ağırlık vermesi daha çok noktalara ulaşma hedefini de gösteriyor. Geçen hafta küçük çaplı bir polemik yaşansa da taraflar parti içi tartışmaların bir kenara bırakılması paydasında birleşiyor.

CHP'de büyükşehir ve ilçe belediyelerine talip olanlar da Ankara'da nabız yoklamaya başladı bile... Büyükşehir'e aday adayı olduğunu kamuoyuna daha önce açıklayan Soner Çetin dışında Hulusi Güvel'in de altyapı çalışmalarını sürdürdüğü biliniyor. Geçtiğimiz yerel seçimlerde Deniz Baykal'ın aday olarak elini kaldırdığı ancak sonra vazgeçtiği, bu harekete rağmen Baykal'a kazan kaldırmayan ve işin peşini bırakmayan Soner Çetin ile birlikte Kemal Kılıçdaroğlu'nun Adana'daki mitingde onbinlerce kişiye alkışlattığı 23. Dönem Adana Milletvekili Hulusi Güvel'in de şanslı olduğu görülüyor. Öte yandan Adana'daki aday adaylarının daha çok avukatlık mesleğine mensup olacağı tahmin ediliyor.

Parti, politika ve yerel seçimleri konuşurken kadınlara ayrı bir parantez açmamak haksızlık olur. Aday adayları önümüzdeki günlerde netleşmeye başladığında görülecek ki; CHP Adana, özellikle kadınların belediye başkanı olma mücadelesine sahne olacak. Parti Genel Merkezi'nin kadınlara daha çok şans verilmesini istediğini belirten Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu'nun söylediklerine bakılırsa Adana'da kadınların işi sıkı tutması halinde önemli kazanımlar elde edecekleri söylenebilir. Milletvekili Ali Demirçalı da kadınlarla çıkılacak yolda -futbol tabiriyle- 1-0 önde başlanacağına inandığına göre kadınların içlerindeki cevheri ortaya çıkarması gerekiyor.

İş dünyasında, avukatlık, mühendislik-mimarlık camiasında ve farklı meslek gruplarında öne çıkan kadınların önderlik yapacağı bir toplumun çağdaş bir yapıya bürüneceğini göz ardı etmemek lazım. Kimi zaman koruyucu, kimi zaman şefkatli, kimi zaman yönlendirici özellikleriyle bilinen kadınların politikada etkin görevler üstlenmesi toplumun menfaati icabıdır. Önder kadının; fitne-fesata, gericiliğe, kirliliğe, kısır çekişmelere prim vermeyip kentinin ve kentlisinin çıkarlarını koruyacağı düşünülmelidir.

Bugünkü konumuzun CHP olduğuna bakmayın siz... Diğer partiler de değişimden yana tavır almalıdır. Sözde değil özde hareket edip kadınlara daha çok şans tanımalıdır.

Çağdaş toplum hedefinin kadınlarla yakalanabileceği unutulmamalıdır.

***

Siyasetten kültür ve sanata geçerek 19. Altın Koza'nın Adanalılar için güzel ve mutlu anlara sahne olmasını diliyorum.

İyi haftalar...

adanaulus

16.09.2012 01:28:05

YAZARLAR

İfral TURGUT

BAHARI BEKLERKEN Hüseyin Öğretmen Artvin’e atanmıştı. Kendisini sevdirdi yeni tanıdıklara. Derin dostluklar kurdu. Ev sahibi ile de dost olmuştu. Hüseyin’i evladı gibi seven ev sahibi artık evlilik zamanının geldiğini söyleyerek onu Melahat ile tanıştırdı. İki genç birbirlerini beğendi ve evlenmeye karar verdiler. Hüseyin bu durumu ailesine bildirdi ama ailesi bu durumdan hiç memnun olmadı. Şiddetle karşı çıktılar. Çünkü kendilerinin de bir gelin adayı vardı. Tüm engelleme çabalarına rağmen Hüseyin Melahat ile evlendi. Uzun yıllar evli kaldılar ve iki çocukları oldu. Yaşananlar çeşitli problemler doğuruyor, problemler, beraberinde sağlık sorunlarını getiriyordu. Yıl, 1984. Bir gün kapı çalındı. Gelen kendisinden 12 yaş küçük, ama gençlik yıllarında birlikte futbol oynadıkları Sami Demirtuna idi. Sami yıllardır Almanya’da çalışıyordu. Orada meslek okuluna gitmiş, terapist olmuştu. Sami, “Nasılsın ağabey,” diye sorunca. Hüseyin, ona uzun uzun baktı… Bakışlarında hayata karşı duyduğu küskünlüğü, kırgınlığı ve tükenmişliği vardı. Cılız bir sesle, “Yorgunum dostum, yorgunum. Vefasız yıllara, vefasız yakınlarıma dargınım ,” dedi. Sami, Hüseyin’in elini tuttu, “Merak etme iyileşeceksin, yine tüm dostlar bir araya geleceğiz,” dedi. Sonra kalktı, kapıda veda ederken, Melahat Hanım, hastalığın adını söyledi: Kanser. Soğuk bir geceydi. Sami o gün yaşadıklarından çok etkilenmişti. Bir kağıt kalem aldı eline ve içini döktü kağıda. Şiir bittikten birkaç gün sonra, tekrar gitti arkadaşının yanına ve şiiri okudu. Hüseyin mutlu olmuştu. Sevindi, teşekkür etti. Daha sonra Sami şiiri, Selçuk Tekay’a verdi. Şiir aylar sonra şarkıya dönüştü. Sami bu sefer şarkıyı telefonda Hüseyin’e dinletmek istedi. Heyecanla çevirdi numaraları. Telefondaki ses buz gibiydi: “Hüseyin Beyi kaybettik.” Baharı beklerken ömrüm kış oldu Gözümde her zaman biraz yaş oldu En güzel duygular bana düş oldu Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık Tutmadı ellerim sıcak elleri Duymadım aşk denen tatlı sözleri Taşıdım gönlümde acı izleri Yorgunum dostlarım yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık İçimde ateşler söndü kül oldu Aşk bahçem kurudu sanki çöl oldu Yar bildim o bile bana el oldu Yorgunum dostlarım, yorgunum artık Vefasız yıllara dargınım artık. HÜSEYİN’E KENDİNİ ANLATAN ŞARKIYI DİNLEMEK KISMET OLMADI. • AMA SİZ O ŞARKIYI SÖYLERKEN VEYA DİNLERKEN HÜSEYİNİ ANARSINIZ HERHALDE.


“ SEYHAN BİZİM VAZGEÇİLMEZİMİZ”

CHP ADANA ÖRGÜTÜ GENEL SEÇİMLERE HAZIRLANIYOR

DEMİRÇALI’YI ZİYARET ETTİ

VALİ KÖŞGER’DEN GÜVENLİ VE DÜZENLİ TRAFİK VURGUSU

NAZIM ALPMAN YAZDI/ DEVLET 1 MAYIS’A SAYGI GÖSTERSİN!

KUŞ GRİBİ YUMURTA FİYATLARINI ARTIRDI

KARNAVAL KOMİTESİNDEN MEKTUP VAR

ZEYDAN KARALAR’DAN MHP İL BAŞKANINA “SİNEK” CEVABI

YERLİ SUSAM İÇİN  YERLİ ÜRETİM HAMLESİ

ÇUKUROVA BELEDİYESİ TENİS TURNUVASI BAŞLADI

FATİH GÜLER GÜVEN TAZELEDİ

18 İLDEN 400 SATRANÇ SPORCUSU ADANA’DA YARIŞTI

CHP’Lİ BULUT: TASARRUFU SARAYDAN BAŞLATIN

SEYHAN NEHRİNDE GONDOLLA GEZDİLER

"YALANA VE ŞANTAJA ASLA BOYUN EĞMEYECEĞİZ"

CHP GERÇEĞİ YAYINLADI

ADANA’DA 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI KUTLAMASI